Son aylarda Sedat Peker'in Süleyman Soylu ile ilgili iddialarına karşın MHP Genel Başkanı Devlet BAHÇELİ'nin SOYLU'ya baştan itibaren sahip çıkması ve adeta Ak Parti'ye gözdağı vermesinden sonra dün ise Diyarbakır'da toplu açılışlar yapmak üzere kente giden Cumhurbaşkanı Erdoğan'a parti teşkilat tarafından "BİJİ SEROK ERDOĞAN" sloganları atılması Cumhur ittifakında gizli bir çatlağın olduğunu ortaya koyuyor. HDP Milletvekili Ömer Faruk Gergerlioğlu'nun tahliye edilmesinden hemen sonra Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın Diyarbakır ziyareti ve parti teşkilatı tarafından "Biji Serok Erdoğan" sloganları atılması oldukça manidar ve Cumhur ittifakı ortakları arasında "çatlak var" tezimi doğruluyor. Yine bir başka detay ise HDP'nin Diyarbakır Dicle Belediye Başkanı Felat Aygören'in HDP'den istifa edip AK Parti'ye katılması ve rozetini Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın elleriyle takması.! Oysa HDP'li Belediye Başkanı Ak Parti'ye değil de başka partiye katılsa idi gerek Erdoğan ve gerekse iktidara yakın Görsel ve yazılı medya ve troller tarafından olmadık hakaretlere uğrardı. İşin ilginç olan tarafı ve hepsinden önemli olanı ise Cumhur ortağı Bahçeli’den bu konuda tepki ve tek bir beyanatın verilmemesi. Zira bilindiği üzere 2014 yılında Ak Parti Genel Başkanı olan ve aynı zamanda da Başbakan koltuğunda otururken onun döneminde yürütülen “Çözüm Süreci” sırasında Ahmet DAVUTOĞLU için” Bunun hesabını senden sormazsak namerdiz, Serok Ahmet” gibi sert söylemlerde bulunan Devlet Bahçeli’nin Erdoğan’ın Diyarbakır gezisinde “Serok Biji Erdoğan” sloganları karşısında tepkisiz kalması. Ancak bu sessizlik pek hayra alamet gözükmüyor. Erdoğan'ın Diyarbakır gezisinde "Biji Serok Erdoğan" sloganları sonrası Cumhurbaşkanlığı Külliyesinde dün bir araya gelen iki liderin baş başa görüşmesi oldukça anlamlıdır. Bu görüşmede MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli Cumhurbaşkanlığına seçilen Erdoğan'ın 3. yılında Çınar Ağacı hediye etmesi ise adeta bir göndermeyi içerir gibiydi. Bu hediye ile adeta Bahçeli, Çınar ağacının ne kadar köklü ve asırlık bir ağaç olduğunu ve partileri MHP'nin ise asırlık bir Çınar gibi köklü bir geçmişe sahip olduğunu hatırlatırcasına Cumhurbaşkanı Erdoğan'a çınar fidanı hediye etmesinin ne anlama geldiğini bilecek kadar kurt bir politikacı. Sayın Bahçeli’nin gerek ANA-SOL-M hükümetinde ve gerekse 24 Kasım 2015 seçimlerinde nasıl bir rol oynadığını ve TBMM Başkanlık seçiminde Ak Parti’ye ne şekilde destek verdiği hala hafızalarda tazeliğini koruyor. Kurt politikacı Bahçeli adeta Cumhurbaşkanına “ beraber yürüdüğümüz bu yolda bizi yalnız bırakırsanız bunun ceremesini siz çekersiniz” demeye getirterek partisinin hem ‘Anahtar’ ve hem de ‘Kilit’ partisi olduğunu deklere ederek gözdağı veriyor. Tüm bu olan biten hadiseler karşısında ise Cumhurbaşkanı Erdoğan ise Cumhur İttifakı ortağı MHP ile olabilecek olumsuzlukları hesap ederek B planını da yürütmeye çalışıyor. Son günlerde İYİ Parti ile HDP arasındaki kavganın ayyukaya çıkmasından sonra Ak Parti ile İYİ Parti arasında yeniden bir görüşme trafiği başladı ve MHP ile olası bir