O bir duayen... O bir Gazeteci... O bir onur kaynağımız...
Kimden mi bahis ediyoruz…!!
Tabii ki… Şanlıurfa’nın bağrından çıkmış hayatın tüm acımasızlıklarına rağmen kendini önce bir dünya kentti olan ve ülkemizin, dünyanın nabzını ellinde tutan İstanbul’un Babıali, sinde kanıtlayan gazeteci ağabeyim Hüseyin Kırcalı’dan bahis ediyorum.
Mesleğimin tüm merhalelerinde kendime önder ve örnek olarak kabul ettiğim Hüseyin kırcalı ağabeyim 1944 yılında Şanlıurfa’da doğdu.
Lise çağlarında fotoğraf sanatına olan ilgisi kendisinin hayat akışının da adeta belirleyicisi oldu..
Kısa dönemde sanattın tüm inceliklerini kavrayan ve uygulayan kırcalı basın sektörünün kalbi olan babı ali, den davet alınca kendini birden İstanbullun kollarında ve bu sektörün içinde buldu..
Milliyet gazete ailesinin vazgeçilmezleri arasında emeklilik çağlarına kadar yer alan kırcalı Türk basın tarihine adını altın harflerle yazdıran ender gazetecilerden biridir.
Türk spor tarihinin unutulmaz anlarını objektifi ile donduran ve spor kamuoyuna aktaran kırcalı aynı zamanda tüm dünya kupalarında ve spor aktivitelerinde objektifini konuştururken dünya devi olan gazetelerin foto muhabirlerine ders verircesine fotoğrafları gazetesine ulaştırmayı bildi.
Dünyada ve ülkemizde yüzlerce başarıya imza atan, bir o kadarda ödülle sahip olan, benim duayenim, ağabeyim Hüseyin Kırcalı Şanlıurfa’da oldukça mütevazı, her türlü gösterişten uzak bir yaşam sürdürüyor.
Biz, siz ve Şanlıurfa’da yaşayan insanlar belki her gün karşı karşıya geldiğimiz veya caddede omuz omuza değdiğimiz bu değerden haberiniz var mı bilemiyorum.
Allah uzun ömürler versin size değerli üstadım.
Seni sevgi ve saygı ile daima anıyorum...
Değerli varlığın ve mesleki tecrübelerin önünde saygı ile eğiliyorum.
Yorum Ekle
Yorumlar
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
Salih İlhan
O bir duayen Gazeteci…
O bir duayen... O bir Gazeteci... O bir onur kaynağımız...
Kimden mi bahis ediyoruz…!!
Tabii ki… Şanlıurfa’nın bağrından çıkmış hayatın tüm acımasızlıklarına rağmen kendini önce bir dünya kentti olan ve ülkemizin, dünyanın nabzını ellinde tutan İstanbul’un Babıali, sinde kanıtlayan gazeteci ağabeyim Hüseyin Kırcalı’dan bahis ediyorum.
Mesleğimin tüm merhalelerinde kendime önder ve örnek olarak kabul ettiğim Hüseyin kırcalı ağabeyim 1944 yılında Şanlıurfa’da doğdu.
Lise çağlarında fotoğraf sanatına olan ilgisi kendisinin hayat akışının da adeta belirleyicisi oldu..
Kısa dönemde sanattın tüm inceliklerini kavrayan ve uygulayan kırcalı basın sektörünün kalbi olan babı ali, den davet alınca kendini birden İstanbullun kollarında ve bu sektörün içinde buldu..
Milliyet gazete ailesinin vazgeçilmezleri arasında emeklilik çağlarına kadar yer alan kırcalı Türk basın tarihine adını altın harflerle yazdıran ender gazetecilerden biridir.
Türk spor tarihinin unutulmaz anlarını objektifi ile donduran ve spor kamuoyuna aktaran kırcalı aynı zamanda tüm dünya kupalarında ve spor aktivitelerinde objektifini konuştururken dünya devi olan gazetelerin foto muhabirlerine ders verircesine fotoğrafları gazetesine ulaştırmayı bildi.
Dünyada ve ülkemizde yüzlerce başarıya imza atan, bir o kadarda ödülle sahip olan, benim duayenim, ağabeyim Hüseyin Kırcalı Şanlıurfa’da oldukça mütevazı, her türlü gösterişten uzak bir yaşam sürdürüyor.
Biz, siz ve Şanlıurfa’da yaşayan insanlar belki her gün karşı karşıya geldiğimiz veya caddede omuz omuza değdiğimiz bu değerden haberiniz var mı bilemiyorum.
Allah uzun ömürler versin size değerli üstadım.
Seni sevgi ve saygı ile daima anıyorum...
Değerli varlığın ve mesleki tecrübelerin önünde saygı ile eğiliyorum.