Suruç’ta 32 kişiye mezar olan patlama ve Ceylanpınar’da 2 polisin şehit edilmesi nedeniyle, yatırımcılar tedirgin…MÜSİAD Şube Başkanı Abdurrahman Yetkin, “Maalesef bu son zamanlarda ilimiz çok yoğun bir terör saldırısına maruz kalıyor. Buda yatırımcılar artık Urfa’ya daha temkinli yaklaşmasına neden oldu” dedi.
Haber Giriş Tarihi: 25.07.2015 10:42
Haber Güncellenme Tarihi: 01.01.1970 02:00
Kaynak:
Haber Merkezi
https://www.sanliurfaolay.com/
Röportaj:Aziz Budak/Ahmet Meral
SON zamanlarda yaşanılan Suruç’ta yaşanan patlama ve Ceylanpınar da polislerin şehit edilmesiyle bölgede güvenli liman olarak bilinen Şanlıurfa’ya yatırımcılar artık fazla bir gözle bakmaya başladı.Olay Gazetesi olarak bölgenin yatırımlarını ve yaşanılan olayları Müstakil ve Sanayici İşadamları Derneği Başkanı Abdurrahman Yetkin’le konuştuk.Yetkin, terör saldırıları nedeniyle yatırımcıların tedirgin olduğunu söylüyor.
İşte o röportaj;
Çalışmalarınız hakkında bilgi verir misiniz?
Bizim ramazanda yaptığımız faaliyetler vardı. Ben onlardan bahsetmek istiyorum. Genç MÜSİADIN organize ettiği ve bizimde desteklediğimiz bir iftar çadırı kuruldu. 30 gün boyunca 600 kişiye iftar yemeği verildi. Son zamanlarda seçimden sonra çıkan olaylardan sonra sivil toplum örgütleri olarak birlikte nasıl ve ne yapabiliriz bunun çalışmalarını yapıyoruz. İstişare toplantılarımız oluyor. Zaman zaman geniş kapsamlı oluyor.
RAHATSIZLIK VERMEYE BAŞLADI
Urfa’da son zamanlarda yaşanan terör saldırılarını nasıl buluyorsunuz?
Gerçekten Urfa’da şimdiye kadar terör bile yoktu. Ama maalesef bu son zamanlarda ilimiz çok yoğun bir terör saldırısına maruz kalıyor. Terör olayları başladı. Sivil toplum örgütleri ve iş dünyası olarak bizleri rahatsızlık vermeye başladı. Dolayısıyla bunlarla nasıl bir tepki konur şeklinde görüşmelerimiz oluyor.
BİZ TERÖRÜN BİTMESİNİ BEKLERKEN…
Son çıkan olaylar Urfa ekonomisine nasıl bir zarar verir ?
Şimdi Urfa ekonomisi tamamen hem turizme dayalı hem de sanayi dayalı bir ekonomisi var. Zaten bu çıkan olaylar Urfa’ya turist açısından da gelmesine engel ve dolayısıyla burada bir sıkıntı başlayacak. Sanayi olaraktan zaten bizim Urfa’nın sanayi ihracatının yüzde 70’i ve 80’i Suriye ve Irak’a yapılıyor. Dolayısıyla bu bölgelerde bu iç savaş devam ettiği sürece ihracat yapılamıyor. İhracatı oraya yaptığımızdan şimdilerde yapılamadığı için işsizlikler meydana geliyor. Biz terörün bölgeden bitmesini beklerken bu sefer Urfa’da baş göstermeye başladı. Buda yatırımcıyı buraya gelmesini engelliyor. Dolayısıyla iş dünyası bundan çok rahatsız oluyor. Buda haliyle ekonomimizi etkiliyor. İnşallah uzun sürmez kısa zamanda bertaraf edilir.
YATIRIMCILAR TEDİRGİN OLDU
Peki bu son olaylar yatırımcıların Urfa’ya bakış açısını değiştirdi mi?
