Yerel seçimler ilginç bir şekilde İstanbul seçimine dönüşüyor. İttifaklar, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı etrafında kuruluyor.
İYİ Parti desteğini kaybeden Ekrem İmamoğlu, PKK’nın siyasi uzantısı olan DEM’le anlaşıyor. İmamoğlu’nun bir eli de TİP’in üzerinde.
DEM partisi hafta sonu Ekrem İmamoğlu’nun elini rahatlatacak bir karar aldı. Parti Meclisi’nden, ”Türkiye’nin batısında ortak mücadeleyi verecek, kent uzlaşısı zeminini oluşturmayı öncelikli görev olarak görüyoruz” kararı çıktı.
KANDİL’İN STRATEJİSİ
Kandil, Cumhurbaşkanlığı seçiminde tüm stratejisini Erdoğan’ı tasfiye üzerine kurmuştu. Ümit Özdağ’la yapılan gizli protokole rağmen Kandil Kılıçdaroğlu’na desteğini sürdürdü. Başarılı olamadı. Yerel seçimlerde CHP ile ittifak kararlarından da anlaşıldığı gibi Kandil, Erdoğan’ı kaybettirme stratejisini sürdürüyor. Bakalım Kandil’in dediği mi olacak yoksa Türk milletinin istediği mi?
14 Mayıs seçimlerinden sonra PKK’nın siyasi uzantısı olan partiler, bu kez açık ve şeffaf bir işbirliği olacak demişlerdi. Bakalım bu kez ilkelerini koruyup Özgür Özel’le bir protokol yapacaklar mı, yoksa gizli pazarlıkları mı tercih edecekler?
DEM, BELEDİYE İSTİYOR
İster açık olsun ister gizli pazarlık DEM’in CHP’ye vereceği destek karşısında ilçe belediye başkanlığı istediği söyleniyor. Siyasi kulislerde konuşulduğuna göre; DEM’in sadece İstanbul’da değil, Ankara, İzmir, Aydın ve Antalya’da da ilçe belediye başkanlıkları talep ettiği ifade ediliyor.
ESENYURT VE SULTANGAZİ
DEM’in Ekrem İmamoğlu’na destek karşılığında İstanbul’da iki belediye başkanlığı istediği konuşuluyor. Biri Esenyurt, diğeri Sultangazi. Ancak görüşmeler sonucunda sadece bir belediye başkanlığı verilir ise Esenyurt’u tercih edeceği ifade ediliyor. DEM neden İstanbul başta olmak üzere bölgeye göre daha batıda yer alan Ankara, Antalya ve Adana’da belediye başkanlığı talep ediyor?
Çünkü DEM, Batı dünyasına sadece bir bölge partisi olmadığını, Türkiye’nin batısında da belediye başkanlıkları kazandığını göstermek istiyor. Tabii bir de geçen seçimde taban tarafından eleştirildiği için bu kez bir şey almadan destek vermedik, ilçe belediyesini aldık demek istiyor.
TİP NEREYİ İSTİYOR?
CHP’de ittifak görüşmelerini Ekrem İmamoğlu yürütüyor. Özgür Özel’in gelişmelerden daha sonra haberi oluyor. Muharrem İnce görüşmesi bunun tipik bir örneğiydi.
TİP’le müzakereleri de Ekrem İmamoğlu yürütüyor. TİP son seçimde İstanbul’da yüzde 4 oy alıp milletvekili çıkarmıştı. İmamoğlu açısından bu önemli bir destek. Hele İYİ Parti’yi kaybettikten sonra.
ADALAR’I İSTİYOR
TİP’in de ilçe belediye başkanlığı talebi olduğu söyleniyor. Şişli’yi, Beşiktaş’ı isteyebilir ama TİP’in Adalar’ı talep ettiği söyleniyor. CHP bol kepçe dağıtan bir parti olduğu için herkesin gözü açıldı. Ümit Özdağ’ın, MİT Başkanlığı ve üç bakanlık kopardığı, yüzde 1 oyu bile olmayan partilerin 39 milletvekilliği aldığı bir partiden TİP, Adalar Belediye Başkanlığı’nı istemiş çok mu?
Seçimlere giderken Ekrem İmamoğlu açısından artılar ve eksiler söz konusu. Süreç içerisinde bunları daha çok tartışacağız. Ben bu aşamada PKK’nın siyasi uzantısı olan DEM’in ne getirip, ne götüreceğine dikkat çekmek istiyorum. İmamoğlu, farklı bir CHP’li profili çizdiği için Eyüp Sultan’da Yasini Şerif okuyan birisi olarak milliyetçi, muhafazâkar kesimden oy aldı. Karadenizlilerin desteği ise seçimi kazanmasını sağladı. Geçen seçimde de HDP’nin destiğini almıştı ama İYİ Parti şemsiye gibi koruyucu bir özellik görmüştü.
