Irak Kürt Bölgesel Yönetimi, Irak Kürt Bölgesi, Irak’ın Kuzeyi veya Kürdistan Bölgesel Yönetimi, adına ne derseniz deyin veya adını nasıl yazarsanız yazın Batı’da Suriye, Doğu’da İran ve Kuzey’de Türkiye’ye ile komşu Irak Federasyonu’na bağlı Anayasal düzeyde varlığı bulunan özerk bir bölge yıllardır var. Bölge yönetimi kurulduğu günden bu yana, bazı istisnalar hariç Türkiye ile hep iyi ilişkiler içinde oldu.
Türkiye; 1995’de dönemin Irak Kürdistan Demokrat Partisi (IKYB) lideri Mesud Barzani'yle yaptığı anlaşma uyarınca, sınırından yaklaşık 20 kilometre içeride, ana üs Bamerni ve Bamerni'ye bağlı olarak Seramiş, Kanimasi, Begova, Amediya ve Batufa'da üsler kurdu.
Bugün Irak Kürdistan Bölgesel Yönetimi'nin başında Mesud Barzani'nin yeğeni Neçirvan Barzani bulunuyor ve Türkiye’nin bölgede, PKK’ya karşı yürüttüğü büyük çaplı operasyonlar devam ediyor. Bölgede kimi kaynaklara göre 30, kimi kaynaklara göre ise 40 dolayında Türk üssü bulunuyor. IKYB, her dönem PKK ile mücadele de Türkiye’nin yanında yer aldı, özellikle de istihbarat konusunda büyük destek verdi-veriyor.
Bu iyi ilişkiler sonucunda Türkiye, Irak Kürdistan Bölgesi pazarının neredeyse tamamına hakim idi. Türkiye bölgeye, iğneden-ipliğe her türlü malı satıyor ve bunun karşılığında kasasına yılda 7 milyar dolar civarında para koyuyordu. Türkiye’nin, Irak genelindeki ticaret hacmi hedefi ise 20 milyar doları civarında buluyor.
Peki, ne oldu derseniz, gerek Irak Kürt Bölgesel Yönetimi, gerekse Türkiye Yönetimi, ‘Bağımsızlık Referandumu’ döneminde iç siyasete gereği ticari ilişkilerini kesti, Habur gibi önemli bir kapı kapandı. Bu süreçten İran yararlandı ve bu büyük pazarın büyük bölümüne hakim oldu. Yani bu büyük ticari potansiyel iç siyasetlere kurban edildi.
IKYB ve Irak Kürt Bölgesi, bugünlerde Trabzon’un Çaykara İlçesi’ne bağlı bir doğa harikası olan Uzungöl’de yaşanan bir olay ile gündeme geldi. Irak Kürt Bölgesi’nden bir grup turist, gezilerinin Uzungöl durağanda herkesin yaptığı gibi Uzungöl yazısının önünde hatıra fotoğrafı çekmek istedi. Bunu yaparken de ulusal renklerinin bulunduğu üzerinde yaşadıkları bölgenin ve de IKYB’nin isminin yer aldığı atkıyı açtıklarında PKK sempatizanı sanılarak, çevredekilerin saldırısına uğradı. Linç edilmekten son anda kurtarılan kişiler gözaltına alındı.
Konuyla ilgili Trabzon Cumhuriyet Başsavcılığı yaptığı açıklamada, ‘Kuzey Irak'tan gezi amacıyla, ilimiz Çaykara-Uzungöl Mahallesi’ne gelen gruptan 9 kişi (Kürdistan) yazılı atkı ile fotoğraf çektirmeleri nedeniyle çıkan olayla ilgili soruşturma başlatılmış olup, ifadeleri alınan şahıslar sınır dışı edilmek üzere ilgili birimlere teslim edilmiştir’ denildi.
Bu duruma Irak Kürt Bölgesel Yönetimi sessiz kalırken, bölgede yaşayan bazı sanatçı, aktivist ve aydınlardan ise tepki geldi. İç malzeme sonucu büyük ticaret pazarı İran’a kaptırılmıştı ve bu durum Doğu ve Güneydoğu’daki iş insanlarının büyük tepkisine neden olmuş ve pazarın yeniden kazanılması için kollar sıvanmıştı.
Şimdi aynı durum turizm konusunda da yaşanabilir. Irak Kürt Bölgesi’nde yaşayan insanlar, tatillerini özellikle Türkiye’de geçirmek istiyor ve Türkiye’den gayrimenkul alıyorlar. Eğer bu konuda tedbirler alınıp gereği yapılmaz ise, tıpkı ticarette olduğu gibi turizmde de kaybeden biz olacağız. Dolayısıyla sapla samanı birbirine karıştırmadan aşırı milliyetçilik ve ırkçılıktan kaçınmalıyız.
Sevgiyle kalın.