Yatırımcılar Urfa’ya son çıkan olaylardan dolayı farklı bir şekilde bakmaya başladılar. Daha temkinli yaklaşılmaya başladılar. Buraya yatırım düşünüyorsa artık geri adımlar atılmaya başlandı. Urfa’ya bir istikrarsızlık getirdi. Bunu biz bir an evvel bu olayları Urfa’nın dışında tutmamız gerekiyor. Çünkü dediğim gibi Urfa’da bu olaylar alışa gelmiş olaylar değil. Netice sadece olaylar değil Seçim sonrasında hükümetin kurulmamasında yatırımcıları tedirgin etti. Yatırımcılarda buna kitlendi hükümet kurulacak mı kurulmayacak mı ne olacak gibi sorular var. Yatırımcılar bir an önce hükümet kurulmasında yandır. Tabi bu günlerde bir koalisyon görüşmeleri yapılıyor. Bir sonuç çıkar mı çıkmaz mı bilemiyoruz. Ama iş dünyası bir an önce hükümet kurulmasını istiyor.
BARIŞ SÜRECİ AYRI YÜRÜTÜLMESİ GEREKİR.
Son yaşanan olaylar çözüm sürecini nasıl etkileyecek ?
Barış süreci bunlara bağlı değil bana göre barış sürecini ayrı yürütmek gerekir. Şimdi HDP barış sürecinin yürütmenin karşı ayağıymış gibi öyle algılanıyor. Barış süreci sanki onlarla devam ediyormuş gibi. Bu aslında eğer mevcut durum gerçekten böyleyse şimdi HDP’den 80 milletvekili meclise girdi. Dolayısıyla çözüm süreci daha rahat yürütülmesi gerekiyor. Daha önce mecliste barajın altında kaldığı halde yürütülüyorsa şimdi meclise girmesiyle daha iyi yürütülmelidir. Ben sağlam zeminde oturtulmasını istiyorum. Dolayısıyla biz HDP’den bunu bekliyoruz. Bunun artık terörle veya başka örgütlerle bağlantısını düşünülmemesi lazım. Barış sürecini dışarda değil mecliste yürütülmelidir. Şimdi İŞİD terörü çıktı. Şimdi Türkiye bu terör örgütüyle uğraşmaya başladı. Kim hangi isimde olduğu önemli değil terör terördür.
Bölgeye çok büyük ciddi yatırımlar yapıldı.
Bunun daha önce katkıları nelerdir?
Şimdi barış süreci öncesi ve barış süreci sonrası bu bölgenin durumu çok farklıydı. Hem barış sürecin in başlayıp burada ki terör olayların azalmasıyla güneydoğuya hükümetin teşvik anlamında yaptığı yatırımlar için verdiği teşviklerle bu bölgeye çok büyük yatırımlar yapıldı. Çok büyük faydası oldu oun için bu sürecin devam etmesi lazım. Bir şekilde bunun bitirilmesi gerekiyor. Bu tek taraflı bir iş değil muhataplar elini taşın altına koyması ve beraber hareket ederek bu süreci bitirme aşamasına getirmelidir. Bu süreç olumlu yönde ilerlerse buraya yatırım gelir, turist gelir bu bölge kalkınır ve işsizlik azalır. Vatandaşın geliri artarsa refah ve huzuru artar hiçbir şeye katılma gibi bir gereksinim hissetmez. Çözüm ve barış süreci buraya çok ciddi katkıları oldu ve bu süreç devam etmelidir.
Suriyeliler belli bir disiplin altında tutulmalıydı
Urfa’da bulunan Suriyelilerin Urfa’ya sizce ne gibi artı ve eksisi oluyor?
