Billboardlardaki ışıklı yalanlar

Selam dost.

Bir kere yazıma başlamadan önce şiddetle diyorum ki…

İndirin artık şu Arapça tabelaları bura babanızın çiftliği değil…

Yeter bee….

Ula biri kalksa… Ne ise demeyeceğim arif olan anlar…

Ne öyle… Türkçeden başka her dilden tabela var…

Arapça…

İngilizce…

İtalyanca…

Fransızca…

Le degol… Ciğer kebap solunu, olmadı lakin olmak üzere bu ne yahu…

Ciddi ciddi asimle oluyoruz, yol gecen hanına döndü canım memleketim.

Ben çocuklarıma duvardaki Arap yazılarını izah edemiyorum…

Kaldı ki kendim bile bilmiyorum…

Reis bile tepki göstermişken bu teslimiyet neden BAŞKANLARIM!

İNDİRİN ŞU ANLAŞILAMAYAN TABELALARI

Bir artı üç belediye başkanlarımız…anlaştık mı …?

Sonra ne öyle billboardlarda hacılara hocalara sarılmış fotoğraflar…

Ayıp yahu siz belediyesiniz yaptığınız icraatları teşhir edin… Varsa!

Halk bunları yemiyor… Haberiniz olsun!

Belediye icraat makamıdır, etmeyin aş lazım, iş lazım bunlar bitti mi ki

Sokakta şefkat fışkıran buram buram yalan kokan fotoğrafları asıyorsunuz…

Kirve; belediyemi olurmuş tipik bir Ortadoğu portresi…

Hayır, hasenat gizli olur icraat er meydanıdır… Hangi fabrikanın temelini attınız

Sünnetli işsiz icat ediyorsunuz, onu da yapın fabrika da açın…

Fabrika açmak belediyenin görevimi… EEE AÇTIRIN…

Sünneti bilen farzı da bilir.

BİR SÖZÜMÜZDE SAĞLIK MÜDÜRLÜĞÜNE…

Bir doktor düşünün günlük hasta sayısı yüz elli olsun…

Haydi, hatırınız kalmasın bunun yüzünü silelim…

Geriye kalır elli hasta…

Bir dâhiliyeci birhastaya beş dakikada baksa ne eder?

İki yüz elli dakika yapar ki takriben beş saat yapıyor…

Dokuzda başlayan bu mesai saatinde bu hasta öldü beee

Beş dakikada hastamı bakılırmış…

Arayın sağlık bakanlığını doktor isteyin yazık bu memlekete…

Ankara'nın ve külyenin haberi var mı bilmiyorum…

Ne ise bir daha ki köşemizde enine boyuna yazacağız…

Dayak yiyen hamile kadınları…

Gece vakti yandaş toplantıları yapan baş hakimlerini…

Atık hale getirilen hastane binalarını

Biz yazacağız reis öyle diyor…Yazın hesap soralım…

Bizde yazacağız…

Biz dedik azını... Siz çok anlayın…

Getirdik feraset sofranıza isteyen gül atar, isteyen diken saplar…

Gül de bizim dikende hoş kalın.