Şanlıurfa gizli savaşların ve masonların büyük Ortadoğu projesi diye adlandırdıkları projenin hedefinde olan bir kenttir...

Şanlıurfa, özel konumunun verdiği önemin yanında tarım toprakları ve su bolluğunun da eklenmesiyle ender bir kent sıfatını alıyor. Tarihi dokusuna baktığımız zaman, Göbeklitepesiyle kökleri 12 Bin yıl öncesine dayanan bir kent olan Şanlıurfa; şehrin merkezinde yer alan han ve çarşılarının yanında dünyanın en büyük doğal akvaryumu olan Balıklıgöl’e sahip olmakla beraber dört büyük din için kutsal olan bir kenttir…

Saydığım bütün bu özellikler Şanlıurfa’yı anlatan sadece bir kaç özelliktir…

Ancak işlerinin ehli olmayan idareci ve yöneticiler Şanlıurfa’yı bu özelliklere rağmen yaşanılmaz bir hale sokmayı başardılar.

Şehrin alt yapı yetersizliğinden şehir içi trafik akışına, Elektrik sorunundan sağlık sorununa kadar yaşanan sorunlar vatandaşı adeta bir kaşık suda boğma derecesine getirdi.

Bu sorunlar ancak ve ancak akılcı çözümlerin üretilmesiyle ortadan kalkar…

Güzelim Şanlıurfa’da Atatürk Barajına rağmen hala elektrik sıkıntısı çekiliyor. Ya kesilen ya da tek fazlı gelen elektrik hem vatandaşın hem de yatırımcının korkulu rüyası haline gelmiş durumda…

Bu sorun yaşanmaya başladığından beri çözüm adına onlarca kez sözler verildi…

Üç bakan Şanlıurfa’ya gelip çiğköfte ve kebaplı toplantıda söz verdiler; elektrik sorunu çözülecek diye…

Ancak kebap ve çiğköfteler yendikten sonra sorun unutuldu ve eskisi gibi devam ediyor…

İnsanlar uzaya gidip kainatı keşfederken biz Şanlıurfa olarak halen Telekom’un altyapı eksiklerinden dolayı eşek hızında internetle iş yapmaya çalışıyoruz…

İnsanlar uçak hızıyla seyahat ederken biz eşek hızıyla internette iş yapmanın sıkıntılarını yaşıyoruz.

Fırat gibi kökleri cennetten gelen en son tükenecek bir su kütlesi varken Şanlıurfa halkı susuzluktan tükeniyor.

ŞUSKİ denen kurum bu devasa zenginliğe rağmen hala su sorununu çözmek yerine sokakları ve caddeleri delik deşik etmekten başka bir iş yapmıyor.

Sanki büyük işler yapıyormuş gibi her gün yeni ihalelerle fen işlerinin yaptığı asfalt ve kaldırımları bozmaya devam ediyor.

Yaz aylarında sahillerde tatil yapanlar işleri kışa aylarına sıkıştırıp yapmaya çalışınca yollar çamur deryasına ve köstebek yuvasına döndü…

Türkiye’de ekilebilir tarım arazilerinin hatırı sayılır bir bölümüne sahip olan Şanlıurfa’da tarım politikaları genelde destekleme almak üzerinden geliştirildiği için bugün şehirden köye yoğurt ve yumurta götürülüyor…

Peygamberler Şehri Şanlıurfa’nın güzel insanları ağzındaki lokmayı çıkarıp misafirine ikram edecek kadar hoşgörüye sahip bir halktır. Ancak bu hoşgörüye sahip bu halk hala sorunlarla boğuşuyor ve bu hoşgörüsünü ve medeniyetini kaybetmekle karşı karşıya bırakılıyor.

Bu güzelim zengin şehrimizi yaşanmaz bir cehennem haline getiren bu kadar yönetici ve STK Şanlıurfa’dan başka dünyanın hangi ilinde var?.  Bu kötü yönetim sorunların katlanarak büyümesine sebep oluyor.

25 yıllık gazetecilik hayatımızda Şanlıurfa halkının sorunlarının çözümü için gerek belediye başkanlarıyla gerek valilerle kötü olduk ama hep çözüm odaklı çalışarak halkın yanında yer aldık…

Kentimize atandığından beri Şanlıurfa’nın sorunlarına eğilen Sayın Valimizin bu sorunlara daha fazla eğileceğini temenni ediyorum…