çatlak sonrası cumhur ittifakında boşalacak olan yere İYİ Partiyi monte etme fikri Ak Parti içerisinde konuşulmaya başlandığı kulislerde konuşulanlar arasında. Ayrıca Erdoğan'ın Oğuzhan Asiltürk üzerinden yürüttüğü Saadet Partisi stratejisi de şuanda devam ediyor ve büyük oranda da başarılı olmuş gözüküyor. Zira Saadet Partisi'nin içi de karışmış durumda. Erdoğan Saadet Partisi üzerinden surda ilk deliği merhum Şevket Kazan üzerinden 28 Şubat sürecinin bitirilmesinde açmıştı.! Erdoğan Kazan’ı hem evinde ve hem de Hastanede ziyaret ederek , Saadet Partisini ikiye bölmüştü. Son hamleyi ise şimdi de Recai Kutan üzerinden oynayarak Milli Görüş Partisini bölmeye çalışacak. Sayın Cumhurbaşkanı bu stratejilerini sadece Saadet Partisi ile sınırlandırmıyor ve Yeniden Refah Partisi ve HÜDA-PAR içerisinde de yürüterek her iki partiyi de Cumhur İttifakı içerisine eklemlendirmek için el altından çalışmalar yürütüyor. Türkiye yeniden bir seçim atmosferine girdi ve Devlet BAHÇELİ' nin ısrarla "seçim zamanında yani 2023'te yapılacak" dese de Ufukta her an erken bir seçim kararı çıkabilir ve bugün için var olan Cumhur İttifakı ile Millet İttifakı içerisindeki aktörler değişerek sürpriz birliktelikler doğabilir. Erdoğan’ın son aylarda çıktığı yurt içi gezilerinde temel atma ve toplu açılış törenlerini bir miting havasına dönüştürmesi ve parti teşkilatlarına “sahaya inin ve halkla, esnafla iç içe olun ve sorunlarını dinleyin” talimatları ufukta erken bir seçimin olacağının bir habercisidir.
Selamlar…
Yorum Ekle
Yorumlar
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
Şemsettin Kaya
Cumhur İttifakı Rölantide Çalışıyor
Son aylarda Sedat Peker'in Süleyman Soylu ile ilgili iddialarına karşın MHP Genel Başkanı Devlet BAHÇELİ'nin SOYLU'ya baştan itibaren sahip çıkması ve adeta Ak Parti'ye gözdağı vermesinden sonra dün ise Diyarbakır'da toplu açılışlar yapmak üzere kente giden Cumhurbaşkanı Erdoğan'a parti teşkilat tarafından "BİJİ SEROK ERDOĞAN" sloganları atılması Cumhur ittifakında gizli bir çatlağın olduğunu ortaya koyuyor. HDP Milletvekili Ömer Faruk Gergerlioğlu'nun tahliye edilmesinden hemen sonra Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın Diyarbakır ziyareti ve parti teşkilatı tarafından "Biji Serok Erdoğan" sloganları atılması oldukça manidar ve Cumhur ittifakı ortakları arasında "çatlak var" tezimi doğruluyor. Yine bir başka detay ise HDP'nin Diyarbakır Dicle Belediye Başkanı Felat Aygören'in HDP'den istifa edip AK Parti'ye katılması ve rozetini Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın elleriyle takması.! Oysa HDP'li Belediye Başkanı Ak Parti'ye değil de başka partiye katılsa idi gerek Erdoğan ve gerekse iktidara yakın Görsel ve yazılı medya ve troller tarafından olmadık hakaretlere uğrardı. İşin ilginç olan tarafı ve hepsinden önemli olanı ise Cumhur ortağı Bahçeli’den bu konuda tepki ve tek bir beyanatın verilmemesi. Zira bilindiği üzere 2014 yılında Ak Parti Genel Başkanı olan ve aynı zamanda da Başbakan koltuğunda otururken onun döneminde yürütülen “Çözüm Süreci” sırasında Ahmet DAVUTOĞLU için” Bunun hesabını senden sormazsak namerdiz, Serok Ahmet” gibi sert