TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
Uygulamalarımız appstore googleplay
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

SÖZDE CENAZE

Yazının Giriş Tarihi: 26.09.2023 23:23
Yazının Güncellenme Tarihi: 13.10.2024 07:45

İslam dini şüphesiz her insana inanç özgürlüğü tanıyıp, dileyen iman eder dileyen inkâr eder demiştir. Bu bağlamda insanların bazıları iman etmiş bazıları ise inkâr etmiştir. Bazıları da vardır ki ömürlerini İslam’a, Allah’a ve onun resulüne düşmanlık ederek geçirmiş ve ölünce de Müslümanlar tarafından yıkanıp kefenlendikten sonra cenaze namazı kılınmıştır. 
Bu ne korkunç bir tezattır. Bu ne utanç verici bir hâldir. Ömründe bir kez olsun cami-i şerife uğramak nasip olmamış insan cenazelerinin musalla taşında beklemesi ne de büyük bir ibrettir. “Bunda aklını kullanan bir topluluk için önemli ibretler vardır.” ( Nahl:12)
Yaşamı boyunca İslam’ın şiarları ile alay eden, İslam hukukunu yobazlık olarak niteleyen ve özgürlük diyerek yeryüzünde tepinen; “ Yahu ben de Allah’a inanıyorum ama onun öğretileri 1500 yıl öncesi içindi artık hükümsüzdür.” Diyen kefere leşlerinin cami-i şeriflerde ne işi vardır? Bu tür (kefere) insanların cenaze namazına saf tutan cemaat mahşerde hangi yüzle Cenab-ı Allah’ın huzuruna çıkacak? Hangi yüzle efendimize bakacak? O namazı kıldıran sözde hocalar hangi sıfatla Allah’ın huzuruna çıkacak? Ömrünü kumarhanelerde, pavyon ve barlarda geçiren; içinde zerre miskal iman olmayan bu insan leşlerinin camii den değil ömürlerini tükettikleri bu batakhanelerden kaldırılması lazımdır. 
Ömrünü önce rabbine sonra ümmetine adayan efendimiz, İslam’ı (Allah’ın izniyle) dünyaya yayan halifelerimiz, bir an olsun durmadan Allah için savaşan efendimizin ashabı ve İslam’ın galebesi için çalışan insanlar… Tüm bunları Allah düşmanlarını camiden tekbirlerle uğurlayalım diye mi yaptılar? 
Açık açık iman etmediğini belirten insanların cenazelerini camiden alarak İslami usullere göre defnetmek ne akla ne de İslam ahkâmına sığmaktadır. Ömrünü İslam’a karşı cephe alarak geçiren bir insan cenazesinin camii avlusunda ne işi vardır? Onunla aynı görüşe sahip olan insanların avluda sembolik olarak toplanıp, “ Işıklar içinde uyusun, kabri ışık olsun” demelerinin kime ne faydası vardır? Aksine Allah isminin zikrolunması kendilerine nasip olmayan bu insanlar ziyandadır. “Bir insan Allah’ı zikretmiyorsa bilinmelidir ki Allah o insanın ağzından anılmak istemiyordur.” O ne pis bir ağızdır. 
 İman etmemiş biri için ısrarla;  “ Hayır o Müslümandı.” Diyerek insanları aldatmanın ve uyutmanın hiçbir anlamı yoktur. Zira Cenab-ı Allah’ın tayin ettiği vakit hâsıl olduğunda hak teessüs edip ve batıl zail olacaktır. Zafer elbette İslam’ın ve onun galebesi için çalışanların olacaktır.
İşin hülasası şu olmalıdır ki; Allah’a düşmanlık eden insanların cenazeleri İslami usullere göre defnedilmemelidir. Kişi nasıl yaşadıysa öyle ölmelidir. Bu dünya üzerinde hangi istikamette yol aldıysa ölürken de ve öldükten sonra da o yol üzerine olmalıdır. Küfrü ve İslam’a karşı düşmanlığı açık olan hiç kimsenin cenaze namazı kılınmamalıdır. Bu insanlara rahmet okunmamalıdır. Bu insanlar için Allah’tan mağfiret dilenmemelidir. Şüphesiz ki Allah’ın laneti kâfirlerin üzerinedir.

 

Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar
Yükleniyor..
google-site-verification=17JdBYTmCkOQ47__lWfiskKil_Sy4SbKNeDzgk4fPXs
logo
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.