PKK GÖLGESİ
Bu kez İYİ Parti kalkanı yok. CHP ile PKK’nın siyasi uzantısı ittifak yapacak. Kandil’in desteği Kılıçdaroğlu’na kaybettirmişti. Ekrem İmamoğlu da PKK gölgesi altında kampanya yürütmek zorunda olacak. HDP uzantısı partilerin İstanbul’daki oy oranı yüzde 8. Bu azımsanmayacak bir oran. Bu DEM’in firesiz oy vermesini sağlar ama milliyetçi, muhafazakâr ve Karadenizli seçmen üzerinde nasıl bir etki yapar? İmamoğlu, DEM partisinden yüzde 8 oy beklerken, PKK’dan rahatsız olan kesimleri ürkütür mü? Ekrem İmamoğlu’nun bunu iyi hesap etmesi gerekiyor.
İYİ PARTİ’YE ÜÇ BELEDİYE BAŞKANLIĞI
GERÇEKLERİN ortaya çıkmak gibi bir huyu vardır derler. Cumhurbaşkanlığı seşiminden hemen sonraydı, 17 Ağustos tarihinde HDP’nin iki ilçe, İYİ Parti’nin ise üç ilçe istediği kulisini CNN Türk canlı yayınında paylaşmıştım. DEM şimdi bu iki ilçeyi istiyor. Nasıl bir uzlaşıya varırlar orasını bilemem. Madalyonun bir de İYİ Parti cephesi vardı. İYİ Parti’den istifa eden eski İBB Grup Başkanvekili İbrahim Özkan, Ekrem İmamoğlu‘nu desteklemeleri karşılığında üç belediye başkanlığı sözünü aldıklarını açıkladı. Buğra Kavuncu’nun, “Beşiktaş’ı bile verseler işbirliği yapmayacağız” dediğini söyledi. İYİ Parti, Meral Akşener’in oturduğu Üsküdar’ı, Şile’yi ve bir de CHP’nin banko kazanacağı bir belediyeyi istiyordu. Beşiktaş işi oradan çıktı.
Tarihe kayıt düşme adına paylaşmak istedim.
İYİ PARTİ’DE NE OLUYOR
İstifalar, ihraçlar, cinsel taciz suçlamaları ve parasal iddialar nedeniyle İYİ Parti’de iyi şeyler olmuyor. Parti bir türbülansa girdi. Meral Akşener güçlü bir liderlik gösterip partiyi bu türbülansın içinden çıkarmazsa seçimden sonra bir tufan bekliyor demektir. Ama yıkılmaz ve ayakta kalırsa, o zaman Türk siyasetinde kalıcı olacağını gösterir.
Yerel seçimlerle ilgili iki nokta çok kritik olacak.
1- Ekrem İmamoğlu seçimleri kaybederse CHP’yi olağanüstü kurultaya götürüp partinin başına geçmek isteyecek. Bu durumda Kemal kılıçdaroğlu’nun tavrı çok belirleyici olacak. Kılıçdaroğlu, Ekrem İmamoğlu’na karşı Özgür Özel’le ittifak yaparsa, İmamoğu siyasetten tasfiye olur.
2- İYİ Parti dramatik bir sonuç alırsa parti olağanüstü kongreye gider, Meral Akşener koltuğunu kaybedebilir.
Bu arada İYİ Parti’de yaşananları siyasi parti dinamikleri ile izah etmek mümkün değil. Bunun Türk siyasetinde örnekleri var.
1- Tansu Çiller, Erbakan Hoca ile koalisyon yaptığı için DYP parçalandı. Tansu Çiller, “DYP’yi devlet parçaladı” diyor. Yani derin devlet. Emekli generallerin, emekli emniyet müdürlerinin ve 28 Şubat’ın kudretli generalleri ve basının işbirliğiyle DYP’den A takımı koparılmıştı.
2- Ecevit, ABD’nin Irak’a müdahalesine karşı çıktığı için DSP parçalanmıştı.
3- CHP ile ittifak yapmadığı için İYİ Parti karıştırılıyor. Askeri vesayet güçlü olmadığı için iyi saatte olsunlar devrede değil ama gelecek planlarını Ekrem İmamoğlu üzerine kuran vesayet odakları İYİ Parti’yi karıştırıyorlar. Meral Akşener’in, “Ne zaman ki ittifaksız olarak kendi başımıza seçimlere girme kararı aldık. Parti karıştı” tespiti boşuna değil.
Ekrem İmamoğlu müesses nizam açısından demek ki bu kadar önemli bir figürmüş.
