Yanılmıyorsam ise sene 1960lı yılların sonları idi. Mevsim yaz aylardan haziran veya temmuz idi. O dönemlerde Urfa’da yazlık sinemalarda konserler verilirdi. Günlerce önceden arkadaşlarımızla almış olduğumuz konser biletleriyle, yazlık inci sinemasında ki yerlerimizi almıştık. Yıldızların altında birazda yüksek bir yerden hafif hafif esen gece yarısının o serin havasının vermiş olduğu rahavette, sahnedeki sazendelerin çalmış olduğu o tılsımlı müziği dinlerken bir anda ışıklar kesilmiş ve sahne arkasından “HER YER KARANLIK”, “MAKBER” parçasını okuyarak çıkan bir genç belirmişti.
Arka arkaya okuduğu parçaların ardından, Urfa’da hit olmuş bir parçayı seslendirmişti. “bir sınıfta okurken hep resmini çizerdim” yazlık sinema alkıştan inlerken çevre bina balkonlarından ve damlarından konseri dinleyen vatandaşlarda alkış ve zılgıtlarla genç solisti destek oluyorlardı.
Aradan yıllar geçti. Abdullah Uyanık ile birlikte birkaç kere oturma fırsatımız oldu. O iyi bir insan Urfa’sını seven biriydi. Şanlıurfa müziğine büyük katkısı olmuş nadir bir insandı. Kendi mütevazi dükkanında Urfa Mahalli müziği ile ilgili kasetler yapar, kaset yapmak isteyen gençlere, mahalli sanatçılara kasetler doldurur, onların önünü açılmasına imkan sağlardı.
Abdullah Uyanık pek çok plak ve kaset yapmıştır. Türk Sanat Müziğinin yanında, Türk Halk Müziğini de büyük bir başarıyla okurdu. Büyük sanatkâr Urfa’mızı Dünyaya tanıtan “İmparator” İbrahim Tatlıses ile birlikte pek çok programa çıkmış, Kazancı Bedih ve saz arkadaşlarıyla birlikte çok güzel gurup kurmuş, Şanlıurfa müziğine büyük bir katkı sağlamıştır.
2009 yılında sanatının en verimli döneminde aramızdan ayrılan sanatçı 62 yaşında vefat etmiştir. Pek çok değerimiz gibi Abdullah Uyanık’a gereken önem ve ilgiyi gösteremedik. Böylesine güzel Urfa’mıza emek vermiş, kültürümüze katkısı olmuş insanlara, sanatçılara gereken kıymeti ve değeri vermeliyiz.
Bir okula, bir caddeye, bir kütüphaneye yada bir sokağa Abdullah Uyanık ismini veremez miyiz? İbrahim Tatlıses müzik müzesinde Dünya kadar yer varken neden Abdullah Uyanık, Nuri Sesigüzel, Eyüp Uyanıkoğlu, Abdurahman İnal (Kepekçi), Kadir Sema, Halil Kendirli, Ahmet Karaoğlan vs. gibi kıymetli sanatçılarımıza burada yer vermiyoruz. Beş on yıl sonra bu değerlerimizin isimleri de kaybolup gidecektir. Gençlerden bu isimleri hatırlayan kaç kişi var.
Ben burada kadirşinas idarecilerimize, yöneticilerimize, başkanlarımıza, ne olur değerlerimize sahip çıkalım diyorum. Analar her gün sanatçı yetiştirmiyor.
Benden söylemesi…
Yorum Ekle
Yorumlar
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
Mehmet Fethi Göktepe
Değerlerimize sahip çıkalım
Yanılmıyorsam ise sene 1960lı yılların sonları idi. Mevsim yaz aylardan haziran veya temmuz idi. O dönemlerde Urfa’da yazlık sinemalarda konserler verilirdi. Günlerce önceden arkadaşlarımızla almış olduğumuz konser biletleriyle, yazlık inci sinemasında ki yerlerimizi almıştık. Yıldızların altında birazda yüksek bir yerden hafif hafif esen gece yarısının o serin havasının vermiş olduğu rahavette, sahnedeki sazendelerin çalmış olduğu o tılsımlı müziği dinlerken bir anda ışıklar kesilmiş ve sahne arkasından “HER YER KARANLIK”, “MAKBER” parçasını okuyarak çıkan bir genç belirmişti.
Arka arkaya okuduğu parçaların ardından, Urfa’da hit olmuş bir parçayı seslendirmişti. “bir sınıfta okurken hep resmini çizerdim” yazlık sinema alkıştan inlerken çevre bina balkonlarından ve damlarından konseri dinleyen vatandaşlarda alkış ve zılgıtlarla genç solisti destek oluyorlardı.
Aradan yıllar geçti. Abdullah Uyanık ile birlikte birkaç kere oturma fırsatımız oldu. O iyi bir insan Urfa’sını seven biriydi. Şanlıurfa müziğine büyük katkısı olmuş nadir bir insandı. Kendi mütevazi dükkanında Urfa Mahalli müziği ile ilgili kasetler yapar, kaset yapmak isteyen gençlere, mahalli sanatçılara kasetler doldurur, onların önünü açılmasına imkan sağlardı.
Abdullah Uyanık pek çok plak ve kaset yapmıştır. Türk Sanat Müziğinin yanında, Türk Halk Müziğini de büyük bir başarıyla okurdu. Büyük sanatkâr Urfa’mızı Dünyaya tanıtan “İmparator” İbrahim Tatlıses ile birlikte pek çok programa çıkmış, Kazancı Bedih ve saz arkadaşlarıyla birlikte çok güzel gurup kurmuş, Şanlıurfa müziğine büyük bir katkı sağlamıştır.
2009 yılında sanatının en verimli döneminde aramızdan ayrılan sanatçı 62 yaşında vefat etmiştir. Pek çok değerimiz gibi Abdullah Uyanık’a gereken önem ve ilgiyi gösteremedik. Böylesine güzel Urfa’mıza emek vermiş, kültürümüze katkısı olmuş insanlara, sanatçılara gereken kıymeti ve değeri vermeliyiz.
Bir okula, bir caddeye, bir kütüphaneye yada bir sokağa Abdullah Uyanık ismini veremez miyiz? İbrahim Tatlıses müzik müzesinde Dünya kadar yer varken neden Abdullah Uyanık, Nuri Sesigüzel, Eyüp Uyanıkoğlu, Abdurahman İnal (Kepekçi), Kadir Sema, Halil Kendirli, Ahmet Karaoğlan vs. gibi kıymetli sanatçılarımıza burada yer vermiyoruz. Beş on yıl sonra bu değerlerimizin isimleri de kaybolup gidecektir. Gençlerden bu isimleri hatırlayan kaç kişi var.
Ben burada kadirşinas idarecilerimize, yöneticilerimize, başkanlarımıza, ne olur değerlerimize sahip çıkalım diyorum. Analar her gün sanatçı yetiştirmiyor.
Benden söylemesi…