söylemlerde bulunan Devlet Bahçeli’nin Erdoğan’ın Diyarbakır gezisinde “Serok Biji Erdoğan” sloganları karşısında tepkisiz kalması. Ancak bu sessizlik pek hayra alamet gözükmüyor. Erdoğan'ın Diyarbakır gezisinde "Biji Serok Erdoğan" sloganları sonrası Cumhurbaşkanlığı Külliyesinde dün bir araya gelen iki liderin baş başa görüşmesi oldukça anlamlıdır. Bu görüşmede MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli Cumhurbaşkanlığına seçilen Erdoğan'ın 3. yılında Çınar Ağacı hediye etmesi ise adeta bir göndermeyi içerir gibiydi. Bu hediye ile adeta Bahçeli, Çınar ağacının ne kadar köklü ve asırlık bir ağaç olduğunu ve partileri MHP'nin ise asırlık bir Çınar gibi köklü bir geçmişe sahip olduğunu hatırlatırcasına Cumhurbaşkanı Erdoğan'a çınar fidanı hediye etmesinin ne anlama geldiğini bilecek kadar kurt bir politikacı. Sayın Bahçeli’nin gerek ANA-SOL-M hükümetinde ve gerekse 24 Kasım 2015 seçimlerinde nasıl bir rol oynadığını ve TBMM Başkanlık seçiminde Ak Parti’ye ne şekilde destek verdiği hala hafızalarda tazeliğini koruyor. Kurt politikacı Bahçeli adeta Cumhurbaşkanına “ beraber yürüdüğümüz bu yolda bizi yalnız bırakırsanız bunun ceremesini siz çekersiniz” demeye getirterek partisinin hem ‘Anahtar’ ve hem de ‘Kilit’ partisi olduğunu deklere ederek gözdağı veriyor. Tüm bu olan biten hadiseler karşısında ise Cumhurbaşkanı Erdoğan ise Cumhur İttifakı ortağı MHP ile olabilecek olumsuzlukları hesap ederek B planını da yürütmeye çalışıyor. Son günlerde İYİ Parti ile HDP arasındaki kavganın ayyukaya çıkmasından sonra Ak Parti ile İYİ Parti arasında yeniden bir görüşme trafiği başladı ve MHP ile olası bir çatlak sonrası cumhur ittifakında boşalacak olan yere İYİ Partiyi monte etme fikri Ak Parti içerisinde konuşulmaya başlandığı kulislerde konuşulanlar arasında. Ayrıca Erdoğan'ın Oğuzhan Asiltürk üzerinden yürüttüğü Saadet Partisi stratejisi de şuanda devam ediyor ve büyük oranda da başarılı olmuş gözüküyor. Zira Saadet Partisi'nin içi de karışmış durumda. Erdoğan Saadet Partisi üzerinden surda ilk deliği merhum Şevket Kazan üzerinden 28 Şubat sürecinin bitirilmesinde açmıştı.! Erdoğan Kazan’ı hem evinde ve hem de Hastanede ziyaret ederek , Saadet Partisini ikiye bölmüştü. Son hamleyi ise şimdi de Recai Kutan üzerinden oynayarak Milli Görüş Partisini bölmeye çalışacak. Sayın Cumhurbaşkanı bu stratejilerini sadece Saadet Partisi ile sınırlandırmıyor ve Yeniden Refah Partisi ve HÜDA-PAR içerisinde de yürüterek her iki partiyi de Cumhur İttifakı içerisine eklemlendirmek için el altından çalışmalar yürütüyor. Türkiye yeniden bir seçim atmosferine girdi ve Devlet BAHÇELİ' nin ısrarla "seçim zamanında yani 2023'te yapılacak" dese de Ufukta her an erken bir seçim kararı çıkabilir ve bugün için var olan Cumhur İttifakı ile Millet İttifakı içerisindeki aktörler değişerek sürpriz birliktelikler doğabilir. Erdoğan’ın son aylarda çıktığı yurt içi gezilerinde temel atma ve toplu açılış törenlerini bir miting havasına dönüştürmesi ve parti teşkilatlarına “sahaya inin ve halkla, esnafla iç içe olun ve sorunlarını dinleyin” talimatları ufukta erken bir seçimin olacağının bir habercisidir.
Selamlar…