kadir evliyaoğlu
olay reklam sol
ufuklar koleji sol
Şanlıurfa
08 Eylül, 2024, Pazar
  • DOLAR
    34.07
  • EURO
    37.74
  • ALTIN
    2733.2
  • BIST
    9833.22
  • BTC
    57623.74$
olay köşe yazısı üstü

Bu işte bir gariplik var

07 Aralık 2014, Pazar 10:15

Mısır’da darbe ile iş başına getirilen SİSİ hükümeti,tüm Dünya’da ve özellikle ABD nezdinde İHVANI MÜSLİMİN hareketini Terör örgütü kapsamına alınması yönündeki baskısına  Amerika dışişleri Bakanlığı ve Pentagondan yanıt geldi.Mısır’ın aksine İhvanı terör listesine almayacaklarını bildirdi.Oysa Siyonist İsrail’in isteği ve gayretleri ile işbaşında olan İhvan ve onun temsilcisi Muhammed MURSİ,iktidardan alaşağı edilmiş ve ana tarafından  Yahudi olan Abdulfettah SİSİ,bir darbe ile işbaşına getirtilmişti.

 Burada şüphe uyandıran ve sorgulanması gereken  İsrail’in Akaid inancında ruh ikizi ve her konuda kardeşi olan ABD’nin enteresan bir şekilde Mısır’ın ve dolayısıyla İsrail’in dayatmasına rağmen İhvan mensuplarını terör listesine almayacaklarını deklere etmelerinin altında şeytani bir plan  ve bir hinlik yatmaktadır.Çünkü; İsrail sürekli Haması terörist  bir örgüt gibi gösterirken ,aynı zamanda İhvan için de “Hamas ile İhvan aynı kaynaktan besleniyor  ve Hamasın çıkışı İhvan içerisinden olmuştur” tezini ileri sürerken  onun hamisi ve tek varlık sebebi olan  ABD ise neden bu yönde bir açıklamada bulunuyor.Bunun tek sebebi  Haması mevut şartlarda Masaya oturtmak ve topraklarının yüzde 78’i gasp edilmiş ve 2 milyonun üzerinde vatandaşı mülteci konumuna düşürülmüş bir Filistin devletine kabul ettirmek.Hatırlanacağı üzere bundan bir süre öne de Filistin Devlet Başkanı işbirlikçi Mahmut ABBAS”mevcut şartlarda ve yüzde 22 topraklara sahip duruma düşmüş bir Filistin devletine de razıyız”diyerek bir nevi Hamasın ikna edilmesi gerektiğinin de altını çizmiş oldu.Oysa HAMAS ise haklı olarak İsrail ile müzakere ve barışın yeniden tesis edilmesi için İsrail’in 1967 yılından bu yana gasp ettiği toprakların tamamının Filistin’e iadesini ve yerleşim bölgelerinde yaptıkları gayri resmi ve illegal  evlerin Filistin’e bırakılmasını şart koşuyor.

Ayrıca Ürdün,Suriye ve diğer bazı ülkelerde mülteci konumuna düşürülmüş 2 milyonun üstündeki Filistinli kardeşlerinin tekrar ülkelerine dönmelerini şart koşuyorlar.Peki bu şartları Siyonist ve gaspçı devlet İsrail kabul eder mi ? Hamas’ta biliyor ki; elbette hayır.Onun için Filistin içerisindeki bazı işbirlikçiler ve dışarıda da Suudi Arabistan,Kuveyt ,Katar,BAE,Mısır ve bazı batılı ülkeler aracılığıyla Haması ikna ederek ve üstelik  kamuoyunda terörist gibi göstererek masaya çekmek ve tıpkı ABD’nin Kızılderililere uyguladıkları bir şekilde  tabiri caizse Batıya göre vahşi ancak Özgür Atın boynuna kement vurmak suretiyle  esaret altına alarak Haması iktidardan ve mevcut yönetimden uzaklaştırmayı amaçlıyorlar.

