Kadın Kolları Başkanı Sayın Eda ÇAKMAKLI son günlerde, yaklaşık toplamı 19 Bin ikamet konutu olan, Karaköprü merkez İlçesinde, 15 Bin konutu ekip arkadaşlarıyla yaptığı, müthiş bir çat kapı anket çalışması da, “HÜKÜMETİMİZDEN NE İSTİYORSUNUZ, BEKLENTILERINIZ NELER“ sorusuna, olgun yaştaki mağdur hanım: "BEN DEVLETİMİZDEN, HÜKÜMETİMİZDEN BİRŞEY İSTEMEYE KIYAMIYORUM" Demiş. 11 Nisan1920 Fransız işgalinde savaşan Urfalı gazilerimizin birçoğu, İmam Bakır GÖNCÜ gibi. ‘Biz asli vatandaşlık görevimizi yaptık, maaş için savaşmadık’ diyerek, gazilik maaşı almamışlardır. Aynı heyecanla komşu illerin yardımına koşarak gönüllü savaşmışlardır. İbrahim TATLISES’in dedesi, Kara Meydan camii minaresinden açılan bir Fransız düşman kurşunuyla, başından vurularak karlı bir günde şehit olmuştur. ŞUTSO Başkan Yardımcısı Sayın Halil PELTEK 'İN Dedesi, savaşa gider gelmez. İki kız kardeşi, dünya evine girmez, ölünceye kadar siyah elbise, kara çarşaf giyip, yas tutmuşlardır.

                Emekli Bürokratlarımızdan Hasan OĞUL: Selçuk Üniversitesi öğrencisiyken, Ders hocası tanışma amaçlı, öğrencilerini sırasıyla dinler. Sırası gelen Hasan OĞUL doğum yeri URFA demesiyle, ders hocası Hasan OĞUL ‘un yanına gelir, elini Hasan’ın omzuna koyarak, arkadaşlar, Dünya savaş tarihinde görülmemiştir, İstimlake eden bir ülke, bir ÇETE ile savaş sözleşmesi, Antlaşması imzalasın. Yalnız, Dünya savaş tarihinde, bir tek URFA KURTULUŞ ÇETELERİYLE, FRANSIZ DEVLETİ ARASINDA OLMUŞTUR. Diyerek, başta Hasan OĞUL olmak üzere, tüm öğrencilere Dünyada başka emsali görülmemiş bir tarih dersi vermiştir. Tabi ki bu anı ile ders hocasının sözleri bizlere de, Urfa Kurtuluş Tarihi dersi vermiştir. Bu anlatım üzerine erkeksen  gel de  URFALIYAM EZELDEN Deme..!

              Bu gurur tablosu içinde, elbette Urfalıyam ezelden demek, kolay olmuyor. Türkiye genelinde, birçok iller kurtuluş savaşı sonrası kahramanlık unvanı, istiklal madalyaları  alırken, Yurt genelinde ilk olarak kurtuluş savaşını başlatan, kendi kendini kurtaran ve komşu illere yardıma koşan  bir şehrin, bugüne kadar fazlasıyla hak ettiği İSTİKLAL MADALYASI  neden alınmamıştır…..? Bu eksiklik içinde nasıl Urfa’nın, ŞANLI oluşu kutlanır..? 11 NİSAN KURTULUŞ BAYRAMI TEMSİLİ SAVAŞ GÖSTERİSİ  YAPILMADAN, NASIL KOLUMU SALLADIM TOPLAR OYNADI TÜRKÜSÜ SÖYLENİR..?

              Savaşan Şehit ve Gazilerimiz, Savaş Kahramanlarımız biz bu kadarını yaptık, sizler de bu kadarını yapamadınız veya 11 NİSAN BAYRAMINI, İSTİKLAL MADALYASINI İSTİYORUZ sözüne hangi cevap, hangi mazeret yeterli gelir…?   Gazilik Maaşını geri çeviren, Sayın Eda ÇAKMAKLI Başkana,  devletimden bir şey istemeye kıyamıyorum diyen samimi Vatan, Bayrak, sevgisi olan bu muhteremlerin, ŞEHİR İSTİKLAL MADALYASI Göz ardı edilemez. Valimiz Sayın İzzettin KÜÇÜK ‘ün kısa zamanda alacağına inancımız tamdır. Şehitlerimizin kanıyla yıkanan Bizim Şanlı Ay Yıldızlı Bayrağımız, Amerika’nın Deniz Mayosundan yapılmamıştır ki, Madalyamız da Tahta Kovboyların boynuna taktığı Kolyeden olsun.

Şanlıurfa Kurtuluş Mücadelesinin canlı izlerini taşıyan Valiliğimiz Kurtuluş Müzesi, Zeynep Yılmaz Hocanın aktif kültür sanat faaliyetleriyle süslenen  Mahmut nedim  Konağı, Valimiz  Sayın İzzettin KÜÇÜK 'ün kazandıracağı Şehir İstiklal Madalyasıyla, müzemiz zenginleşir daha da Muhteşemlenir . 

         Başta  Dedik ya….! 

                                        ŞANLI OLUŞUNU KUTLAYANLAR

                                                             İSTİKLAL MADALYANIZ HANİ