Yeme içme gibi zaruri ihtiyaçların yanısıra, beli bir zaman diliminde tensel ve tinsel hazlarında ertelenmesini ihtiva eden; Türkçede Oruç olarak karşılık bulan, kökeni Farsça'ya dayanan bir kavramdır Anadolu’da çeşitli yörelerinde rôjikte denildiği malumunuz...
Şeytani her türlü sufla hissiyatta karşı topyekûn bir mücadele şeklidir bir müddet.
Başka deyişle, Şeytanın nemalanabileceği mecralara giden tüm yolların geçici de olsa kapatılmasıdır.
Kısaca, insanoğlunun nefsine gem vurmasıdır bir bakıma...
Ramazan tepsisinde Allah'ın bizlere sunduğu ikramdır bilenlere...
Varlık arz edince sosyal bir dizaynı söz konusu yapacak etkileri olduğu unutulmamalıdır. Zengini ,fakiri her kesimden insanı bir noktada buluşturup, aynı amaca yönelten muharrik güçtür.
Tok olana; aç olanın hâlinden haber getiren İlahi bir postacı, onu empati yapmaya zorlayacak kadar mücbir bir yanı da vardır. Faziletleri sayılamayacak kadar çoktur.
Şimdi sıra geldi, el ele verip, bereketi, huzuru yaşam platformuna taşımakla görevli bu iki kavramdan biri olan Ramazanı incelenmeye...
Kökeni Arapçadan gelen ramaḍān رمضان İslamiyet’ten önce Araplarda Temmuz/ Ağustos aylarına tekabül eden ay, İslami ayların da dokuzuncusu olarak bilinir. Türkçede kuru sıcak anlamı taşıyan bu öğreti ile ilgili birçok mana yüklü söz vardır.
Mesela yeryüzünü günah tozlarından temizlemek için yağan yağmur manasında, Ramada kökünden türetilmiş bir Arapça kelimedir.
Beşeriyet çölünde solmaya yüz tutmuş değerlerin tekrar canlanıp, dirilmesine vesile olan, muayyen bir güne ait bahar mevsimidir mesela...
Taşıdığı sıcaklık terimi ile ilgili günahları yakıp, yok eden manasında çeşitli benzeri anlamlar yükletilebilir.
Toplumda kaybolmak üzere olan konseptleri hatırlatmadır, bir ikazdır doğrusunu isterseniz...
Her halükarda bir lütf-u İlahi olduğu muhakkak.
Yorum Ekle
Yorumlar
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
Mustafa Kaplan
Ramazan ve Oruç
Yeme içme gibi zaruri ihtiyaçların yanısıra, beli bir zaman diliminde tensel ve tinsel hazlarında ertelenmesini ihtiva eden; Türkçede Oruç olarak karşılık bulan, kökeni Farsça'ya dayanan bir kavramdır Anadolu’da çeşitli yörelerinde rôjikte denildiği malumunuz...
Şeytani her türlü sufla hissiyatta karşı topyekûn bir mücadele şeklidir bir müddet.
Başka deyişle, Şeytanın nemalanabileceği mecralara giden tüm yolların geçici de olsa kapatılmasıdır.
Kısaca, insanoğlunun nefsine gem vurmasıdır bir bakıma...
Ramazan tepsisinde Allah'ın bizlere sunduğu ikramdır bilenlere...
Varlık arz edince sosyal bir dizaynı söz konusu yapacak etkileri olduğu unutulmamalıdır. Zengini ,fakiri her kesimden insanı bir noktada buluşturup, aynı amaca yönelten muharrik güçtür.
Tok olana; aç olanın hâlinden haber getiren İlahi bir postacı, onu empati yapmaya zorlayacak kadar mücbir bir yanı da vardır. Faziletleri sayılamayacak kadar çoktur.
Şimdi sıra geldi, el ele verip, bereketi, huzuru yaşam platformuna taşımakla görevli bu iki kavramdan biri olan Ramazanı incelenmeye...
Kökeni Arapçadan gelen ramaḍān رمضان İslamiyet’ten önce Araplarda Temmuz/ Ağustos aylarına tekabül eden ay, İslami ayların da dokuzuncusu olarak bilinir. Türkçede kuru sıcak anlamı taşıyan bu öğreti ile ilgili birçok mana yüklü söz vardır.
Mesela yeryüzünü günah tozlarından temizlemek için yağan yağmur manasında, Ramada kökünden türetilmiş bir Arapça kelimedir.
Beşeriyet çölünde solmaya yüz tutmuş değerlerin tekrar canlanıp, dirilmesine vesile olan, muayyen bir güne ait bahar mevsimidir mesela...
Taşıdığı sıcaklık terimi ile ilgili günahları yakıp, yok eden manasında çeşitli benzeri anlamlar yükletilebilir.
Toplumda kaybolmak üzere olan konseptleri hatırlatmadır, bir ikazdır doğrusunu isterseniz...
Her halükarda bir lütf-u İlahi olduğu muhakkak.