2- Therapeutique = Terapötik, hastaları iyi etmektir. Bunlardan birincisi önce gelmektedir. İnsanları hastalıklardan korumak, sağlam kalmayı sağlamak, tıbbın birinci vazifesidir. Hasta insan, iyi edilse de, çok kere, arızalı, çürük kalır. İşte İslamiyet, tıbbın birinci vazifesini, hijyeni garanti etmiştir.
Peygamber Efendimiz, Rum İmparatoru Heraklius ile mektuplaşırdı. Birbirlerine elçi gönderirlerdi. Bir defa, Heraklius birçok hediye göndermişti. Bu hediyelerden biri de, bir doktor idi. Doktor gelince, “Efendim! İmparator hazretleri beni, size hizmet için gönderdi. Hastalarınıza bedava bakacağım” dedi. Resulullah Efendimiz kabul buyurdu. Emir eyledi, bir ev verdiler. Her gün nefis yiyecek, içecek götürdüler. Günler, aylar geçti. Hiç bir Müslüman doktora gelmedi. Doktor utanıp gelerek, “Efendim! Buraya, size hizmet etmeye geldim. Bugüne kadar, bir hasta gelmedi. Boş oturdum, yiyip içtim, rahat ettim. Artık gideyim” diye izin isteyince, Peygamber Efendimiz, “Sen bilirsin. Eğer daha kalırsan, misafire hizmet etmek, ona ikram etmek, Müslümanların vazifesidir. Gidersen de uğurlar olsun. Yalnız şunu bil ki, burada senelerce kalsan, sana kimse gelmez. Çünkü, Eshabım hasta olmaz! İslam dini, hasta olmamak yolunu göstermiştir. Eshabım temizliğe çok dikkat eder. Acıkmadıkça bir şey yemez ve sofradan, doymadan önce kalkar” buyurdu.
Bunu söylemekle Müslüman hiç hasta olmaz demek istemiyoruz. Fakat sıhhatine ve temizliğe itina eden bir Müslüman, sağlam kalır, kolay kolay hasta olmaz.
Zamanımızdaki bazı Müslümanların temizliğe riayet etmediklerini gösteren batılılar, bu suçu dinimize yüklüyorlar. Halbuki İslamiyet’te temizliğin önemi büyüktür. “Temizlik imandandır” buyurulmuştur. Eshab-ı Kiramdan sonra gelen ve tabiin adını alan Müslümanlardan bazıları Eshab-ı Kirama, “Allahü Teâlâ Kur’an-ı Kerimde sizi çok sevdiğini bildirip övmektedir. Bunun sebebi nedir?” dediklerinde, “Biz temizliğe de çok dikkat ederdik” diye cevap verdiler. Müslümanlar, camilere, evlere ayakkabı ile girmez. Yere serili döşemeler tozsuz, temiz olur. Her Müslüman’ın evinde banyo bulunur. Vücutları, elbiseleri, çamaşırları, yemekleri hep temiz olur. Temiz olunca da mikrop ve hastalık bulunmaz. Allahü Teâlâ, Kur’an-ı Kerimin çeşitli yerlerinde, “Allah tevbe edenleri ve temiz olanları sever” buyuruyor. (Bekara 222)
Hadis-i Şeriflerde de buyuruldu ki:
“Müslümanlık temizlik dinidir. Temiz olun! Cennete ancak temiz olan girer.” [Deylemi]
“Mümin pis olmaz.” [Buhari]
“Her şeyi iyi temizleyin! Temizlik imana, iman da Cennete götürür.” [Taberani]
“Cuma günü yıkanın, misvak kullanın ve güzel koku sürünün.” [Buhari]
“Yemekten önce ve sonra el yıkamak, zenginliğe yol açar, fakirliği giderir.” [Ebuşşeyh]
“Evinin hayrını isteyen, yemekten önce ve sonra, elini ve ağzını yıkasın!” [İbni Ebi Şeybe]
“Ağzınızı temizleyin! Kiramen katibin melekleri için, ağızdaki yemek artıklarının kokusundan daha kötü bir şey yoktur.” [Deylemi]
“Sarmısak yiyen, kokusu gitmeden mescidimize yaklaşmasın, insanın rahatsız olduğu şeylerden melekler de rahatsız olur.” [Taberani]
“Gece namaz kılmak için kalkan kimse, ağzını misvakla temizlesin! Çünkü bir melek namazda Kur'an okuyanın ağzına yaklaşarak dinler.” [Deylemi]
