1- Bazı Halk otobüslerinin şoförleri yaşlı insanları almamak için ellerinden geleni yapıyor ve birkaç kez buna şahit oldum. Bu tür uygulamaların Belediye tarafından dikkatle takip edilmesi ve durumun ihlali halinde gerekli kanuni işlemlerin yapılması vaz geçilmez bir haktır Bu hakkı korumak elbette belediyelerin görevidir.

2- Sırrın Karşıyaka mahallesinde adliyeci arkadaşlar a ait arsaların zamanında % 54 ü belediyeye terk edilmiş ise de bununla da yetinilmeyerek , bir miktar arsayı yine yola terk etmek ve sonra da parayla tekrar Belediyeden bir miktar arsayı satın almak gibi son derece garip bir uygulama yapılmaktadır.

3- Ayrıca imara açılan bazı yerlere ne alt yapı ve nede yapılması gereken yol lar yapılmadığından bir çok insanımızın mağdur olmasına sebebiyet verilmektedir.

4- Rabia meydanı bir otoparka feda edildi. Güzel bir park olabilirdi. Ne bir ağaç nede bir gölgelik var. Ancak akşamdan sonra bazıları o alana gelip kupkuru bir yerde vakit geçiriyorlar. Yazık oldu değil mi?

5- On bir nisan stadyumun yeri de bir başka garabet oldu. Birkaç mağaza açıldı hepsi o kadar. Onlarında bu gidişle iş yapma imkânı olmayacak. Çünkü insanların ne dinleneceği ve nede durabileceği bir yer var. Yazın güneşin kavurucu sıcaklığı , kışın yağmurlu ve soğuk havalarda kim o açık yerlerde durabilir dersiniz. Bence iki meydanda heba edildi. Her iki meydana şehircilik uzmanları getirip gösterin bakalım ne diyecekler. Bir de vatandaşa sorun bakalım nasıl bir cevap alırsınız. Milletvekili olan eski büyük şehir Belediye Başkanı Sayın Celaleddin Güvençle o zamanlar yaptığımız bir sohbette şimdiki proje yoktu , Yedi dönüm Belediyenin olsun gerisi halkın olsun denilmişti. Şimdiki proje kimin imzasını taşıyor bunu bilmek hakkımızdır.

6- Fırat’ın suyu yanı başımızdan akıyor, Karakoyun ve Kara köprü de ki derelerden Fıratın suyu akabilirdi. Şehrimizin ortasından adeta iki küçük nehir aksa acaba bu şehrin çehresi ne kadar harika olurdu.

Bunları yazmamak büyük bir eksiklik olurdu.