Yıldırım Akbulut denilince gözlerimin önünden gitmeyen bir fotoğraf karesi var.

Özal cumhurbaşkanı seçilmişti. Yemin etmek için kalabalık bir heyetle Meclis’in Şeref Kapısı’ndan giriş yaptı. Özal’ın seçimi çok sancılı olmuştu. Özal’ı protesto eden DYP ve SHP yemin töreninde Meclis’i terk etme kararı almışlardı.

Cumhurbaşkanı Özal’a, Meclis’e gelişinde bir Meclis Başkanvekili eşlik ediyordu ama Meclis Başkanı Yıldırım Akbulut hemen Özal’ın bir adım gerisinden yürüyordu. Alışık olmadığımız bir tabloydu.

ÖZAL’IN ARKASINDAN YÜRÜMÜŞTÜ

Özal yemin töreni için salona girdiği anda biz Akbulut’un etrafını sardık. Biraz da sorgular bir tarzda Meclis Başkanı olarak Özal’ın neden arkasından yürüdüğünü sorduk. Tam Anadolu insanına özgü bir yanıt verdi.

“Ben Türkiye Cumhuriyeti’nin cumhurbaşkanının arkasında dururum. O benim bir görevimdir, o benim için bir şereftir. O beni seçen ve seçtiren birisiydi” dedi.

HÜKÜMETİ KURMAKLA GÖREVLENDİRİLDİ

Özal yemin etmek üzere kürsüye çıkarken, Akbulut bir anda ortadan kayboldu. Özal’ın yemin törenini izledik. Önce Meclis Başkanı Akbulut Köşk’e çıkıyor diye bir haber geldi. Ardından ikinci bir haber geldi. Akbulut, hükümeti kurmakla görevlendirilmiş diye. Hemen Meclis Başkanlığı’na koştuk. Özal tarafından hükümeti kurmakla görevlendirilen Akbulut, makam aracından inerken çok keyifli gözüküyordu.

ÖZAL KULAĞINA SÖYLEMİŞ

Meğer biz Özal’ın arkasından yürüyor diye Meclis Başkanı’nı sıkıştırdığımız sırada Özal, Akbulut’un kulağına eğilip, “Yıldırım hemen Köşk’e gel. Hükümeti kurma görevini sana vereceğim” demiş. Biz ise Akbulut’u sorularımızla sıkıştıralım derken asıl haberi atlamışız.

AKBULUT’UN HOŞGÖRÜSÜ

Hakkında fıkralar uydurulup, kitaplar yazılan bir başbakan oldu Yıldırım Akbulut. Ama hiçbir zaman hoşgörüsünü kaybetmedi. ANAP kongresindeydik. Akbulut ile Yılmaz çekişiyorlardı. İlk turda beklediği oyu alamayan Hasan Celal Güzel’in, Akbulut’ın lehine çekilmesi dahi kazanmasına yetmedi. Çünkü Özal ailesi Mesut Yılmaz lehine devreye girmişti.

ÖZAL’LA ARASI AÇILDI

Semra Özal, kongrenin yapıldığı Atatürk Kapalı Spor Salonu’na karargâh kurmuştu. Mesut Yılmaz ilk turda seçilemeyince Semra Özal telefona sarıldı. Turgut Özal’ı aradı. Akbulut’u seçtiren Özal, aile baskısıyla son gün Mesut Yılmaz lehine devreye girmişti. Zonguldak’tan Ankara’ya yürüyen maden işçilerine verilen zam nedeniyle Özal’la Akbulut’un arası açılmıştı. Akbulut’un ünlü, “Terzisiyle türzüsüyle partiyi mahvediyorlar. Ama onun yükü partiye kalıyor” diye Özal’a isyan bayrağını çektiği günlerdi. Akbulut’u destekleyen Muzaffer Atılgan’ın eşi Ayten Atılgan’ın, Semra Özal’ın yanından ayırmadığı Leyla Yeniay Köseoğlu’na çimdik atması üzerine ortalık karışmıştı. Semra Hanım’ın bastırması üzerine Özal telefonla devreye girdi. İkinci turda Mesut Yılmaz kazandı.

ÖZAL’LA TERS DÜŞTÜ

Yıldırım Akbulut, Körfez Savaşı’nda Özal’ın politikalarını doğru bulmadığı için ters düştüler. Artık cumhurbaşkanının arkasında yürüyen Akbulut yoktu.

ERDOĞAN’DAN AFFINI İSTEMİŞTİ

Akbulut’la ilgili son bir anekdot paylaşmak istiyorum. Cumhurbaşkanı Erdoğan, eski başbakan olarak Akbulut’u, Cumhurbaşkanlığı Yüksek İstişare Kurulu’na davet etmişti. Akbulut, Cumhurbaşkanı Erdoğan’a dönüp, “Davetiniz için teşekkür ederim. Benim sağlık durumumum iyi değil, çok yararlı olamam. Beni affedin” demişti. Erdoğan, “Çok değerli katkılarınız olacağına inanıyorum” diye ısrar edince görevi kabul etmişti.

KÖRFEZ SAVAŞI’NA SOKMADI

Erzincan’da Hal Müdürü diye dalga geçilen Yıldırım Akbulut, Özal’a rağmen Türkiye’yi Birinci Körfez Savaşı’nda ABD’nin yanında savaşa sokmayan isimlerden biri oldu. Allah rahmet eylesin.