Analar günü

Reisicumhur seçimi nedeni ile analar gününü pek kutlayamadık. Kadın değil, analar ne mübarek bir varlıktır.

       Hz. Peygamber buyurmuş, cennet analarım ayağı altındadır. 

        Çünkü ; bir anne dokuz ay bir çocuğu karnında taşır. Yemekte iki lokma fazla yersek ne kadar sıkıntı çekeriz.

        Dokuz ve bazende yedi ay sonra bir sancı başlar. Annenin karnında büyüyen yavrunun artık dünyaya gelmesi lazımdır. Ancak anne öyle bir acı çeker ki onu ancak yaşayan bilir.

       Çocuk dünyaya geldikten sonra artık annenin bir parçasıdır. Çünkü anne belki iki yıl onu emzirmek zorunda kalır. Geceleri çocuk kaç defa kalkarsa kalksın anne üşenmeden kalkar onun ihtiyacını temin eder ve onu şefkatle bağrına basar. 

     Çocuk biraz daha büyür bu defa belki yedi yıl çocuğunun elinden tutar ve yanından ayırmaz.

      Peki baba bu fedakarlığı yapabilir mi. HAYIR . Çünkü çocuk doğar doğmaz annenin kalbine Rahim ismi tecelli eder. Annenin kalbi çocuğuna karşı şefkat ve merhametle dolar, Bediüzzaman Said Nurs'inin ifadesiyle anne bir şefkat kahramanıdır. Çocuğunun ayağına bir diken batması annenin kalbini yaralar. 

        Çocuk dünyaya geldikten sonra Allah'ın Rahman ismi de tecelli eder. Anne karnında rızkı kesilen çocuğun ihtiyacı olan bembeyaz süt annenin göğüslerinden iki musluk gibi akmaya başlar. 

       Çocuk dünyaya gelmezden evvel annenin göğüslerinde süt yoktur. Bu kural hayvanlar içinde geçerlidir. En vahşi bir hayvan dahi bulduğu rızkı kendisi yemez, getirir yavrusuna yedirir.

       Çocuğun dünya ya gelmesinden sonra onun rızkının birlikte gelmesi asla bir tesadüf değildir. Annenin bundan haberi yoktur. Anne ne yerse yesin o besin onun fabrikasında süte dönüşür. Tamda çocuğun midesine uygun hale gelir. 

         Ehli hikmet için Allah'ın azameti her doğumda bir kez daha anlaşılmış olur.

         Kadınlar bizlere emanettir ve hayat arkadaşımızdır. Kadına bu hikmetle bakılmazsa, kadın fiziki olarak erkekten daha zayıftır Bazı ahlaksızlar onun bu zafiyetinden istifade ederek ona zulmeder.

         Kadının ne kadar mübarek olduğunu bilmeyen bazı insanlar kadınlara bir köle nazarı ile baktı,. Hatta Avrupa da kadın insan mı , yoksa şeytan mı münakaşaları yapılıyordu. bazıları da onu soyarak değersiz hale getirdi. ortalıkta onu soyarak teşhir etti. İslam ise kadına verilen asıl değeri ortaya koydu.

        Günümüzde kadın hakları diye ortaya çıkanlar bazı kadınların genelevlerde, pavyon ve benzeri yerlerde bazı ahlaksız erkeklerin şehvetine para karşılığında bir mal gibi satılması asla kabul edilemez ve bu durum kadına yapılan çok büyük bir zulümdür.

        Maalesef bu asır helaket ve felaket asrında kadın hakları diye diye bu defa da erkeklerin canına okuduk. mahkemeler , boşanmalar gırla gidiyor.Ortada kalan çocuklar boynumuzu büküyor. Avrupa dan ithal edilen kanunlar bir çok aileyi darmadağın etti. 

         Çocuklarımıza annenin ne kadar mübarek bir varlık olduğunu çok iyi anlatmalıyız, çocuklarımız her eve geldiklerinde annelerinin ellerini öpmelidir. Erkeklerde hayat arkadaşına karşı saygı ve hürmette kusur etmemelidir. Kadında kocasını mutlu etmek için elinden geleni yapmalıdır. Hayat birlikte ne kadar güzel bir anne ve baba ve onlardan meydana gelen çocuklar bir gül goncası gibi evleri süslerken, insanın dünyadaki cenneti tam da budur işte.

      Allah'a emanet olun