Pişmanlık yağmuru yağarsa bir gün Belki başak verir gönül buğdayım İçimin festivalinde ağıt var Durmaz ateşi bu saatten sonra Nağmeler çınlarken kalp hafızamda Düşlerim süzülür dudaklarımdan Hoyratlar yankılanır kulağımda Duyulurken geçmişin çığlıkları Ölülerin topraklaşması gibi İnsanların insanı unutması Duygular birer perdedir gözlere Hakikatler ise aklın görmesi Göçersek bir gün şu ağaçlı yoldan Bir rüzgar eser yapraklar hışırdar Gecenin koynunda yağmurlu ve dar Bitmesin istersin yürünen yollar Ölü benden çürüyüverir birden Yaşayan yaşananı unuturken Umutsuz seferidir bekleyişim Neyi beklediğini bilmiyorken Kökünü salmış ebedi bir ağaç Sonsuzluk rüyasını uyuturken Bir kibritin parlayıp sönmesidir Loştan insanlığa anlam yüklemek Taşa, suya güven ve de toprağa Güven olmaz şu nankör insanlığa AHMET FURKAN DEMİR
Ahmet Furkan Demir
UNUTMAK
Pişmanlık yağmuru yağarsa bir gün
Belki başak verir gönül buğdayım
İçimin festivalinde ağıt var
Durmaz ateşi bu saatten sonra
Nağmeler çınlarken kalp hafızamda
Düşlerim süzülür dudaklarımdan
Hoyratlar yankılanır kulağımda
Duyulurken geçmişin çığlıkları
Ölülerin topraklaşması gibi
İnsanların insanı unutması
Duygular birer perdedir gözlere
Hakikatler ise aklın görmesi
Göçersek bir gün şu ağaçlı yoldan
Bir rüzgar eser yapraklar hışırdar
Gecenin koynunda yağmurlu ve dar
Bitmesin istersin yürünen yollar
Ölü benden çürüyüverir birden
Yaşayan yaşananı unuturken
Umutsuz seferidir bekleyişim
Neyi beklediğini bilmiyorken
Kökünü salmış ebedi bir ağaç
Sonsuzluk rüyasını uyuturken
Bir kibritin parlayıp sönmesidir
Loştan insanlığa anlam yüklemek
Taşa, suya güven ve de toprağa
Güven olmaz şu nankör insanlığa
AHMET FURKAN DEMİR