Yorum Ekle
Yorumlar
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
Abdulkadir SELVİ
PKK, CHP’den batıda belediye başkanlığı istiyor
Yerel seçimler ilginç bir şekilde İstanbul seçimine dönüşüyor. İttifaklar, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı etrafında kuruluyor.
İYİ Parti desteğini kaybeden Ekrem İmamoğlu, PKK’nın siyasi uzantısı olan DEM’le anlaşıyor. İmamoğlu’nun bir eli de TİP’in üzerinde.
DEM partisi hafta sonu Ekrem İmamoğlu’nun elini rahatlatacak bir karar aldı. Parti Meclisi’nden, ”Türkiye’nin batısında ortak mücadeleyi verecek, kent uzlaşısı zeminini oluşturmayı öncelikli görev olarak görüyoruz” kararı çıktı.
KANDİL’İN STRATEJİSİ
Kandil, Cumhurbaşkanlığı seçiminde tüm stratejisini Erdoğan’ı tasfiye üzerine kurmuştu. Ümit Özdağ’la yapılan gizli protokole rağmen Kandil Kılıçdaroğlu’na desteğini sürdürdü. Başarılı olamadı. Yerel seçimlerde CHP ile ittifak kararlarından da anlaşıldığı gibi Kandil, Erdoğan’ı kaybettirme stratejisini sürdürüyor. Bakalım Kandil’in dediği mi olacak yoksa Türk milletinin istediği mi?
14 Mayıs seçimlerinden sonra PKK’nın siyasi uzantısı olan partiler, bu kez açık ve şeffaf bir işbirliği olacak demişlerdi. Bakalım bu kez ilkelerini koruyup Özgür Özel’le bir protokol yapacaklar mı, yoksa gizli pazarlıkları mı tercih edecekler?
DEM, BELEDİYE İSTİYOR
İster açık olsun ister gizli pazarlık DEM’in CHP’ye vereceği destek karşısında ilçe belediye başkanlığı istediği söyleniyor. Siyasi kulislerde konuşulduğuna göre; DEM’in sadece İstanbul’da değil, Ankara, İzmir, Aydın ve Antalya’da da ilçe belediye başkanlıkları talep ettiği ifade ediliyor.
ESENYURT VE SULTANGAZİ
DEM’in Ekrem İmamoğlu’na destek karşılığında İstanbul’da iki belediye başkanlığı istediği konuşuluyor. Biri Esenyurt, diğeri Sultangazi. Ancak görüşmeler sonucunda sadece bir belediye başkanlığı verilir ise Esenyurt’u tercih edeceği ifade ediliyor. DEM neden İstanbul başta olmak üzere bölgeye göre daha batıda yer alan Ankara, Antalya ve Adana’da belediye başkanlığı talep ediyor?
Çünkü DEM, Batı dünyasına sadece bir bölge partisi olmadığını, Türkiye’nin batısında da belediye başkanlıkları kazandığını göstermek istiyor. Tabii bir de geçen seçimde taban tarafından eleştirildiği için bu kez bir şey almadan destek vermedik, ilçe belediyesini aldık demek istiyor.
TİP NEREYİ İSTİYOR?
CHP’de ittifak görüşmelerini Ekrem İmamoğlu yürütüyor. Özgür Özel’in gelişmelerden daha sonra haberi oluyor. Muharrem İnce görüşmesi bunun tipik bir örneğiydi.
TİP’le müzakereleri de Ekrem İmamoğlu yürütüyor. TİP son seçimde İstanbul’da yüzde 4 oy alıp milletvekili çıkarmıştı. İmamoğlu açısından bu önemli bir destek. Hele İYİ Parti’yi kaybettikten sonra.
ADALAR’I İSTİYOR
TİP’in de ilçe belediye başkanlığı talebi olduğu söyleniyor. Şişli’yi, Beşiktaş’ı isteyebilir ama TİP’in Adalar’ı talep ettiği söyleniyor. CHP bol kepçe dağıtan bir parti olduğu için herkesin gözü açıldı. Ümit Özdağ’ın, MİT Başkanlığı ve üç bakanlık kopardığı, yüzde 1 oyu bile olmayan partilerin 39 milletvekilliği aldığı bir partiden TİP, Adalar Belediye Başkanlığı’nı istemiş çok mu?
Seçimlere giderken Ekrem İmamoğlu açısından artılar ve eksiler söz konusu. Süreç içerisinde bunları daha çok tartışacağız. Ben bu aşamada PKK’nın siyasi uzantısı olan DEM’in ne getirip, ne götüreceğine dikkat çekmek istiyorum. İmamoğlu, farklı bir CHP’li profili çizdiği için Eyüp Sultan’da Yasini Şerif okuyan birisi olarak milliyetçi, muhafazâkar kesimden oy aldı. Karadenizlilerin desteği ise seçimi kazanmasını sağladı. Geçen seçimde de HDP’nin destiğini almıştı ama İYİ Parti şemsiye gibi koruyucu bir özellik görmüştü.
