Eskiden diye başlamayacağım bu sefer yazıma çünkü yazacağım bu konu ve gelenek şehrimizde halen devam etmektedir.
Yerden sürünme ile bir yere tutunarak yürüme arasında bocalayan çocuklara, kız olsun erkek olsun köstek kırma merasimi yapılır. Çocuğun kösteğini kırmak isteyen anne kendi evine birkaç yakınını ve komşusunu, akrabalarını çağırarak onları ağırlar, çaylar kahveler içildikten sonra kösteği kırılacak çocuktan daha büyük iki çocuğa yapacakları işlem söylenir.
Kösteği kırılacak çocuğun kucağına kavurgalar, çerezler, şekerler, meyveler konulur. Kösteği kırılacak çocuğun iki ayak baş parmakları bir iki karış uzunluğunda ince ve cansız bir iple bağlanır. Daha önceden alıştırılmış çocuklar, küçük çocuğun kucağındaki çerezleri alıp kaçırırlar, eşyaları kaçıran çocuklar birbirini kovalarken beri taraftan köstekli çocuk eşyalarını kaçıranların arkasından kalkıp yürümeye çalışınca parmaklarına bağlı ince ip de kopmuş olur ve bir iki atmış olan çocuğun kösteği de kırılmış olur.
Yapılan işlem aslında bir çocuk oyunu şeklinde olmasına rağmen çocuğun ayaklarının baş parmaklarına bağlı olan ipin kopması ile çocuğun daha iyi yürüyüp daha iyi koşacağına inanılır. Aslında bu olayla beraber kadınların bir araya gelmesi ve daha fazla muhabbet etmeleri için bir sebep teşkil etmiş olur. Yoksa dünyada kösteği kırılmamış milyarlarca insan var. Bu insanların anlattığımız bu gibi olaylardan haberleri bile yok. Aslında: "Gönül ne kahve ister ne kahvehane, gönül bir dost ister kahve bahane." Ama ne de olsa Urfa kültüründe olan bu yaşam tarzı halen birçok evimizde devam etmektedir.
Yorum Ekle
Yorumlar
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
Mehmet Fethi Göktepe
KÖSTEK KIRMAK
Eskiden diye başlamayacağım bu sefer yazıma çünkü yazacağım bu konu ve gelenek şehrimizde halen devam etmektedir.
Yerden sürünme ile bir yere tutunarak yürüme arasında bocalayan çocuklara, kız olsun erkek olsun köstek kırma merasimi yapılır. Çocuğun kösteğini kırmak isteyen anne kendi evine birkaç yakınını ve komşusunu, akrabalarını çağırarak onları ağırlar, çaylar kahveler içildikten sonra kösteği kırılacak çocuktan daha büyük iki çocuğa yapacakları işlem söylenir.
Kösteği kırılacak çocuğun kucağına kavurgalar, çerezler, şekerler, meyveler konulur. Kösteği kırılacak çocuğun iki ayak baş parmakları bir iki karış uzunluğunda ince ve cansız bir iple bağlanır. Daha önceden alıştırılmış çocuklar, küçük çocuğun kucağındaki çerezleri alıp kaçırırlar, eşyaları kaçıran çocuklar birbirini kovalarken beri taraftan köstekli çocuk eşyalarını kaçıranların arkasından kalkıp yürümeye çalışınca parmaklarına bağlı ince ip de kopmuş olur ve bir iki atmış olan çocuğun kösteği de kırılmış olur.
Yapılan işlem aslında bir çocuk oyunu şeklinde olmasına rağmen çocuğun ayaklarının baş parmaklarına bağlı olan ipin kopması ile çocuğun daha iyi yürüyüp daha iyi koşacağına inanılır. Aslında bu olayla beraber kadınların bir araya gelmesi ve daha fazla muhabbet etmeleri için bir sebep teşkil etmiş olur. Yoksa dünyada kösteği kırılmamış milyarlarca insan var. Bu insanların anlattığımız bu gibi olaylardan haberleri bile yok. Aslında: "Gönül ne kahve ister ne kahvehane, gönül bir dost ister kahve bahane." Ama ne de olsa Urfa kültüründe olan bu yaşam tarzı halen birçok evimizde devam etmektedir.