Öğrencileri ile fiziki mekânı ile hocaları ile HRÜ Veteriner Fakültesi.

Bir başarı hikayesi..

Yaklaşık 20 yıl oldu, bu 20 yılın en az 15 yılında Şanlıurfa’nın tanıtımında sosyal ve kültürel etkinliklerle destek olmaya çalıştım. Harran Üniversitesi’nin faklı kampüslerinde yaptığım etkinliklere destek veren üniversite yöneticilerine,  hem şahsım hem öğrencilerim hem de Şanlıurfa dışında davet ettiğim konuklarım adına teşekkür etmeyi temel ilke olarak benimsedim.

 Politikadan, sanata; sanattan gazetecilere, bürokratlardan iş dünyasına, birçok alanda çok sayıda konuk Şanlıurfa’ya davet ederek bu kentin tarihini, kültürünü ve başarılı kurumlarını anlatmaya çalıştım. Bu gün yine bir başarı hikâyesini yazıma taşıyacağım. Bu kez çevrimiçi bir toplantı ile değil köşemde yazarak bu başarıyı anlatmaya çalışacağım.

Şanlıurfa’da çok sayıda hayvan sever vatandaşımız var, hayvan severlere hizmete etmek amacı ile faaliyet gösteren çok sayıda hayvan polikliniği mevcut. Kent olarak üretimde olsun veya evcil olsun hayvan sahibi çok sayıda vatandaş bulunmaktadır. Ben de bu vatandaşlar arasında bulunan bir insanım. 

Geçen gün 4 yaşında köpeğimi Harran Üniversitesi Veteriner Fakültesi’ne aşı ve rutin kontroller nedeni ile götürdüm. Hayvan bakımı tecrübe isteyen bir durum arz ettiği için köpeğin genel muayenesinde köpek bakacak kadar tecrübem olmadığı da ortaya çıktı. Biraz mahcup olduk, kendi kendime “ olsun ziyanı olmaz mahcup olmak aslında ders almaktır”

Veteriner fakültesine yıllar sonra ilk kez geldim. İlk veteriner fakültesi hastanesine girişim 2003 yılında olmuştu. O dönem bir haber için ziyaret ederek genel duruma bakmıştım. Bir daha adı geçen hastaneye işim düşmemişti. Ancak geçen gün ziyaret ettim. Dışardan klasik bir hayvan hastanesi gibi görünmüş olsa da, içerden her türlü poliklinik hizmeti verildiğini görünce sevindim hem de şaşırdım. Kendilerine emanet ettiğim evcil hayvanımı son teknolojilerle ve bilgi ve tecrübe donanımlı hocalar, asistanlar ve öğrenciler arasında rutin kontrol için bıraktım, tabii ki baştan ifade ettiği ettiğim gibi, evcil hayvan bakımından yeterince anlamayan biri olarak gözlemlerimde karşıma çıkan tabloda ben yine şaşırdım. Eskiden Akçakale Yolu üzerinde duran bir hastanenin yerine kampüs içinde yeniden dizayn edilen bu tesis Anadolu ‘da takdir edilecek hayvan hastaneleri arasında yer almaktadır.

Göz Polikliniği, Diş Polikliniği, Genel Cerrahi, Anestezi gibi ve Eczanesi ile teknik cihazları ile vatandaşların takdirini kazanmış bir hayvan hastanesi gördüm. Şanlıurfa’da, Harran Üniversitesi Veteriner Fakültesi Hayvan Hastanesi sadece bu yönü ile takdir edilecek bir hastane değil, ilk olarak benim dikkatimi çeken gençler oldu, çoğu intör olarak tanımlanan öğrencilerden ibaretti. Uygulamalı eğitimin başarılı şekilde yapıldığı ayrıca bir eğitim kurumu olarak gördüm.

Hastanede görev yapan veteriner hocalarla da tanıştıktan sonra evcil hayvanıma gereken tıbbi destek ve cerrahi operasyonlar yapıldı. Her şey buraya kadar normal. Beni şaşırtan başka bir konu daha var. Şanlıurfa’da, Harran Üniversitesi Veteriner Fakültesi Hayvan Hastanesi’nde çalışan hekimler, asistanlar, hocalar ve öğrencilerin hem hayvanlara yaklaşımı hem de hayvan sahiplerine yaklaşımları hem de mesleğin kurallarına olan bağlılıklarını bizzat görünce itiraf edeyim ben yine şaşırdım. Bu kadar mükemmel bir meslek anlayışı ve bu kadar saygın bir kurum kimliği ve bu kadar mükemmel bir insani yaklaşıma şahit olmak beni mutlu etmiştir.

Bir başarı hikâyesine konu olacak bu izlenimimi, ben orada olduğum sürece köylerden kasabalardan ve kentten hayvanlarını getiren insanlardan da gördüm. Başarı varsa yazmak duyurmak lazım, gazeteciler haberciler sadece eleştiri gerektiren olaylarla değil bu tür başarılarla da kalemlerini yormalıdırlar. Haberciler veya gazeteciler objektif olmalıdır. Tarafsız olmalıdır.

Bu yazıda yaşadıklarım kalite, tecrübe, her türlü canlıya gösterilen saygı, mükemmel kurumsal kimlik, değişim ve sevgi içeren bir hastanenin bana yansıyan yüzüydü.

Başarı hikâyelerine devam edeceğiz…