kadir evliyaoğlu
olay reklam sol
ufuklar koleji sol
Şanlıurfa
08 Eylül, 2024, Pazar
  • DOLAR
    34.07
  • EURO
    37.74
  • ALTIN
    2733.2
  • BIST
    9833.22
  • BTC
    57623.74$
olay köşe yazısı üstü

Milletin kararı,Demokrasinin zaferi oldu

13 Eylül 2010, Pazartesi 14:30

Referanduma Evet, Referanduma’ Hayır derken 12 Eylül geldi ve geçti. Türkiye’nin % 58 Evet derken

%42 si hayır dedi. Sonuç itibariyle Referanduma Evet çoğunlukta olunca

“Halk anayasa değişikliğini destekledi” Ve:

Sandıktan çıkan sonuç, Milletin sesine tercüman oldu. Evet, bu millet diyor ki

“Ey siyasiler, bizi parlamento da temsil eden sizler silahla darbeyle yazılan anayasayı değiştireceksiniz ve bizde halk olarak sizlere destek vereceğiz.”Ve öylede oldu.

Evet, referandum sonucu neticelendi. Ve halk anayasa değişikliğine Evet diyerek onay verdi.

Yalnız bu şu sonucu doğurmamalıdır. Acaba bu halk silahlı kuvvetlere mi karşıdır.

Tabiî ki hayır.

“Silahlı kuvvetlerle, darbecileri birbirinden ayırt etmek lazım”.

Bizler vatanını savunan, asayişi sağlayan, gecesini gündüzüne katan emniyet güçlerimize,

Peygamber ocağın da yetişip sınırda nöbet tutan ve bu uğurda ölmeyi bile göz önüne alarak şehitlik mertebesine yükselmeyi arzu eden erlerimize saygımız sonsuz.

Onlar kardeşimiz, belki evladımız, belki de eşimiz… Onlara karşı olmak mümkün mü? Ancak onların yanın da olunur. Nitekim onlar bizden bizde onlardanız.

Ama darbecileri ve darbe planlarıyla bu ülkeyi kaosa sürüklemek isteyenleri,

Halkın huzurunu sağlayan ve vatanını korumak uğruna ölümü bile göz önüne alan emniyet güçleriyle aynı kefeye koymak değerli emniyet güçlerimize karşı büyük bir haksızlık olur.

Gelelim Muhalefete…

Sayın Bahçeli “Türkiye karanlık bir döneme girdi” dedi. Başbakandan cevap gecikmedi.

“Türkiye karanlık dönemden çıkıp aydınlık bir döneme girdi.” Diye belirtti.

İktidara talip olan siz partiler veya yetkilileri Ak Parti ve Başbakan Recep Tayyib Erdoğan

Hükümetine karşı muhalifsiniz hadi onu anladık, şimdikte sandıktan çıkan halkın özgür iradesine de mi muhalifsiniz. Yapmayın, etmeyin. Bari halkın iradesine karşı durmayın.

Bu saatten sonra sizlere düşen

“Ben bu milletin partisiysem, milletimi temsil ediyorsam ve milletim anayasa değişikliğine onay vermişse bana da düşen milletimin partisi olarak, milletimin kararına saygı duymak ve bu kararın karşısın da değil milletimin yanın da olmam gerektiği” Olmalıdır.

Çünkü bu hükümetin veya Ak partinin zaferi değildir.

“Milletin kararı ve Demokrasinin zaferidir”.

Ak Parti hükümeti, yetkilileri, milletvekilleri vs.

“Referandumdan çıkan sonucu kendi zaferleriymiş gibi de algılamamalıdır”

Çünkü sandıktan çıkan ses “Anayasayı millet yapacak” demektedir.

Bu milletin iradesi parlamentoya anayasa değişikliği için onay vermiş ve bu hükümetin diğer partilerle ve bu konuda söz sahibi olan herkesle uzlaşıp,

“Prosedürü başlattım. Anayasayı yazıp önünüze koydum ve Parlamentoya da sundum”olmalıdır.