Şimdi Urfa’da çok büyük bir Suriyeli nüfusu var. Yani resmi rakamlar 500 ama daha yüksek bir sayıları 800 bin falan olduğu söyleniyor. Bugün 800 bin nüfus aslında çok büyük bir nüfus Urfa’nın nüfusu 1 milyon 800 veya 2 milyon olduğunu düşünürsek Urfa’nın yarısı kadar Suriyeli bulunmaktadır. Bu Suriyelilerin hepsini bir kalemde bunlar Uraya zarar veriyor demek doğru değil. Tabi bunlar belli bir disiplin altında tutulmalıydı. Sadece Urfa değil Ülke olarak onları disiplin altında tutmamız gerekiyor. Urfa Ekonomisine evet zararları var. Çalışan işçiler mesela her yerde daha ucuza çalışarak bu sefer Urfa da buluna vatandaşlarımız İŞSİZ kalıyor. Tabi onlarında kalifiye elemanları var bu yüzden bazı Urfa’da olan eksikliğinde doldurdular bu yüzden buradan da artıları var.
Urfalıların bu oyuna gelmemesi istiyoruz
Şanlıurfa halkı, terör saldırı nedeniyle tedirgin.Vatandaşlara bu süreçte hangi görevler düşüyor?
Urfalıların sağduyulu olması lazım. Urfalılar bu oyuna gelmemelidir. Urfa Peygamberler şehri Urfa Kadim Bie şehir. Biz bunu her zaman söylüyoruz, Urfa’nın bir özelliği de Türk, Kürt, Arap hemen hemen eşit bir sayıda var. Yani bu şehirde hiçbir azınlık yok. Yıllarca biz iç içe yaşadık. Akraba olmuşuz. Komşu omuşuz. Ticaret Yapıyoruz. İşte Türkiye’de ve Ortadoğu da yeni bir harita çizmek isteyenlerin kurgulamış oldukları bir oyundur. Üstüne basa basa söylemek istiyorum ki bu Ortadoğu’da yeni çizilecek bir haritanın sinyalleridir. Urfalıların bu oyuna gelmemesi istiyoruz. Birlik ve beraberliğe daha fazla önem verilmesi lazım. Neticede terör saldırıları herkese zarar verir. Bunu destekleyenlerde dahil herkes bunun altında kalır. Bu gemide hepimiz bulunuyoruz zarar görürse hepimiz batarız. Bu tür olaylara prim verilmemelidir.
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
Şanlıurfalılar oyuna gelmesin
Suruç’ta 32 kişiye mezar olan patlama ve Ceylanpınar’da 2 polisin şehit edilmesi nedeniyle, yatırımcılar tedirgin…MÜSİAD Şube Başkanı Abdurrahman Yetkin, “Maalesef bu son zamanlarda ilimiz çok yoğun bir terör saldırısına maruz kalıyor. Buda yatırımcılar artık Urfa’ya daha temkinli yaklaşmasına neden oldu” dedi.
Röportaj:Aziz Budak/Ahmet Meral
SON zamanlarda yaşanılan Suruç’ta yaşanan patlama ve Ceylanpınar da polislerin şehit edilmesiyle bölgede güvenli liman olarak bilinen Şanlıurfa’ya yatırımcılar artık fazla bir gözle bakmaya başladı.Olay Gazetesi olarak bölgenin yatırımlarını ve yaşanılan olayları Müstakil ve Sanayici İşadamları Derneği Başkanı Abdurrahman Yetkin’le konuştuk.Yetkin, terör saldırıları nedeniyle yatırımcıların tedirgin olduğunu söylüyor.
İşte o röportaj;
Çalışmalarınız hakkında bilgi verir misiniz?
Bizim ramazanda yaptığımız faaliyetler vardı. Ben onlardan bahsetmek istiyorum. Genç MÜSİADIN organize ettiği ve bizimde desteklediğimiz bir iftar çadırı kuruldu. 30 gün boyunca 600 kişiye iftar yemeği verildi. Son zamanlarda seçimden sonra çıkan olaylardan sonra sivil toplum örgütleri olarak birlikte nasıl ve ne yapabiliriz bunun çalışmalarını yapıyoruz. İstişare toplantılarımız oluyor. Zaman zaman geniş kapsamlı oluyor.
RAHATSIZLIK VERMEYE BAŞLADI
Urfa’da son zamanlarda yaşanan terör saldırılarını nasıl buluyorsunuz?
