Ak Parti’nin listeleri gerçekten yetersiz mi?

Partiler; 7 Haziran seçimleri için Yüksek Seçim Kurulu’na kesinleşmiş milletvekili aday listelerini teslim ettikten sonra, çalışmalarına hız verdi. Adaylar ise, sahaya inerek milletten-vekil olmak için ‘oy’ istemeye başladı.

Evet, başladı başlamasına ama özellikle iktidar partisi için listelerin yarattığı tepkiler dinmedi, dineceğe de benzemiyor. Türkiye’nin diğer bölgelerinde de AK Parti listelerine küçük çaplı tepkiler olsa da ve bu tepkiler zamanla dinse bile, Kürt coğrafyasındaki tepkiler ne dineceğe, ne durulacağa benziyor.

AK Parti, Diyarbakır’dan Van’a, Batman’dan Urfa’ya, Şırnak’tan Ağrı’ya kadar   tüm illerde 3 dönem kuralına takılmamasına rağmen listelerinin neredeyse tamamını yeniledi. Gerçi diğer partilerde de bazı değişiklikler oldu, ama AK Parti’de yaşanan değişiklikler kadar ne tepki topladı, ne de kopmalar yarattı.

Mesela; Diyarbakır’da, Kürt siyasetini yakından bilen, her türlü karmaşa ortamında fikri olan, çözüm yolunda öylede böylede fikir üretebilen Mehmet Galip Ensarioğlu ve Abdurrahman Kurt gibi ağır toplar listeye alınmadı. Aynı durum Batman, Van, Mardin, Bingöl ve neredeyse bölgedeki tüm iller içinde geçerli.

Yine bölgedeki birçok ilde, listenin ilk sırasına ya bir bakan, ya bir genel merkez tandanslı isim, ya da farklı illerden birileri yerleştirildi. Diyarbakır’da ilk sıraya Bingöllü Kalkınma Bakanı Cevdet Yılmaz’ın, Adıyaman’a Ahmet Aydın’ın, Siirt’e Yasin Aktay’ın, Urfa’ya Nureddin Nebati’nin yerleştirilmesi gibi…

Tabi bu tepkiler bazı istifaları ve bazı fiili tepkileri de ortaya çıkardı. Mesela; Van’da önce AK Parti aday listesine tepki gösteren Tuşba, İpekyolu ve Edremit ilçe belediye meclislerinden 13 isim istifa etti, yeni istifalarında olabileceği söyleniyor.

Ardından Van’da şehir turu atan adayların otobüsü bizzat AK Partililer tarafından yumurta yağmuruna tutuldu.

Ve son olarak Van’ın köklü aşiretlerinden, 100 yıl öncesinde Azerbaycan, Nahçıvan, Maku civarından gelip Van’a yerleşen ve geldikleri günden bu yana, ağırlıklı olarak resmi ideolojiye sahip partilerin yanında yer alan, 2002’den bu yana da AK Parti’yle hareket eden ‘Kürhesinniler’in tepki ve öfkesi çığ gibi büyüdü geldi.

Kürhesinniler Düşünce Platformu Sözcüsü, aynı zamanda Kürhesinniler Çevre ve Araştırma Derneği Sekreteri meslektaşım ve kadim dostum Ferhat Atacan’la bu durumu telefonda konuştum. 

Sevgili Ferhat, özetle; çok kaliteli isimlerin aday adaylığı için başvurduğunu ancak, AK Parti’nin hiçbir Kürhesinniliye listede yer vermemesine tepkili olduklarını belirterek, 100-150 bin nüfusuyla Kürhesinnililer olarak, artık kimsenin arka bahçesi olmayacaklarını söyledi.

Sevgili dostum Atacan, 35-40 bin seçmenlerinin olduğunu, sandığa gitmeme kararı aldıklarını da ifade ederek, AK Parti listesindekilerin Van’a bir şey katacaklarını sanmadıklarını belirterek, ‘Sandık yerine pikniğe gideceklerini’ söyledi.

Bu arada en ilginç bir istifa ve tepki ise, Ağrı’nın Hamur ilçesinden geldi. Hem listeye, hem Tendürek’teki provokasyona tepkili olan Hamur AK Parti yöneticileri Veli Çelik, Necmettin Kaçmen, Ercan Turgut ve Veysi Örgül, düzenlenen törenle HDP’ye geçti.

Kürt coğrafyasında yaptığım gözlem ve izlenimlere baktığımda, sokaktaki genel kanı, ‘AK Parti listelerinin yetersiz olduğu’ yönünde… Ancak benim kanım, AK Parti, tek başına iktidar olacaksa ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, kendi geleceğini garanti altına alacaksa, sorun çıkartan değil, sadece Erdoğan’ın isteklerine el kaldıracak vekil istemesinden kaynaklıdır. 

BAĞDADİ ÖLDÜ

 Biz seçime endeksli giderken, hemen yanı başımızdaki iç savaşta önemli gelişmeler yaşanıyor. Büyük katliamlara imza atan, akla-hayale gelmedik yöntemleri uygulayan ve kendini halife ilan eden DAİŞ’inlideri Bağdadi'nin öldürüldüğü açıklandı.

 Açıklamayı yapan Irak haber ajansı Waradana, ‘Bağdadi’nin, Irak’ta yaralandıktan sonra götürüldüğü Suriye'nin Rakka kentinde özel doktorun kucağında öldü’ diye bildirdi. Eli kanlı diktatör Bağdadi, diğer diktatörler gibi döktüğü kanda boğularak öldü.

DAİŞ’in yeni liderinin Ebu Ala Al-Afri lakaplı Abdurrahman Mustafa al-Şeyhlar olduğu duyuruldu. Afri, 2004'te El-Kaide'ye katıldı ve El Kaide'nin Irak'taki danışma kurulunun başkanlığını yaptı. Umarım Afri, Bağdadi’nin yöntemlerine başvurmaz. Bu topraklarda halkların birbirini öldürmesi sadece emperyalist güçlere yarar. 

Sevgiyle kalın.