Hayvansever vezirin biri, birgün bir köyden geçerken; son derece cılız mı cılız, zayıf mı zayıf bir eşek görüp, sahibini huzuruna getirmesini emreder...
Binbir korku içinde huzura çıkan adama vezir:
"Kırk güne kadar bu hayvancağızı tosun gibi yaptın yaptın; yapmadıysan gelir kelleni alırım" deyip azarlar...
Adam bu korkuyla eşeğe yemez yedirir; içmez içirir, kırk gün içinde eşeği vezirin dediği kıvama getirir...
Vezirin gelmesine yakın çayıra bırakılan eşek, karnının tokluğundan olsa gerek, başlar oynayıp zıplamaya ; sağa sola çifteler atmaya...
Bu çifte lerden nasiplenen sahibi, ağzı burnu kan içinde kalıp şöyle der:
" Tabi ya..! Arkanda vezirülazam gibi biri bulunursa, başımı da yararsın, çenemi de kırarsın. " diyerek hayıflanır...
Yıllardır Ortadoğu'da kısır döngüye dönüşmüş İsrail-Filistin Meselesinde birtürlü olumlu sonuç alınmaması başta Amerika, bir çok Avrupa ülkelerinin de işine geliyor.
Hele Amerika'nın açık veya aleni bu konudaki tavırları çok net... Turump, elindeki evrakla imza şovu yapıp, Kudus İsrail'in başkentidir diye ilan etmedi mi?
Ayrıca çıkardan öte, Amerikan Parlementosunda epey hatırı sayılır elit bir Yahudi grubu'nun olduğu tüm dünya kamuoyunun bilgisi dahilindedir... Masonik ilişkileri ve Hristiyan Siyonistlerin, Yahudi Siyonislerle iş birliği yapması İsrail-Amerikan itifakkını gün yüzüne çıkaran en belirgin bir argumandır.
Bunların yanısıra sizlerinde bildiği gibi, Amerika'da bir çok yetkilerle donatılmış muazzam güce sahip bir İsrail Lobisi vardır.
Bu lobinin , ABD siyasal gücünü yönlendirecek gücü olmasaydı, ABD’nin İsrail ile ilişkileri bugün olduğu gibi içli dışlı olmazdı...
Bu lobinin mensupları tüm yaşamlarını İsrail çıkarlarına yarar sağlayacak ve ABD dış politikasını yönlendirmek amacıyla azami gayret harcamak üzerine kurmuşlardır. Lobi üyelerinin çalışmaları seçimlerde İsrail yanlısı adaylara oy vermekten, mektup yazmaya, ekonomik yardım sağlamaya ve İsrail yanlısı örgütleri desteklemeye kadar uzanır. İşin daha ilginci, karar alma mekanizmaları üzerinde kurdukları baskıyla, İsrail’in hiçbir davranışının eleştirilmesine izin vermezler.
Tamam , Amerika ve Avrupa ülkeleri gerek dinsel gerek çıkarsal bir takım beklentiler içinde olabilir, eyvallah ; ya bu konuda üzerlerine ölü toprağı serpilmiş gibi susmayı selamet gören İslâm ülkelerine ne demeli. Türkiye dışında elini taşın altına koyan tek bir Arap ülkesi var mı?
Oysa bilinmeli ki bir kelebeğin kanat çırpması, yer küresini titretir. Bunca dökülen kanın ; onca ölen canın hesabı bu dünyada olmasa, öbür dünyada Mahkeme-i Kübrada sorulacak olması kaçınılmaz olacaktır.
Yorum Ekle
Yorumlar
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
Mustafa Kaplan
HRİSTİYAN VE YAHUDİ SİYONİSTLER
Hayvansever vezirin biri, birgün bir köyden geçerken; son derece cılız mı cılız, zayıf mı zayıf bir eşek görüp, sahibini huzuruna getirmesini emreder...
Binbir korku içinde huzura çıkan adama vezir:
"Kırk güne kadar bu hayvancağızı tosun gibi yaptın yaptın; yapmadıysan gelir kelleni alırım" deyip azarlar...
Adam bu korkuyla eşeğe yemez yedirir; içmez içirir, kırk gün içinde eşeği vezirin dediği kıvama getirir...
Vezirin gelmesine yakın çayıra bırakılan eşek, karnının tokluğundan olsa gerek, başlar oynayıp zıplamaya ; sağa sola çifteler atmaya...
Bu çifte lerden nasiplenen sahibi, ağzı burnu kan içinde kalıp şöyle der:
" Tabi ya..! Arkanda vezirülazam gibi biri bulunursa, başımı da yararsın, çenemi de kırarsın. " diyerek hayıflanır...
Yıllardır Ortadoğu'da kısır döngüye dönüşmüş İsrail-Filistin Meselesinde birtürlü olumlu sonuç alınmaması başta Amerika, bir çok Avrupa ülkelerinin de işine geliyor.
Hele Amerika'nın açık veya aleni bu konudaki tavırları çok net... Turump, elindeki evrakla imza şovu yapıp, Kudus İsrail'in başkentidir diye ilan etmedi mi?
Ayrıca çıkardan öte, Amerikan Parlementosunda epey hatırı sayılır elit bir Yahudi grubu'nun olduğu tüm dünya kamuoyunun bilgisi dahilindedir... Masonik ilişkileri ve Hristiyan Siyonistlerin, Yahudi Siyonislerle iş birliği yapması İsrail-Amerikan itifakkını gün yüzüne çıkaran en belirgin bir argumandır.
Bunların yanısıra sizlerinde bildiği gibi, Amerika'da bir çok yetkilerle donatılmış muazzam güce sahip bir İsrail Lobisi vardır.
Bu lobinin , ABD siyasal gücünü yönlendirecek gücü olmasaydı, ABD’nin İsrail ile ilişkileri bugün olduğu gibi içli dışlı olmazdı...
Bu lobinin mensupları tüm yaşamlarını İsrail çıkarlarına yarar sağlayacak ve ABD dış politikasını yönlendirmek amacıyla azami gayret harcamak üzerine kurmuşlardır. Lobi üyelerinin çalışmaları seçimlerde İsrail yanlısı adaylara oy vermekten, mektup yazmaya, ekonomik yardım sağlamaya ve İsrail yanlısı örgütleri desteklemeye kadar uzanır. İşin daha ilginci, karar alma mekanizmaları üzerinde kurdukları baskıyla, İsrail’in hiçbir davranışının eleştirilmesine izin vermezler.
Tamam , Amerika ve Avrupa ülkeleri gerek dinsel gerek çıkarsal bir takım beklentiler içinde olabilir, eyvallah ; ya bu konuda üzerlerine ölü toprağı serpilmiş gibi susmayı selamet gören İslâm ülkelerine ne demeli. Türkiye dışında elini taşın altına koyan tek bir Arap ülkesi var mı?
Oysa bilinmeli ki bir kelebeğin kanat çırpması, yer küresini titretir. Bunca dökülen kanın ; onca ölen canın hesabı bu dünyada olmasa, öbür dünyada Mahkeme-i Kübrada sorulacak olması kaçınılmaz olacaktır.