Gerçekten Urfa’da şimdiye kadar terör bile yoktu. Ama maalesef bu son zamanlarda ilimiz çok yoğun bir terör saldırısına maruz kalıyor. Terör olayları başladı. Sivil toplum örgütleri ve iş dünyası olarak bizleri rahatsızlık vermeye başladı. Dolayısıyla bunlarla nasıl bir tepki konur şeklinde görüşmelerimiz oluyor.
BİZ TERÖRÜN BİTMESİNİ BEKLERKEN…
Son çıkan olaylar Urfa ekonomisine nasıl bir zarar verir ?
Şimdi Urfa ekonomisi tamamen hem turizme dayalı hem de sanayi dayalı bir ekonomisi var. Zaten bu çıkan olaylar Urfa’ya turist açısından da gelmesine engel ve dolayısıyla burada bir sıkıntı başlayacak. Sanayi olaraktan zaten bizim Urfa’nın sanayi ihracatının yüzde 70’i ve 80’i Suriye ve Irak’a yapılıyor. Dolayısıyla bu bölgelerde bu iç savaş devam ettiği sürece ihracat yapılamıyor. İhracatı oraya yaptığımızdan şimdilerde yapılamadığı için işsizlikler meydana geliyor. Biz terörün bölgeden bitmesini beklerken bu sefer Urfa’da baş göstermeye başladı. Buda yatırımcıyı buraya gelmesini engelliyor. Dolayısıyla iş dünyası bundan çok rahatsız oluyor. Buda haliyle ekonomimizi etkiliyor. İnşallah uzun sürmez kısa zamanda bertaraf edilir.
YATIRIMCILAR TEDİRGİN OLDU
Peki bu son olaylar yatırımcıların Urfa’ya bakış açısını değiştirdi mi?
Yatırımcılar Urfa’ya son çıkan olaylardan dolayı farklı bir şekilde bakmaya başladılar. Daha temkinli yaklaşılmaya başladılar. Buraya yatırım düşünüyorsa artık geri adımlar atılmaya başlandı. Urfa’ya bir istikrarsızlık getirdi. Bunu biz bir an evvel bu olayları Urfa’nın dışında tutmamız gerekiyor. Çünkü dediğim gibi Urfa’da bu olaylar alışa gelmiş olaylar değil. Netice sadece olaylar değil Seçim sonrasında hükümetin kurulmamasında yatırımcıları tedirgin etti. Yatırımcılarda buna kitlendi hükümet kurulacak mı kurulmayacak mı ne olacak gibi sorular var. Yatırımcılar bir an önce hükümet kurulmasında yandır. Tabi bu günlerde bir koalisyon görüşmeleri yapılıyor. Bir sonuç çıkar mı çıkmaz mı bilemiyoruz. Ama iş dünyası bir an önce hükümet kurulmasını istiyor.
BARIŞ SÜRECİ AYRI YÜRÜTÜLMESİ GEREKİR.
Son yaşanan olaylar çözüm sürecini nasıl etkileyecek ?
Barış süreci bunlara bağlı değil bana göre barış sürecini ayrı yürütmek gerekir. Şimdi HDP barış sürecinin yürütmenin karşı ayağıymış gibi öyle algılanıyor. Barış süreci sanki onlarla devam ediyormuş gibi. Bu aslında eğer mevcut durum gerçekten böyleyse şimdi HDP’den 80 milletvekili meclise girdi. Dolayısıyla çözüm süreci daha rahat yürütülmesi gerekiyor. Daha önce mecliste barajın altında kaldığı halde yürütülüyorsa şimdi meclise girmesiyle daha iyi yürütülmelidir. Ben sağlam zeminde oturtulmasını istiyorum. Dolayısıyla biz HDP’den bunu bekliyoruz. Bunun artık terörle veya başka örgütlerle bağlantısını düşünülmemesi lazım. Barış sürecini dışarda değil mecliste yürütülmelidir. Şimdi İŞİD terörü çıktı. Şimdi Türkiye bu terör örgütüyle uğraşmaya başladı. Kim hangi isimde olduğu önemli değil terör terördür.
