Son günlerde Kasım Başkana,AK Parti ve Cumhurbaşkanı Erdoğan üzerinden pek çok spekülasyon yapılıyor. Ancak, Kasım Başkan’ın duruşunu ve hareketlerinin arkasındaki gerçek motivasyonları anlamak için daha derinlemesine bakmak gerekiyor sanırım...

Kasım Başkan’ın gönlü hiçbir zaman Sayın Erdoğan’dan ayrılmamıştır. Onun başkaldırısı, Sayın Erdoğan’a değil, bilakis AK Parti teşkilatlarının içindeki yapılanmaya ve yanlış yönlendirmelere karşı olmuştur. Kasım Başkan’ın amacı başkanlık olmamış,halkın tercihlerine kulak kabartılması yönünde sesini duyurmak ve halkın sorunlarına dikkat çekmek olmuştur. Bu bağlamda, Cumhurbaşkanına sesini duyurmak için bir araç olarak başkanlık seçimleri kullanılmıştır.

Sayın Cumhurbaşkanı Urfaya geliyor.

Peki, şimdi Urfa nelere gebe olacak?

Bu sorunun cevabını tam olarak bilemeyiz. Ancak benim öngörüm, Kasım Başkan’ın gönlünden geçen makamın bakanlık olduğudur. Bu da, Rahmetli Babası Cenap Gülpınar’ın Bakan olmasından kaynaklı Baba Gülpınar’ın yolundan gitme arzusu olabilir. Nitekim en iyisini Allah bilir.

Kasım Başkan’ı eleştirenler yola çıktıklarını yolda buldukları ile değiştirdiğini söyleyebilirler Nitekim , Sayın Kasım Başkan ve yine onunla siyasi yol arkadaşlığı yapan Sayın Nihat Başkan’ın bu değişim rüzgarlarından önce siyasi geçmişlerinin AK Parti safından geldiğini düşünürsek, AK Parti seçmeni ve cephesinden baktığımız da

Bu sözler: AK Parti ve seçmeni lehine dönmez mi? Ve yine bu söz haklı bir savunma yönünde geçerliliğini yitirmez mi?

AK Parti'den,Yeniden Refah Parti’sine geçiş, siyasi yolculuğun bir parçasıdır ve bu tür siyasi yolculuklarda değişimler kaçınılmazdır. Kaldı ki bugün Yeniden Refah’ın oylarının yüzdelik çoğunluğu AK Parti’den, Yeniden Refah’a yönelen oylar karşılamaktadır. Kısaca: AK Parti’nin safından çıkan oylar ve adaylar, Yeniden Refah’ın safına geçmiştir.Dün Halkın lehine olan bir süreç,bugün yine halkın ve memleketin lehine olan bir sürece de dönüşebilir.

Sonuç olarak, Kasım Başkan’ın duruşu ve hareketleri, kişisel bir hırsın ürünü değil, daha büyük bir amacın bir parçası olduğudur. Halkın sorunlarına dikkat çekmek ve doğru bildiği yolda ilerlemenin, onun en büyük motivasyonu olduğuna inananlardanım. Bu nedenle, Kasım Başkan’ın Allah’ın izniyle Urfa halkına yanlış yapmayacağı kanatini taşıyorum. Nerede olursa olsun, hak yolda duruş sergileyecektir. İster adı A partisi olsun, ister ise B partisi, önemli olan doğru ve adil bir duruş sergilemektir. Unutmayalım ki, bizim duruş sahibi siyasetçilere ihtiyacımız var. Omurgalı siyasetçilere ihtiyacımız var.

Partilerin kendilerine yön verdiği değil,

Kendilerinin Partilerine yön veren, hak,hukuk ve Adalet gözeten siyasetçilere ihtiyacımız var.

Kaldı ki Yeniden Refah Partisi ile AK Parti arasında ideolojik fark yoktur, lakin deneyim ve tecrübe yönünden partiler arasında büyük bir fark olduğuda kaçınılmazdır.

Bu fark, halkın refahını artırmak, sorunlarını çözmek ve yaşam kalitesini yükseltmek için halkın yararına olacak şekilde neden kullanılmasın. Nitekim siyaset makamı, halka hizmet makamıdır. İyi bir siyasetçi, halkın lehine karar alır. Varsa kişisel çıkarlarını bir kenara bırakır ve sahadaki başarısını, masa'da memleketinin ve halkının lehine fırsata çevirir.

Kanımca:

Sayın Kasım Başkana da bu yakışır.

Sayın Başkan!

“Öyle bir duruş sergile ki, yürüdüğün yolda herkes senin izinden gitmek istesin; öyle bir önder ol ki, millet seninle birlikte yürümekten gurur ve onur duysun. Senin duruşun ve Hakkı tutuşun, HAKK’IN rızasını kazanıp dünya ve ahiret saadetin için kurtuluşunun emanı olsun."

Muhyiddini Arabinin buyurduğu gibi;

“Bizde büyük ya da güçlü olan kazanmaz oğul, Allah kimin yanındaysa O kazanır…”

Son söz olarak

Göklerden gelen bir karar vardır.

Sırrın içinde bir sır vardır.

Selam ve dua ile…

ALLAH 'A emanet olunuz.