 Şimdi yine yeni bir oyun peşinde koşarak Mısır’da SİSİ’nin iktidarı sonrası KATAR’a sığınmak zorunda kalan bazı İhvan mensuplarını buradan sürgün ettirerek bir ülkeye göndermeyi planlıyorlar.Bu ülke büyük ihtimalle Türkiye olacak ve böylece düşünce yapısında Hamas ile aynı fikriyatı savunan ihvan yetkililerinin Türkiye’ye sempati ile bakması sağlanmış olacaktır.Akabinde de ABD, İSRAİL ve bazı batı ülkelerinin Türkiye’ye dayatması ile “Haması masaya oturtun” denilerek Hamas mevcut şartlar altında imza atmak zorunda bırakılacaktır.Son zamanlarda İspanya,Fransa,Hollanda,Venezuella ve bazı ülkelerin “Filistin Devletini tanıyoruz”demelerinin tek sebebi de Haması masaya çekmek ve daha sonra da Hamasın iktidardan uzaklaştırılması sonrası işbirlikçi ve ılımlı Filistinlilerden müteşekkil bir hükümeti iktidara taşımaktır.İsrail’in son Gazze katliamları sırasında ABD’nin İsrail Büyükelçisi Dan SHAPİRO”İsrail’in operasyonları neticelendiğinde Filistin içerisinde ılımlı grupları güçlendirerek,Haması iktidardan uzaklaştıracağız.Ayrıca Mahmut ABBAS’ın iktidarda daha uzun tutulması için her türlü fedakarlığı göstereceğiz”açıklamaları da gösteriyor ki; İsrail,ABD, iki yüzlü batı ve bazı işbirlikçi Müslüman liderlerin tek ve ortak düşmanı HAMAS’tır.İşte ABD’nin dünkü İhvan ile ilgili düşüncelerinin arkasında yatan ana neden Hamasın bitirilme planı ve “Havuç” meselesidir.Yani burada ABD,İsrail adına “Truva Atı”görevi yüklenmiştir.Çünkü; Hamasın “3.intifadayı başlatıyoruz” açıklamasından ürken İsrail bu planı devreye sokmak istemektedir.Buna karşın Hamasın 3.intifada başlatma çağrısına ise Mahmut ABBAS “3.İntifada hareketini doğru görmüyorum.

 Bu bir çözüm değildir” demesi de İsrail’in İntifada’dan ne derece çekindiğini gösteriyor. Ayrıca Siyonist İsrail’in ve bazı Müslüman ülkelerin son Gazze katliamları sırasında yerle bir edilen GAZZE’nin “yeniden İmarı” için söz verdikleri yaklaşık 3 milyarın  hala yerine getirilmemesinin ana nedeni de sık sık zikrettiğimiz “Hamasın masaya çekilmesi sonrası iktidardan uzaklaştırılmasına” yönelik şantajlardır.Şimdi İsrail şunu da öne sürebilir.”Gelin bizimle masaya oturun ve  anlaşma cihetine  gidin bizde Gazze’nin imarı için söz verdiğimiz  taahhüdlerimizi  yerine getirelim ”diyebilir.Bunun için de yine Suudi Arabistan,Mısır,Katar ve BAE gibi ülkeler devreye sokulmak istenir. Bu ülkelere “bu parayı siz ödeyin,yoksa mevut rejimlerinizi devirerek iktidarlarınızı elinizden alırız” diyerek şantaj yapabilir.Çünkü bu paranın bir kısmını bu ülkeler taahhüt etmişlerdi.Hatırlanacağı üzere aynı körfez ülkeleri Mısır’da  Muhammed MURSİ’nin askeri bir darbe ile devrilmesinden sonra işbaşına getirtilen General SİSİ’ye 25 milyar dolar para yardımı yapmışlar ve İhvan mensuplarının hapise atılmalarında sessiz kalmışlardı. Burada yeni bir plan devreye sokulmak istenmekte ve  bazı Müslüman ülke liderleri eliyle İHVAN üzerinden  HAMAS’ın tasfiyesi ve siyaset sahnesinden silinmesi amaçlanmaktadır.

 Hatta bunun için Muhammed MURSİ ve diğer ihvan mensupları cezaevinden çıkartılabilir.Bu yolla sözüm ona  İhvana sempatik görünecekler.Oysa artık Mızrak Çuvala sığmamakta ve Mısır ekonomisi SOS vermektedir.Bunun içinde başta  Suudi Arabistan ve malumu ülkeler olmak üzere İhvana övgüler dizmeye başlayacaklar.Tek amaç İhvan üzerinden Filistin ve Hamas mücadelesine set çekmektir.Bu amaçla  ABD’nin isteği ile önce Mahmut ABBAS ve daha sonra da Halid MEŞAL bazı körfez ülkeleri ve  Türkiye öncülüğünde davet edilerek  İsmail HENİYE ve onun temsil ettiği HAMAS ikna edilecektir.Yalnız unutmamak gerekir ki Filistin davası, bu Ümmetin bilincidir.Eğer bu bilinç kaybolursa bütün vücudun azaları da iflas eder.Allah İslam toplumuna ve onun yöneticilerine basiret ihsan etsin.

muhasebeci maa?lar?-casibom-aresbet-tokyobet-tokyobet-orisbet-orisbet-orisbet-orisbet-orisbet-orisbet-orisbet-orisbet-orisbet-