kadir evliyaoğlu
olay reklam sol
ufuklar koleji sol
Şanlıurfa
08 Eylül, 2024, Pazar
  • DOLAR
    34.07
  • EURO
    37.74
  • ALTIN
    2733.2
  • BIST
    9833.22
  • BTC
    57623.74$
olay köşe yazısı üstü

Taziyemiz üç gün sürdü

18 Temmuz 2017, Salı 08:14

İnsan unutur.

Aslında beyin öylesine bir harika yaradılıştır ki; her şeyi kaydeder. Çocukluğumuzdaki anılardan, son nefesimize kadar tüm duyu organlarımızın algılarını birer birer kaydeder ve depolar. Biz, sadece bunların çoğunu hatırlamayız.

Ama bazı şeyler vardır ki, unutulmaz.

15 Temmuz 2016 tarihi gibi.

Hainlerin bu ülke yaşattıkları gibi.

Hainlere karşı bu halkın vermiş olduğu şanlı direniş gibi.

Yenikapı mitingi gibi.

Demokrasi nöbetlerimiz gibi.

İşte bunlar unutulmaz, unutulmamalıdır.

 

Şimdi bunlar bir tarafta kalsın ve biz Urfalıların o meşhur sözüne dönelim; "Taziye üç gündür"

Yerel halkımız, bu sözü yaşadıklarından ders almayanlar için veya çabuk unutanlar için sık sık kullanır.

Aslında üzen ve bir o kadar da acı bir gerçektir; taziyenin üç gün olması.

 

15 Temmuz 2016 ve 'Taziyenin Üç Gün' olması. Maalesef unutmamamız gereken bir tarihten ziyade, bir ülkenin direnişi, şehitlerimiz, gazilerimiz, birlik ve beraberliğimizin daim olması için Yenikapı'daki buluşmamız ve sabahlara kadar süren demokrasi nöbetlerimizdir.

 

Ne söz vermiştik; Biriz, beraberiz, bu ülke için canımızı feda ederiz, bizim bizden başka dostumuz yok gibi gibi... Ama günler süren demokrasi nöbetlerimizin ardından 15 Temmuz 2016'dan önceki sürece vatandaş olarak tekrar döndük.

 

Ne mi yaptık, anlatayım. Meydanlarda buluştuk, nöbetler tuttuk, yaşadıklarımızdan ders almamız gerektiğini sürekli konuştuk, 'el ele vatanı daha da kalkındıralım' dedik.

Derken nöbetler bitti ve rutin hayat akışı başladı.

Biz de başladık; memur olarak işi geç gelmeye, akşama kadar boş boş oturup ayın 15'ini beklemeye.

Esnaf olarak bozuk mal satmaya, yalan söylemeye, düşük kalite unla bir iki kuruş daha kar ederim diyerek demokrasi nöbetinde yanımızda duran kişiye hemen bayatlayacak ekmek satmaya.

İşçi olarak işten kaytarmaya, işi uzatmaya, verilen işi hak ettiği derecede yapmamaya, işe özen göstermemeye. Bu örnekleri iş hayatından ve her meslek grubundan sıralayabilirim.

Peki, biz ne söz vermiştik, Yenikapı'da.

Hani bir olacaktık, diri olacaktık, üretecektik, çalışacaktık ve hep birlikte kalkınacaktık.

Ne oldu da 15 Temmuz'dan önceki yaşantımıza geri döndük. Neden ders almadık yaşadıklarımızdan.

Maalesef yazık, hem de çok yazık.

Oysa ki hepimiz birer birey olarak yaptığımız işe daha sıkı sarılmalıydık, birbirimize daha saygılı olmalıydık, birbirimizi kandırmamalıydık, kazıklamamalıydık artık. Üretmeliydik, çalışmalıydık, bir olmalıydık, diri olmalıydık.

Yapmadık bunu. 'Taziye Üç Gündür' acı gerçeğini bir kez daha yaşadık.

 

Yenikapı ruhunu yaşatanlara selam olsun dileklerimle; diri olanları Allah başımızdan eksik etmesin...

Vesselam...

muhasebeci maa?lar?-casibom-aresbet-tokyobet-tokyobet-orisbet-orisbet-orisbet-orisbet-orisbet-orisbet-orisbet-orisbet-orisbet-