PKK GÖLGESİ
Bu kez İYİ Parti kalkanı yok. CHP ile PKK’nın siyasi uzantısı ittifak yapacak. Kandil’in desteği Kılıçdaroğlu’na kaybettirmişti. Ekrem İmamoğlu da PKK gölgesi altında kampanya yürütmek zorunda olacak. HDP uzantısı partilerin İstanbul’daki oy oranı yüzde 8. Bu azımsanmayacak bir oran. Bu DEM’in firesiz oy vermesini sağlar ama milliyetçi, muhafazakâr ve Karadenizli seçmen üzerinde nasıl bir etki yapar? İmamoğlu, DEM partisinden yüzde 8 oy beklerken, PKK’dan rahatsız olan kesimleri ürkütür mü? Ekrem İmamoğlu’nun bunu iyi hesap etmesi gerekiyor.
İYİ PARTİ’YE ÜÇ BELEDİYE BAŞKANLIĞI
GERÇEKLERİN ortaya çıkmak gibi bir huyu vardır derler. Cumhurbaşkanlığı seşiminden hemen sonraydı, 17 Ağustos tarihinde HDP’nin iki ilçe, İYİ Parti’nin ise üç ilçe istediği kulisini CNN Türk canlı yayınında paylaşmıştım. DEM şimdi bu iki ilçeyi istiyor. Nasıl bir uzlaşıya varırlar orasını bilemem. Madalyonun bir de İYİ Parti cephesi vardı. İYİ Parti’den istifa eden eski İBB Grup Başkanvekili İbrahim Özkan, Ekrem İmamoğlu‘nu desteklemeleri karşılığında üç belediye başkanlığı sözünü aldıklarını açıkladı. Buğra Kavuncu’nun, “Beşiktaş’ı bile verseler işbirliği yapmayacağız” dediğini söyledi. İYİ Parti, Meral Akşener’in oturduğu Üsküdar’ı, Şile’yi ve bir de CHP’nin banko kazanacağı bir belediyeyi istiyordu. Beşiktaş işi oradan çıktı.
Tarihe kayıt düşme adına paylaşmak istedim.
İYİ PARTİ’DE NE OLUYOR
İstifalar, ihraçlar, cinsel taciz suçlamaları ve parasal iddialar nedeniyle İYİ Parti’de iyi şeyler olmuyor. Parti bir türbülansa girdi. Meral Akşener güçlü bir liderlik gösterip partiyi bu türbülansın içinden çıkarmazsa seçimden sonra bir tufan bekliyor demektir. Ama yıkılmaz ve ayakta kalırsa, o zaman Türk siyasetinde kalıcı olacağını gösterir.
Yerel seçimlerle ilgili iki nokta çok kritik olacak.
1- Ekrem İmamoğlu seçimleri kaybederse CHP’yi olağanüstü kurultaya götürüp partinin başına geçmek isteyecek. Bu durumda Kemal kılıçdaroğlu’nun tavrı çok belirleyici olacak. Kılıçdaroğlu, Ekrem İmamoğlu’na karşı Özgür Özel’le ittifak yaparsa, İmamoğu siyasetten tasfiye olur.
2- İYİ Parti dramatik bir sonuç alırsa parti olağanüstü kongreye gider, Meral Akşener koltuğunu kaybedebilir.
Bu arada İYİ Parti’de yaşananları siyasi parti dinamikleri ile izah etmek mümkün değil. Bunun Türk siyasetinde örnekleri var.
1- Tansu Çiller, Erbakan Hoca ile koalisyon yaptığı için DYP parçalandı. Tansu Çiller, “DYP’yi devlet parçaladı” diyor. Yani derin devlet. Emekli generallerin, emekli emniyet müdürlerinin ve 28 Şubat’ın kudretli generalleri ve basının işbirliğiyle DYP’den A takımı koparılmıştı.
2- Ecevit, ABD’nin Irak’a müdahalesine karşı çıktığı için DSP parçalanmıştı.
3- CHP ile ittifak yapmadığı için İYİ Parti karıştırılıyor. Askeri vesayet güçlü olmadığı için iyi saatte olsunlar devrede değil ama gelecek planlarını Ekrem İmamoğlu üzerine kuran vesayet odakları İYİ Parti’yi karıştırıyorlar. Meral Akşener’in, “Ne zaman ki ittifaksız olarak kendi başımıza seçimlere girme kararı aldık. Parti karıştı” tespiti boşuna değil.
Ekrem İmamoğlu müesses nizam açısından demek ki bu kadar önemli bir figürmüş.