Bölgeye çok büyük ciddi yatırımlar yapıldı.
Bunun daha önce katkıları nelerdir?
Şimdi barış süreci öncesi ve barış süreci sonrası bu bölgenin durumu çok farklıydı. Hem barış sürecin in başlayıp burada ki terör olayların azalmasıyla güneydoğuya hükümetin teşvik anlamında yaptığı yatırımlar için verdiği teşviklerle bu bölgeye çok büyük yatırımlar yapıldı. Çok büyük faydası oldu oun için bu sürecin devam etmesi lazım. Bir şekilde bunun bitirilmesi gerekiyor. Bu tek taraflı bir iş değil muhataplar elini taşın altına koyması ve beraber hareket ederek bu süreci bitirme aşamasına getirmelidir. Bu süreç olumlu yönde ilerlerse buraya yatırım gelir, turist gelir bu bölge kalkınır ve işsizlik azalır. Vatandaşın geliri artarsa refah ve huzuru artar hiçbir şeye katılma gibi bir gereksinim hissetmez. Çözüm ve barış süreci buraya çok ciddi katkıları oldu ve bu süreç devam etmelidir.
Suriyeliler belli bir disiplin altında tutulmalıydı
Urfa’da bulunan Suriyelilerin Urfa’ya sizce ne gibi artı ve eksisi oluyor?
Şimdi Urfa’da çok büyük bir Suriyeli nüfusu var. Yani resmi rakamlar 500 ama daha yüksek bir sayıları 800 bin falan olduğu söyleniyor. Bugün 800 bin nüfus aslında çok büyük bir nüfus Urfa’nın nüfusu 1 milyon 800 veya 2 milyon olduğunu düşünürsek Urfa’nın yarısı kadar Suriyeli bulunmaktadır. Bu Suriyelilerin hepsini bir kalemde bunlar Uraya zarar veriyor demek doğru değil. Tabi bunlar belli bir disiplin altında tutulmalıydı. Sadece Urfa değil Ülke olarak onları disiplin altında tutmamız gerekiyor. Urfa Ekonomisine evet zararları var. Çalışan işçiler mesela her yerde daha ucuza çalışarak bu sefer Urfa da buluna vatandaşlarımız İŞSİZ kalıyor. Tabi onlarında kalifiye elemanları var bu yüzden bazı Urfa’da olan eksikliğinde doldurdular bu yüzden buradan da artıları var.
Urfalıların bu oyuna gelmemesi istiyoruz
Şanlıurfa halkı, terör saldırı nedeniyle tedirgin.Vatandaşlara bu süreçte hangi görevler düşüyor?
Urfalıların sağduyulu olması lazım. Urfalılar bu oyuna gelmemelidir. Urfa Peygamberler şehri Urfa Kadim Bie şehir. Biz bunu her zaman söylüyoruz, Urfa’nın bir özelliği de Türk, Kürt, Arap hemen hemen eşit bir sayıda var. Yani bu şehirde hiçbir azınlık yok. Yıllarca biz iç içe yaşadık. Akraba olmuşuz. Komşu omuşuz. Ticaret Yapıyoruz. İşte Türkiye’de ve Ortadoğu da yeni bir harita çizmek isteyenlerin kurgulamış oldukları bir oyundur. Üstüne basa basa söylemek istiyorum ki bu Ortadoğu’da yeni çizilecek bir haritanın sinyalleridir. Urfalıların bu oyuna gelmemesi istiyoruz. Birlik ve beraberliğe daha fazla önem verilmesi lazım. Neticede terör saldırıları herkese zarar verir. Bunu destekleyenlerde dahil herkes bunun altında kalır. Bu gemide hepimiz bulunuyoruz zarar görürse hepimiz batarız. Bu tür olaylara prim verilmemelidir.
En Çok Okunan Haberler