Hava Durumu
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

Nefretin Çocukları 1915 (41)

Yazının Giriş Tarihi:
Yazının Güncellenme Tarihi: 11.10.2024 06:15

İsmail komutan.

-O halde niye kinayeli konuşursun berj efendi her cümlende ayrı gayrı'ndan bahsi hadise edersin bu tavrınıza mahal nedir ki…

Berj ağa. Boynunu öne eğerek…

Dedim ya komutan ben ermeni bir ağadan, beyden çok babayım baba… ceylanımı kaybettim ona yanarım el aleme ne diyeceğim tek kızımdı tek kızım anlıyor musun tek kızımdı komutan… Şimdi ya katlime ferman ya derdime derman kızımı bulun… 

diyeceğim budur!

İsmail komutan bu duruma biraz üzülmüşü koca cüsseli adamın çaresizliğini anlıyordu ama bir taraf tanda açığını yakalamaya çalışıyordu…

İsmail komutan.

Beki ala berj efendi biz kızınızı bulacağız… Ama velâkin siz bulursanız…

Öldürmeyeceğiniz… Bunu bir vesika üzerine imzalamanız hâsıl olmuştur ve bu mecburdur…

Berj ağa.

 -Kızmayın komutan ama siz bizi dejiklere benzetiniz ben körpeme nasıl kıyarım lakin yinede Peki komutan efendi peki, yazın mühürleyim…lakin İsmail komutan sizin karakolun ihtiyacını giderme adına lütfen bu yüz altın mecideyi kabul edin karakolu yenilersiniz!

Berj ağa koynunda, çıkardığı keseyi usulca masanın üstüne bırakarak oturduğu yerden… kalkarak  ve başka bir koltukta oturdu… 

İsmail komutan yanındaki zile basarak…

zabit efendi zabit efendi.

Zabit heyecanla içeriye girerken koltukta oturmuş berj ağa göz ucuyla bakıyordu!

Baş zabit.

-Emredin komutanım.

İsmail komutan.

Berj efendinin ifadesini imza ve mühür altına alınız,

İsmail komutan Berj ağa ya dönerek…

Başka diyeceğiniz var mı berj ağa  bir kahve daha alır mısın yoksa

Berj ağa.

-Yok, yok kafi 

hemen arkasından İsmail komutan konuşmasına devam ederek, Baş zabite.

Berj efendi yi ve adamları serbest bırakın gitsin!

 

İsmail komutan Berj ağaya dönerek…

Öylemi berj efendi… 

Sizi Serbest bırakalım öylem mi?

Berj ağa.

-Öyle olsun komutan öyle olsun bize efendi, bey dersiniz daha biz efendi olamadık!      

 Lakin şimdilik… Bize ağa derseniz daha makbuldür. İlerde efendide, oluruz beyde oluruz!   Siz varken beyde oluruz!

İsmail komutan.

Berj efendi yine haddinizi aşma noktasındasınız. Lakin bu be mahal zamanda zuhur eden konuşmanızı içinizdeki evlat hasretine yangısına bağlamamız lazım biz başka mana çıkarmak istemiyoruz derhal bu yeri terk edin aksi takdirde kodesi boylamanız içten bile değildir konuşmanız terbiye sınırlarını çoktan geçti Zabit Efendi alın bunu karşımdan!!!

Yahu

Berj ağa.

-Kom… Ben şey yani….

İsmail komutan.

Çık be adam çık! Kes sesini… anladık yahu devlet-i umumiye bildirdin derdini daha ne istiyorsun çık yahu!

Berj ağa.

-Pek ala komutan efendi bek ala! anladım

Berj ağa tam komutanın huzurundan ayrılacakken birden İsmail komutanın kararlı sesi odayı çınlatırcasına…

İsmail komutan.

Berj efendi geçenlerde derman köyünde sabah gün ışığında cesedine rastlanan papaz ağopyan hakkında bir şey duydunuz mu bilgi edindiniz mi? Nede olsa o mahallin ağasısın!

Beyisin koskoca otağ reisisin Ve sizden biridir! 

Hâşâ biz devleti âliden büyük değiliz bize değil onu derman köyüne soracaksın komutan.

Biz kendi din adamımızı öldürür müyüz komuuuuuttttaaaan, bize değil dejiklere sor kom…

İsmail komutan.

-Tamam, tamam çıkabilirsin! Halin hal değil

Çıkıyordu çaresizlik içinden berj ağa karakolun soğuk havasından oysa içinden… 

Haykırıyordu ''hesap yakındır kahpesiniz ulan'( köle anlamında) dejikler bir gün bu diklenmenizin hesabını vereceksiniz topunuzu yakmasam bana da berj ağa demesinler…

Ah dedi berj ağa şu nefretimi bir kusaydım bu dejiklerin yüzüne o gün yakındır!

Gelmiş yetişmişti berj ağa karakolun kapısına…

Zabit efendi.

-Berj ağa, bize güvenin biz bu işi kısa surede bir hâlla sokarız…

Berj ağa kinayeli bir ses tonuyla.

Ala… 

Bilmez miyim? Güvenim tamdır size yaaa tamdır, tamdır, sokun! Halına sokun… 

Zinhar bu işin peşini bırakmam! Kızım ölüsünü ve dirisini isterim

Berj ağa yorgunluk emarelerini beli edercesine yandaşlarına at bin komutundan sonra, şöyle merkez karakola bir göz atarak…

Berj ağa

--Bir gün buraların efendileri biz, biz olacağız, sizi kim ne halla sokar görürüz!

İsmail komutan berj ağanın altın dolu kırmızı keseyi çabuk bir el yordamıyla çekmeceye indirirken, zabit efendiye sesleniyordu…

(Devam Edecek)

Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar
Yükleniyor..
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.