“Elbiselerinizi yıkayın, fazla kıllarınızı temizleyin, dişlerinizi misvakla temizleyin, temiz, güzel giyinin! Nezafet sahibi olun!” [İbni Asakir]
“Tırnaklarınızı kesip gömün! Ağzınızdaki yemek kırıntılarını temizleyin ve misvak kullanın! Yanıma, dişleri sarı, ağzı kokar vaziyette gelmeyin!” [Taberani]
“Kap kacak yıkamak, evi temiz tutmak, zenginliğe sebep olur.” [Hatib]
Peygamber efendimiz, yanına gelen birine, “Tırnakların kuş tırnağı gibi uzamış, içi pislik doludur” buyurarak, temiz olmasını emretmiştir. (Taberani)
Dinimizde temizlikle ilgili bu kadar Hadis-i Şerif varken sinekle ilgili Hadis-i Şerifi öne sürmek, art niyeti, hainliği göstermektedir. “Sinek bir kaba konarsa, onu tamamen kabın içine batırsın ve sonra çıkarıp atsın”Hadis-i Şerifi, sineğin mikrop taşıyıcı olduğuna dikkat çekmekte ve sineğin bir kanadında şifa, diğer kanadında ise, hastalık olduğunu bildirmektedir. Bu da Peygamber Efendimizin bir mucizesidir. O zamanda sinekte böyle bir özelliğin bulunduğunu kim biliyordu ki?
Sineğin bir yanında mikrop, diğer yanında ise, o mikrobu sterilize edecek, panzehir görevini yapan bir ilaç taşıdığı günümüz tıp araştırmalarının ortaya koyduğu bir gerçektir. Bu meseleyi inceleyen fen adamları, “Sineğin sırtına bastığımız zaman mikroskopla gördük ki, bir kısım mikro varlıklar sağa sola koşuyorlar. Bunların sterilize edici elemanlar olduklarını anladık” diyorlar.
Allahu Teâlâ cümlemizi Kendisine layık Kul, Habibine layık Ümmet eylesin. (Amin)
Yorum Ekle
Yorumlar
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
Müslüm Abacıoğlu
İslamiyet temizlik dinidir
Muhterem Kardeşlerim…
Bugün tıp iki kısma ayrılıyor:
1- Hijyen, sağlığı korumak,
2- Therapeutique = Terapötik, hastaları iyi etmektir. Bunlardan birincisi önce gelmektedir. İnsanları hastalıklardan korumak, sağlam kalmayı sağlamak, tıbbın birinci vazifesidir. Hasta insan, iyi edilse de, çok kere, arızalı, çürük kalır. İşte İslamiyet, tıbbın birinci vazifesini, hijyeni garanti etmiştir.
Peygamber Efendimiz, Rum İmparatoru Heraklius ile mektuplaşırdı. Birbirlerine elçi gönderirlerdi. Bir defa, Heraklius birçok hediye göndermişti. Bu hediyelerden biri de, bir doktor idi. Doktor gelince, “Efendim! İmparator hazretleri beni, size hizmet için gönderdi. Hastalarınıza bedava bakacağım” dedi. Resulullah Efendimiz kabul buyurdu. Emir eyledi, bir ev verdiler. Her gün nefis yiyecek, içecek götürdüler. Günler, aylar geçti. Hiç bir Müslüman doktora gelmedi. Doktor utanıp gelerek, “Efendim! Buraya, size hizmet etmeye geldim. Bugüne kadar, bir hasta gelmedi. Boş oturdum, yiyip içtim, rahat ettim. Artık gideyim” diye izin isteyince, Peygamber Efendimiz, “Sen bilirsin. Eğer daha kalırsan, misafire hizmet etmek, ona ikram etmek, Müslümanların vazifesidir. Gidersen de uğurlar olsun. Yalnız şunu bil ki, burada senelerce kalsan, sana kimse gelmez. Çünkü, Eshabım hasta olmaz! İslam dini, hasta olmamak yolunu göstermiştir. Eshabım temizliğe çok dikkat eder. Acıkmadıkça bir şey yemez ve sofradan, doymadan önce kalkar” buyurdu.
Bunu söylemekle Müslüman hiç hasta olmaz demek istemiyoruz. Fakat sıhhatine ve temizliğe itina eden bir Müslüman, sağlam kalır, kolay kolay hasta olmaz.
