Bütün bir gün boyu çalışmışmış yorgun argın eve gelip bir an evvel istirahat etmek ve ertesi güne daha zinde olarak başlamak istiyorsunuz. Memur, esnaf, işçi, emekli, yaşlı, hasta, yeni doğmuş bebek veya çocuk yaşta olan elhasıl toplumun her kesimi çoğunlukla geceleri evlerindedirler. Bazıları derin bir uykuya dalarken, bazıları da uyumak üzeredir.
Bazen gece yarılarında çevrenizin ve evinizin sessizliğini bozan patlamalarla irkilirsiniz ve karşılıklı bir ç atışmamı var diye kendinize sorarsınız. Bazı çocuklar bu dehşetli patlamalar ın sesinden titreyerek ve ağlayarak uyanır. Hastalar perişan olur. İstirahat etmek isteyenler uykularını kaybeder. Berbat bir gece yaşamanız ertesi gününüzü de etkiler ve belki de berbat olmasına zemin hazırlar.
Oysa duyduğumuz o müthiş patlama sesleri kendini bilmez bazı insanların güya eğlenmek adına yaptıkları bu terbiyesizce davranış konuya komşuya ve topluma karşı saygı duymayanların vahşi bir halidir. Bazı düğünlerde peş peşe bazı atılan havai fişekler sebebiyle kocaman bir mahallede patlama sesleri yankılanmaktadır.
Bazen çarşıda, sokakta yürürsünüz bazıları televizyon, radyo veya başka cihazların sesini sonuna kadar açar, Kulaklarınızı kapamak istersiniz. Eğer bir ikazda bulunsanız sana ne kardeşim demokrasi ve hürriyet yok mudur derler.
Hele şu seçim günlerinde bile neler yaşıyoruz. Liderler çıkıp televizyonlarda halka hitap edebilirler. Siyasi partiler ve adaylar tarafın dan ses cihazları vasıtalara takılmış sonuna kadar açtıkları hoparlörlerin çıkardığı gürültüler değil kulaklarımızı hatta beynimizi bile rahatsız etmektedir Ses kirliliği şehirlerimizi adeta esir alıyor. Günümüz de halkı rahatsız etmeden siyasi partiler propagandalarını yapabilirler ve her eve girecek teknik imkânlar mevcuttur. Sokaklarda bile artık rahat dolaşamayacağımız gürültüler bizleri son derece rahatsız etmektedir. Sanki gürültü yapmak onların tabii hakkı imiş gibi rahat davranıyorlar.
Hani demokrasi ve insan hakları vardı. Hani kimsenin kimseyi rahatsız etmemesi gerekirdi. Başkasının hürriyetini ihlal etmemek medeniyetti.
Başkasından zarar görmemeyi bekleyenler, başkalarına da zarar vermemelidir. Hukuku sadece devletler uygulamaz. İnsanların da kendi aralarında uygulayacağı bir çok hukuk alanı vardır.
Tekniği kullanıyoruz ama insani , ahlaki ve hukuki medeniyetten bir çokları yoksun bulunuyor. Oysa ahlak en muhteşem bir medeniyettir. Hatta medeniyetin gerçek kaynağıdır.
İslam hürriyeti şöyle tarif eder, Ne kendine ne başkasına nede kâinattaki zerrata zarar vermeden İlahi fermana göre hareket etmektir.
Onun için diyoruz ki başta Emniyet Müdürlüğü ve diğer yetkililerden bilhassa gece yapılan düğünlerde sorumsuzca patlatılan havai fişeklerin yasaklanmasını istemek en tabii hakkımızdır. Başkalarının hakkına tecavüz etmek en hafifinden insani bir suçtur. Artık bu gibi ilkel anlayışların berteraf edilmesi ve hatta gelin alayında çalınan kornaların bile yasaklanması gerekiyor.
