Selam Dost.

‘’Gamlanmış ya dert ağam, kalemin suçu ne

Vicdan körelmişse kaderin, talihin suçu ne

Başın ayaktan haberi yoksa kanunun suçu ne

Eşek altın semerle insan olmuş babo kime ne

Kürkün edepsizliğinde, açlığın boğazın suçu ne!’’

Yüreğimizden dökülen bu beşlikten sonra…

Nasıl anlatmalı eşek yüklü dertlerimizi

Omuz silkeleyen, ağalar devranında neyi yazalım!

Ne, o kadar çok ki… Nedenli nedensiz. Densiz!

Kimi kandırıyorsunuz beyler!

Yaptığınız icraatlar… Sofranızdan belli…

Yazacağız artık!

Kör nafakayla, uyuşmuş babanın işsiz halini…

‘’Baba açım’ ’diyen çocuğu yazacağım.

‘’Kalemim yok’’ diyen, öğrenciyi yazacağım.

Küçücük yüreklerin, korku ile çarpan yüreğini…

Kira ödeyemeyen babayı yazacağım.

Mutluluğu tanımayan anneyi yazacağım.

Hangi vicdan bize dönecek…

Bir üst efendiye yaranma adına falan kavme…

Sallama milyarlık yardımı yazacağım.

Efendiler!

Ensar olan mamelekte açlık hat sefada

Daha siz neyi anlayamıyorsunuz…

Hırsızımız bile artı Urfalı değil…

Ensar aç…

Her evde uyuşan gençlik var haberiniz var mı?

Ne oldu bu Urfa’mıza

Cumhurbaşkanım…

Halimiz hal değil ne geliyorsa fakir fukaranın eline geçmiyor!

Birkaç medya maymunlarına görev vermişler!

Yapay gündemle davanıza ihanet var!

Bir tarafımız mayın bir tarafımız TEDAŞ!

Yo… Artık yazacağım…

Halk ve hak devası için yollara düşen parti…

Bu hale gelmemeli.

Taziye evleri yapıp hizmet atağındayız diyen var!

Ne mi isteniyor!

Gelin her evde bir gencimize iş verin…

El altında aldığınızın dışında yapın bunu efendiler.

Bir takım bir milletin onurudur…

Urfa spor nerede, suçlu kim? Kim bizi bu hale getirdi.

Vicdanınız acımıyorsa daha nereniz acıyacak Efendiler!

Biz dedik hicivle karışık vicdanla…

İsteyen gül atar isteyen diken saplar gülde bizim dikende!

Hoş kalın.