Milletimiz iradesini, Cumhurbaşkanlığı hükümet sisteminin destekleyerek seçimini Sayın Erdoğan’ın liderliğinden yana kullandı.

339 oyla Anayasa değişikliği teklifi parlamentodan Sayın Cumhurbaşkanı Erdoğan’a oradan da milletimizin onayına sunuldu. Ülkemizin 8.halk oylaması olan bu referandum da Evet, mi, hayır mı çıkacak derken % 51 oyla,25 milyon insanımız, Evet’i desteklemiş, Anayasa ile ilgili değişikliği onaylayarak “Büyük Türkiye” olma yolunda Cumhurbaşkanlığı sistemine adım atmıştır.

“ Anadolu İhtilalı “olarak adlandırılan, Doğu, Güneydoğu ve Anadolu da istikrarın mimarı olarak gördüğü Sayın Erdoğan’a halkımızdan tam destek geldi. Cumhurbaşkanına arkanızdayız mesajını veren halk istikrar ve güven ortamı istediğinin mesajını % 20 oy artışıyla gösterdi. Milletimiz, ülkemizin birliği ve dirilişi için yönetim sistemi hususun da kararını evet yönünde kullandı.

Milletimize entrikalar, hileler, darbelerle Türkiye’ye yön vermeye çalışanlara karşı olumlu veya olumsuz iradesine sahip çıkarak demokratik yolla sivil yönde iradesini kullanmış, sistem değişikliğini onaylamıştır Bu bir başarıysa bugünden sonra sadece bir kesimin değil, bütün milletin başarısı olacaktır. Yönetim değişikliği sadece bir erk için değil, yine bütün millet için olacaktır.

Bu sebeple düne kadar her kesimden oy isteyen partilerin, yetkililerin ve üyelerinin, bugün oyunun renginden dolayı, insanları suçlayıcı, ayrıştırıcı, kutuplaştırıcı, ötekileştirici dille itham etmeleri kardeşliğe, birlik ve beraberliğe sekte vurmaktır. Rahmetli Muhsin Yazıcıoğlu’nun dediği gibi“Seçimler kavga aracı olmasın. Sel gider kumu kalır. Elbet bu seçimde gidecek, ama sizler akraba ve komşu olarak kalacaksınız.

Evet, üzerinden felaket tellallığı yapanlar da, sivil iradeye saygı duyması gerekir.15 Temmuz da nasıl millet olarak bir olduysak, bugün de bir olmak zorundayız. Ulus devleti için bölücülük unsuru olan her söylemden uzak durup “Tek Vatan, Tek Bayrak, Tek Millet, Tek Devlet” olma yönün de kardeşçe ilerlemek ekonomi de, ticarette, ulaşım, sanayide, sağlık ve eğitimde muasır medeniyet seviyesine ulaşmak için ülkemiz ve gelecek nesillerimiz adına toplum olarak uzlaşmacı tutumlar sergilenmeliyiz.

Vatanımız da huzur, sükûnet ve güven ortamı için birlik ve beraberliğimizi en sağlam şekilde tesis etmek zorundayız. Siz tek kanadıyla uçan bir kuş gördünüz mü? Evet bizlerde kardeşliğimizi bölmek, vatanımızı parçalamak isteyenlere karşı bir olacağız. Rabbimizin Ebabil kuşları olacağız. Kardeş olacağız, yoldaş olacağız. Sadece dünyamızı değil Allah’ın rızası yönünde ahiretimizi de inşallah  birlikte imar edeceğiz. Vatanımızın her bir köşesinde şehit düşen askerimiz, polisimiz, sivilimize karşı Türkü, Kürdü, Arabı,Lazı,Çerkeziyle millet olarak devletiyle birleşip ülkemize kurulan tuzaklara karşında, kenetlenip güçleneceğiz.

Müslüman’a  “Emrolunduğun gibi dosdoğru ol(mak)” düşer. Bu sebeple Sayın Cumhurbaşkanımızın “Kardeşlerim! Ben bu muhabbetinize, bu sevginize gerçekten aynı karşılığı verememenin masumiyeti içerisindeyim” sözü, 15Temmuzda“Diriliş Destanı”yazan, 16 Nisan da 7 düvele karşı Cumhurbaşkanının yanın da duran bu aziz millet için, ruhunu teskin edici bir söz olmadığı belirtmeliyim.Nitekim bu aziz millet tüm zalimleri ve ihanet şebekelerini temizlesin diye Sayın Cumhurbaşkanının elini güçlendirmiş ve bunu yaparken de ülkeye adaletle hükmetmesi “at izinin, it izinden” ayrılması  ve kendinden olsun, olmasın mazlumun yanında da olması için,milletimiz anayasal değişiklikleri onaylanmıştır. Bu millet Cumhurbaşkanımızın yetkilerini genişletmiş ve sistem değişikliğini kabul etmiştir. Türkiye’nin saygınlığı, şerefi bu vatan toprakları içerisinde yaşayanların saygınlığı ve şerefi demektir. Hezimeti ise tüm milletimizin hezimeti demektir. Bugün bu zafer Cumhurbaşkanı ve Ak Partinin zaferi gibi görünse de bilinsin ki asıl zafer Allah’ın izniyle Milletimizin, Dini Mübinin ve Türkiye’mizin zaferi olacaktır.

Selam ve dua ile…