Meclisin de “Takdire şayan bir iş yaptınız” deyip, halkın iradesini göz önün de tutarak onay vermesi lazımdır.

Hayır’a boykot Doğu ve Güneydoğu Anadolu’dan…

Şanlıurfa, Diyarbakır, Batman,Siirt, Mardin, Ağrı, Van, Bingöl, Hakkâri de % 90’sanların üzerinde Referanduma Evet desteği vermiş ve doğuda Hayır’ı onaylayan memleket Kılıçtaroğlu’nun memleketi Tunceli olmuştur.

63 il Evet, sahil şeridi ve İç Anadolu’dan 19 il’de Hayır demiştir.

Peki, bu Doğu ve Güneydoğu Anadolu’dan özelikle DTP’nin hayır demesine karşı Diyarbakır’dan yükselen Evet sesleri neyin habercisi?

Doğu ve Güneydoğu halkı neden böyle bir tavır sergiledi?

Hükümet Doğu ve Güneydoğu Anadolu’dan yükselen bu sese kulak vermelidir.

Evet, bu halk şunu diyor. Belki de daha fazlasını…

“Kürt sorununa bu devletin ve bu meclisin köklü bir şekilde el atması gerekir.

Çünkü Kürt sorunun da en ağır bedelleri memleket olarak bizler ödedik.

Askere giden de bizdendi. Çözemediğiniz Kürt sorununda dolayı kandırılıp dağa çıkan yine bizdendi. İki türlü gözyaşı dökende yine bizdendi. Bu da yetmedi ikinci sınıf muamele görenler de yine bizlerdik. Ezilen Kürt halkı olarak yaşadığımız ve yaşamak zorunda kaldığımız Kürt sorunundan dolayı ağır bedeller ödemekten yorulduk. Bizler hor görmek ve hor görülmek istemiyoruz. Çünkü bizler de bu vatanın evladıyız ve bizlerde Türk-Kürt kardeşliğini savunanlardanız. Bu bayrak hepimizin bayrağı, bu topraklar hepimizin toprağı. Kardeşçe yaşamak hepimizin hakkıdır. Kardeşi kardeşe küstürenlere karşı Referanduma Evet demekle Kürt açılımını destekliyoruz. Bu devletin de Kürt açımlının üzerin de durup mutlak bir şekilde çözüme bağlamasını istiyoruz.

Ayrı yeten yatırımların doğu ve güneydoğuda artırılması, istihdamın sağlanması, işsizliğin son bulması ve memleket olarak batı memleketleri gibi kalkınmak hayalimiz.”

Sayın Başbakanımız Recep Tayyib Erdoğan da Referanduma %90 ve 95’lerde Evet diyen Doğu ve Güneydoğu Anadolu’nun sorunlarına ciddi bir şekilde yönelmeli ve halkın taleplerine kulak vermelidir.

Kazanan Hem Evet çiler, hem de hayırcılar olacak.

13 Eylül den sonra Türkiye büyük bir değişimin içine giriyor.26 maddenin değişikliği halkın menfaatini kapsıyor. Bu 26 maddenin değişiminin getirdiği faydalar sadece Referanduma Evet diyenleri değil Hayır diyenlerin menfaatini içine alıyor. Kısaca her iki taraf içinde eşit muamele gerçekleşiyor. Yani Evet diyen de hayır diyende hatta tarafsız olanda bu anayasa değişikliğinden faydalanacak. Halkın hür iradesiyle gelen zafer yine halkın olacak.

Şimdiden 26 maddenin değişikliği devletimize ve milletimize hayırlı ve uğurlu olsun.

Selametle kalın…

muhasebeci maa?lar?-casibom-aresbet-tokyobet-tokyobet-orisbet-orisbet-orisbet-orisbet-orisbet-orisbet-orisbet-orisbet-orisbet-