Zamanımızdaki bazı Müslümanların temizliğe riayet etmediklerini gösteren batılılar, bu suçu dinimize yüklüyorlar. Halbuki İslamiyet’te temizliğin önemi büyüktür. “Temizlik imandandır” buyurulmuştur. Eshab-ı Kiramdan sonra gelen ve tabiin adını alan Müslümanlardan bazıları Eshab-ı Kirama, “Allahü Teâlâ Kur’an-ı Kerimde sizi çok sevdiğini bildirip övmektedir. Bunun sebebi nedir?” dediklerinde, “Biz temizliğe de çok dikkat ederdik” diye cevap verdiler. Müslümanlar, camilere, evlere ayakkabı ile girmez. Yere serili döşemeler tozsuz, temiz olur. Her Müslüman’ın evinde banyo bulunur. Vücutları, elbiseleri, çamaşırları, yemekleri hep temiz olur. Temiz olunca da mikrop ve hastalık bulunmaz. Allahü Teâlâ, Kur’an-ı Kerimin çeşitli yerlerinde, “Allah tevbe edenleri ve temiz olanları sever” buyuruyor. (Bekara 222)
Hadis-i Şeriflerde de buyuruldu ki:
“Müslümanlık temizlik dinidir. Temiz olun! Cennete ancak temiz olan girer.” [Deylemi]
“Mümin pis olmaz.” [Buhari]
“Her şeyi iyi temizleyin! Temizlik imana, iman da Cennete götürür.” [Taberani]
“Temizlik imanın yarısıdır.” [Müslim]
“Namazın anahtarı temizliktir.” [Tirmizi]
“Ağzınızı temizleyin, ağzınız Kur’an-ı kerim yoludur.”[Ebu Nuaym]
“Cuma günü yıkanın, misvak kullanın ve güzel koku sürünün.” [Buhari]
“Yemekten önce ve sonra el yıkamak, zenginliğe yol açar, fakirliği giderir.” [Ebuşşeyh]
“Evinin hayrını isteyen, yemekten önce ve sonra, elini ve ağzını yıkasın!” [İbni Ebi Şeybe]
“Ağzınızı temizleyin! Kiramen katibin melekleri için, ağızdaki yemek artıklarının kokusundan daha kötü bir şey yoktur.” [Deylemi]
“Sarmısak yiyen, kokusu gitmeden mescidimize yaklaşmasın, insanın rahatsız olduğu şeylerden melekler de rahatsız olur.” [Taberani]
“Gece namaz kılmak için kalkan kimse, ağzını misvakla temizlesin! Çünkü bir melek namazda Kur'an okuyanın ağzına yaklaşarak dinler.” [Deylemi]
“Elbiselerinizi yıkayın, fazla kıllarınızı temizleyin, dişlerinizi misvakla temizleyin, temiz, güzel giyinin! Nezafet sahibi olun!” [İbni Asakir]
“Tırnaklarınızı kesip gömün! Ağzınızdaki yemek kırıntılarını temizleyin ve misvak kullanın! Yanıma, dişleri sarı, ağzı kokar vaziyette gelmeyin!” [Taberani]
“Kap kacak yıkamak, evi temiz tutmak, zenginliğe sebep olur.” [Hatib]
Peygamber efendimiz, yanına gelen birine, “Tırnakların kuş tırnağı gibi uzamış, içi pislik doludur” buyurarak, temiz olmasını emretmiştir. (Taberani)
Dinimizde temizlikle ilgili bu kadar Hadis-i Şerif varken sinekle ilgili Hadis-i Şerifi öne sürmek, art niyeti, hainliği göstermektedir. “Sinek bir kaba konarsa, onu tamamen kabın içine batırsın ve sonra çıkarıp atsın”Hadis-i Şerifi, sineğin mikrop taşıyıcı olduğuna dikkat çekmekte ve sineğin bir kanadında şifa, diğer kanadında ise, hastalık olduğunu bildirmektedir. Bu da Peygamber Efendimizin bir mucizesidir. O zamanda sinekte böyle bir özelliğin bulunduğunu kim biliyordu ki?
Sineğin bir yanında mikrop, diğer yanında ise, o mikrobu sterilize edecek, panzehir görevini yapan bir ilaç taşıdığı günümüz tıp araştırmalarının ortaya koyduğu bir gerçektir. Bu meseleyi inceleyen fen adamları, “Sineğin sırtına bastığımız zaman mikroskopla gördük ki, bir kısım mikro varlıklar sağa sola koşuyorlar. Bunların sterilize edici elemanlar olduklarını anladık” diyorlar.
Allahu Teâlâ cümlemizi Kendisine layık Kul, Habibine layık Ümmet eylesin. (Amin)