Yorum Ekle
Yorumlar
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
Ercan AKKAR
Aşırı Milliyetçilik Ve Irkçılıktan Kaçınmalıyız…
Irak Kürt Bölgesel Yönetimi, Irak Kürt Bölgesi, Irak’ın Kuzeyi veya Kürdistan Bölgesel Yönetimi, adına ne derseniz deyin veya adını nasıl yazarsanız yazın Batı’da Suriye, Doğu’da İran ve Kuzey’de Türkiye’ye ile komşu Irak Federasyonu’na bağlı Anayasal düzeyde varlığı bulunan özerk bir bölge yıllardır var. Bölge yönetimi kurulduğu günden bu yana, bazı istisnalar hariç Türkiye ile hep iyi ilişkiler içinde oldu.
Türkiye; 1995’de dönemin Irak Kürdistan Demokrat Partisi (IKYB) lideri Mesud Barzani'yle yaptığı anlaşma uyarınca, sınırından yaklaşık 20 kilometre içeride, ana üs Bamerni ve Bamerni'ye bağlı olarak Seramiş, Kanimasi, Begova, Amediya ve Batufa'da üsler kurdu.
Bugün Irak Kürdistan Bölgesel Yönetimi'nin başında Mesud Barzani'nin yeğeni Neçirvan Barzani bulunuyor ve Türkiye’nin bölgede, PKK’ya karşı yürüttüğü büyük çaplı operasyonlar devam ediyor. Bölgede kimi kaynaklara göre 30, kimi kaynaklara göre ise 40 dolayında Türk üssü bulunuyor. IKYB, her dönem PKK ile mücadele de Türkiye’nin yanında yer aldı, özellikle de istihbarat konusunda büyük destek verdi-veriyor.
Bu iyi ilişkiler sonucunda Türkiye, Irak Kürdistan Bölgesi pazarının neredeyse tamamına hakim idi. Türkiye bölgeye, iğneden-ipliğe her türlü malı satıyor ve bunun karşılığında kasasına yılda 7 milyar dolar civarında para koyuyordu. Türkiye’nin, Irak genelindeki ticaret hacmi hedefi ise 20 milyar doları civarında buluyor.
Peki, ne oldu derseniz, gerek Irak Kürt Bölgesel Yönetimi, gerekse Türkiye Yönetimi, ‘Bağımsızlık Referandumu’ döneminde iç siyasete gereği ticari ilişkilerini kesti, Habur gibi önemli bir kapı kapandı. Bu süreçten İran yararlandı ve bu büyük pazarın büyük bölümüne hakim oldu. Yani bu büyük ticari potansiyel iç siyasetlere kurban edildi.
IKYB ve Irak Kürt Bölgesi, bugünlerde Trabzon’un Çaykara İlçesi’ne bağlı bir doğa harikası olan Uzungöl’de yaşanan bir olay ile gündeme geldi. Irak Kürt Bölgesi’nden bir grup turist, gezilerinin Uzungöl durağanda herkesin yaptığı gibi Uzungöl yazısının önünde hatıra fotoğrafı çekmek istedi. Bunu yaparken de ulusal renklerinin bulunduğu üzerinde yaşadıkları bölgenin ve de IKYB’nin isminin yer aldığı atkıyı açtıklarında PKK sempatizanı sanılarak, çevredekilerin saldırısına uğradı. Linç edilmekten son anda kurtarılan kişiler gözaltına alındı.
Konuyla ilgili Trabzon Cumhuriyet Başsavcılığı yaptığı açıklamada, ‘Kuzey Irak'tan gezi amacıyla, ilimiz Çaykara-Uzungöl Mahallesi’ne gelen gruptan 9 kişi (Kürdistan) yazılı atkı ile fotoğraf çektirmeleri nedeniyle çıkan olayla ilgili soruşturma başlatılmış olup, ifadeleri alınan şahıslar sınır dışı edilmek üzere ilgili birimlere teslim edilmiştir’ denildi.
Bu duruma Irak Kürt Bölgesel Yönetimi sessiz kalırken, bölgede yaşayan bazı sanatçı, aktivist ve aydınlardan ise tepki geldi. İç malzeme sonucu büyük ticaret pazarı İran’a kaptırılmıştı ve bu durum Doğu ve Güneydoğu’daki iş insanlarının büyük tepkisine neden olmuş ve pazarın yeniden kazanılması için kollar sıvanmıştı.
Şimdi aynı durum turizm konusunda da yaşanabilir. Irak Kürt Bölgesi’nde yaşayan insanlar, tatillerini özellikle Türkiye’de geçirmek istiyor ve Türkiye’den gayrimenkul alıyorlar. Eğer bu konuda tedbirler alınıp gereği yapılmaz ise, tıpkı ticarette olduğu gibi turizmde de kaybeden biz olacağız. Dolayısıyla sapla samanı birbirine karıştırmadan aşırı milliyetçilik ve ırkçılıktan kaçınmalıyız.
Sevgiyle kalın.