Yorum Ekle
Yorumlar
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
Abdulkadir İKBAL
Bazı gecelerde sanki savaş var
Bütün bir gün boyu çalışmışmış yorgun argın eve gelip bir an evvel istirahat etmek ve ertesi güne daha zinde olarak başlamak istiyorsunuz. Memur, esnaf, işçi, emekli, yaşlı, hasta, yeni doğmuş bebek veya çocuk yaşta olan elhasıl toplumun her kesimi çoğunlukla geceleri evlerindedirler. Bazıları derin bir uykuya dalarken, bazıları da uyumak üzeredir.
Bazen gece yarılarında çevrenizin ve evinizin sessizliğini bozan patlamalarla irkilirsiniz ve karşılıklı bir ç atışmamı var diye kendinize sorarsınız. Bazı çocuklar bu dehşetli patlamalar ın sesinden titreyerek ve ağlayarak uyanır. Hastalar perişan olur. İstirahat etmek isteyenler uykularını kaybeder. Berbat bir gece yaşamanız ertesi gününüzü de etkiler ve belki de berbat olmasına zemin hazırlar.
Oysa duyduğumuz o müthiş patlama sesleri kendini bilmez bazı insanların güya eğlenmek adına yaptıkları bu terbiyesizce davranış konuya komşuya ve topluma karşı saygı duymayanların vahşi bir halidir. Bazı düğünlerde peş peşe bazı atılan havai fişekler sebebiyle kocaman bir mahallede patlama sesleri yankılanmaktadır.
Bazen çarşıda, sokakta yürürsünüz bazıları televizyon, radyo veya başka cihazların sesini sonuna kadar açar, Kulaklarınızı kapamak istersiniz. Eğer bir ikazda bulunsanız sana ne kardeşim demokrasi ve hürriyet yok mudur derler.
Hele şu seçim günlerinde bile neler yaşıyoruz. Liderler çıkıp televizyonlarda halka hitap edebilirler. Siyasi partiler ve adaylar tarafın dan ses cihazları vasıtalara takılmış sonuna kadar açtıkları hoparlörlerin çıkardığı gürültüler değil kulaklarımızı hatta beynimizi bile rahatsız etmektedir Ses kirliliği şehirlerimizi adeta esir alıyor. Günümüz de halkı rahatsız etmeden siyasi partiler propagandalarını yapabilirler ve her eve girecek teknik imkânlar mevcuttur. Sokaklarda bile artık rahat dolaşamayacağımız gürültüler bizleri son derece rahatsız etmektedir. Sanki gürültü yapmak onların tabii hakkı imiş gibi rahat davranıyorlar.
Hani demokrasi ve insan hakları vardı. Hani kimsenin kimseyi rahatsız etmemesi gerekirdi. Başkasının hürriyetini ihlal etmemek medeniyetti.
Başkasından zarar görmemeyi bekleyenler, başkalarına da zarar vermemelidir. Hukuku sadece devletler uygulamaz. İnsanların da kendi aralarında uygulayacağı bir çok hukuk alanı vardır.
Tekniği kullanıyoruz ama insani , ahlaki ve hukuki medeniyetten bir çokları yoksun bulunuyor. Oysa ahlak en muhteşem bir medeniyettir. Hatta medeniyetin gerçek kaynağıdır.
İslam hürriyeti şöyle tarif eder, Ne kendine ne başkasına nede kâinattaki zerrata zarar vermeden İlahi fermana göre hareket etmektir.
Onun için diyoruz ki başta Emniyet Müdürlüğü ve diğer yetkililerden bilhassa gece yapılan düğünlerde sorumsuzca patlatılan havai fişeklerin yasaklanmasını istemek en tabii hakkımızdır. Başkalarının hakkına tecavüz etmek en hafifinden insani bir suçtur. Artık bu gibi ilkel anlayışların berteraf edilmesi ve hatta gelin alayında çalınan kornaların bile yasaklanması gerekiyor.