kadir evliyaoğlu
olay reklam sol
ufuklar koleji sol
Şanlıurfa
16 Eylül, 2024, Pazartesi
  • DOLAR
    34.07
  • EURO
    37.74
  • ALTIN
    2733.2
  • BIST
    9833.22
  • BTC
    57623.74$
olay köşe yazısı üstü

TBMM Başkanı Kurtulmuş’un hiç vakit geçirmeden davet etmeli!

27 Temmuz 2024, Cumartesi 22:37
TBMM Başkanı Kurtulmuş’un hiç vakit geçirmeden davet etmeli!

TBMM BAŞKANI SAYIN NUMAN KURTULMUŞ’UN FİLİSTİN DEVLET BAŞKANINI “ONUR KONUĞU” OLARAK TBMM’YE DAVET ETMESİNİ BEKLİYORUZ

BM Güvenlik Konseyi tarafından alınan 22 Kasım 1967 tarihli 242 sayılı kararın temel amacı; İsrail’in, 1967 “Altı Gün Savaşı” ile işgal ettiği toprakları terk etmesi, Filistinli mültecilerin geri dönüşünün sağlanması ve başkenti Kudüs olan egemen ve bağımsız bir Filistin Devleti’nin kurulması idi. Bu kararın hükümleri başka türlü karar alınmadıkça, 2-3 yıl içerisinde uygulanacak idi.
Ne yazık ki Siyonist İsrail, 1967 “Altı Gün Savaşı” ile işgal ettiği yerleri terk etmek ve Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’nin 242 sayılı kararını uygulamak yerine, tüm dünyaya meydan okumak suretiyle buralarda yeni yerleşim birimleri oluşturarak işgalini kalıcı hale getirdi. Siyonist İsrail, ABD’nin güçlü desteğiyle işgal altındaki Batı Şeria, Doğu Kudüs ve Gazze’de şiddet ve katliamlarla amacına adım adım ulaşırken, bir bakıma ABD’nin Ortadoğu’daki çapası ve en önemli stratejik dayanağı pozisyonunu korumuş oldu.
Siyonist İsrail’in Doğu Kudüs, Batı Şeria ve Gazze Şeridi’nde fiili işgali ile ilgili alınan bütün uluslararası kararları yok hükmünde sayan, Siyonist İsrail yönetimi ve Birleşmiş Milletler Anlaşmasını tanımayıp Genel Kurulun önünde yırtıp atan Siyonist İsrail’in BM temsilcisinin bütün bu tutumlarına rağmen, ne yazık ki ABD tarafından adeta ödüllendirilmekte ve desteklenmeye devam edilmektedir.
Hatırlanacağı üzere, Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi 30 Haziran 1980 tarihinde almış olduğu 476 sayılı karar ile İşgalci İsrail’in Kudüs’ün statüsünü değiştirmek için aldığı bütün tedbirleri geçersiz saymasına rağmen, Siyonist İsrail parlamentosu (Knisset) tarafından 29 Temmuz 1980’de kabul edilen kanun tasarısı ile “bütün ve birleşik” Kudüs’ün Siyonist İsrail’in başkenti olduğu kararı alındı. Camp David’te Menahem Begin, Kudüs’ün İsrail’in ebedi ve değişmez başkenti olduğunu ifade ediyordu.  ABD eski Başkanı Donald Trump ta BMGK’de ABD’nin de imzacısı olduğu 476 sayılı kararı ve diğer tüm uluslararası hukuki kararları yok hükmünde sayarak “de facto” bir yaklaşımla, Kudüs’ün İsrail’in ebedi ve değişmez başkenti olduğunu savunmak suretiyle ABD Büyükelçiliği’nin Kudüs’e taşınmasına karar verdi. Keza Siyonist Netenyahu da benzer şekilde Kudüs’ün İsrail’in ebedi ve değişmez başkenti vurgusunu yaparak iki devletli çözüm konusundaki tüm girişimleri engelleme yoluna gitmeye devam etmektedir.
Uluslararası Adalet Divanı tarafından Gazze katliamından sorumlu tutulan Siyonist Netanyahu’nun sözde “Onur Konuğu” olarak ABD Senatosu’nda, Senato ve Temsilciler Meclisi üyelerinin ortak oturumunda ağırlanması ABD demokrasi tarihinde kara bir leke olarak yer alacaktır.
Siyonist Netenyahu’nun Senato konuşmasını ayakta alkışlayan senatörler, bir bakıma Gazze’deki soykırımın ortak faili olduklarını da tescil etmiş oldular.  ABD Senatosu’nda yaşanan bu trajik olay bir kez daha ABD güvenirliğinin sorgulanması gerektiği ortaya koymuş oldu. 
Kızılderili soykırımı ile yüzleşemeyen ABD’nin, Siyonist Netanyahu’nun konuşması sırasında ayağa kalkan Temsilciler Meclisi üyesi Filistin asıllı Rashida Tlaib’in, onurlu bir duruş sergileyerek "soykırım suçlusu" yazısını göstermesi sadece Siyonist Netanyahu’ya yönelik değil, o salonda soykırıma ve vahşete alkış tutan işbirlikçi senatör ve temsilcilerine de ders niteliğinde bir örnek oluşturdu. Rashida Tlaib’in tek başına ortaya koyduğu tavır ise Gazze’deki masum Filistinliler için güçlü bir umut ışığı ve direnek noktası oldu.

Siyonist Netanyahu, Kongre'deki saldırgan konuşmasını yaparken Kongre merkezinin dışında kendisini protesto eden sağduyu sahibi insanları İran’ın kullanışlı aptalları olarak nitelendirmesi içinde bulunduğu hezeyanı ortaya koymaktadır. Aslında savaş suçlusunu ayakta alkışlayan senato ve temsilciler meclisi üyelerinin hangi ruh haliyle hareket etmekte ettiklerini çok iyi irdelemekte fayda görüyoruz.
Sonuç olarak, TBMM Başkanı Sayın Numan Kurtulmuş’un hiç vakit geçirmeden Filistin Devlet Başkanını ve ABD Temsilciler Meclisi üyesi Rashida Tlaib’i “Onur Konukları” olarak TBMM’ne davet edip Genel Kurul salonunda milletvekillerine hitap etmelerini sağlamasını beklediğimizi ifade etmek isteriz.

Doğan Bekin 
Yeniden Refah Partisi
Genel Başkan Yardımcısı
İstanbul Milletvekili

Yorum Yazın

E-posta hesabınız sitede yayımlanmayacaktır. Gerekli alanlar ile işaretlenmişdir.

Facebook Yorum

casibom-aresbet-tokyobet-tokyobet-orisbet-orisbet-orisbet-orisbet-orisbet-orisbet-orisbet-orisbet-orisbet-g�venilir casino siteleri-aresbet-