El kaide ne ne ise Taliban ,Taliban ne ise Deaş(IŞİD) odur . Çıkarları doğrultusunda;birilerinin destek ve yardımlarıyla yaşam platformuna dahil edilen bu katiller sürüsünün tek anladığı dil; kan, şiddet ve akla hayale gelmeyecek katliamlardır .Bu ölüm makinalarını icat edenler, her ne kadar müsebbibi oldukları kaoslardan şimdilik mutluluk duysalar da;gün gelecek kazdıkları kuyulara kendileri düşeceklerdir.
Huyu suyu bilinmeyen bir ata temkinsız bir yaklaşım, muhtemelen ondan gelecek bir çifteyi doğal kılar .
Nasıl bir halet-i ruhiye içinde oldukları tahmin edilemeyen bu ve buna benzer terör örgütlerine; işgal ettikleri yerlerde bir devlet kurma statüsü vermek veya onları devlet olarak tanımak;eliye ejderha beslemeye benzer bir durumdur...
Suyun öbür tarafına geçmek isteyen Akrep;Kurbağa dan yardım ister.Kurbağa onu sırtına alıp, karşı kıyıya ulaştırır. Akrep kurtulacağını anlayınca, Kurbağayı sokup, şöyle der:"Kusura kalma kardeş;bu benim doğanda var."
Hatta bunlarla aynı ortamlarda bulunmak;yılanlarla aynı çuvala girmek gibidir.Muhallif olduklarına yaşam hakkı tanımayan bu örgütlerin insanlık adına birer tehdit unsuru olduklarını görmezden gelmek, gözü kapalı, sonu uçurum olan bir yolda yürümektir. Hani derler ya;Ne Şeytanı gör;ne lanet oku!..
Savundukları dine her türlü barbarlığı montajlamaya çalışan, ibadet yerlerine her türlü şiddeti eylem modunda gerçekleştirmeye çalışan,tekbir sesleriyle katliamlarda bulunan bu örgütlerin amaçları, hangi dine mensup oldukları bile meçhul.
Hazreti Muhammed zamanında hiçbir İslam ordusu ne katliamlar içinde oldu, ne de muhalif inançlara mensup olanlara baskı uyguladı .
Çoğu süreler içinde, "Sizin dininiz size; başkalarının dini kendilerine.Kimsenin dinine inancına hakaret etmeyin ;onlarda sizin dininize hakaret etmesin."Gibi muhtelif ayetler mevcut.
Kimse ;kimsenin inancı ve dini üzerinde tahakküm kurup,cebren değiştirmeye kalkışamaz.İslam adına yapılanların Kur'an da mevcut bulunan hiçbir ayetle uyuşmuyor. Arz ediken vizyonla;yüklendiklerı misyon arasındaki belirgin farklılıklar, dünya kamuoyunda İslamın yanlış lanse edilmesine neden oluyor.
Bu insanî olmayan ve sözde din adına yapıldığı iddia edilen eylemlerin, Kur'an'a ve orada mevcut bulunan ilahi emirlere taban tabana zıt olduğu iki kere iki dört derecesinde kati ve kesin olduğu göz önündedir.
Din hiç bir zaman şiddete ve benzeri insanlık dışı eylemlere cevaz vermez.Bırakın insanları;ayaklar altında dolaşan bir böceğe dahi kimsenin müdahale edip,yok etmesine müsaade yoktur.Bu insanlık dışı eylemlere meşru kılıflar uydurup, icra edenler,Allah'a değil; Tanrı edindikleri egoları'na tapıyorlar.
Yorum Ekle
Yorumlar
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
Mustafa Kaplan
AL BİRİNİ VUR ÖBÜRÜNE
El kaide ne ne ise Taliban ,Taliban ne ise Deaş(IŞİD) odur . Çıkarları doğrultusunda;birilerinin destek ve yardımlarıyla yaşam platformuna dahil edilen bu katiller sürüsünün tek anladığı dil; kan, şiddet ve akla hayale gelmeyecek katliamlardır .Bu ölüm makinalarını icat edenler, her ne kadar müsebbibi oldukları kaoslardan şimdilik mutluluk duysalar da;gün gelecek kazdıkları kuyulara kendileri düşeceklerdir.
Huyu suyu bilinmeyen bir ata temkinsız bir yaklaşım, muhtemelen ondan gelecek bir çifteyi doğal kılar .
Nasıl bir halet-i ruhiye içinde oldukları tahmin edilemeyen bu ve buna benzer terör örgütlerine; işgal ettikleri yerlerde bir devlet kurma statüsü vermek veya onları devlet olarak tanımak;eliye ejderha beslemeye benzer bir durumdur...
Suyun öbür tarafına geçmek isteyen Akrep;Kurbağa dan yardım ister.Kurbağa onu sırtına alıp, karşı kıyıya ulaştırır. Akrep kurtulacağını anlayınca, Kurbağayı sokup, şöyle der:"Kusura kalma kardeş;bu benim doğanda var."
Hatta bunlarla aynı ortamlarda bulunmak;yılanlarla aynı çuvala girmek gibidir.Muhallif olduklarına yaşam hakkı tanımayan bu örgütlerin insanlık adına birer tehdit unsuru olduklarını görmezden gelmek, gözü kapalı, sonu uçurum olan bir yolda yürümektir. Hani derler ya;Ne Şeytanı gör;ne lanet oku!..
Savundukları dine her türlü barbarlığı montajlamaya çalışan, ibadet yerlerine her türlü şiddeti eylem modunda gerçekleştirmeye çalışan,tekbir sesleriyle katliamlarda bulunan bu örgütlerin amaçları, hangi dine mensup oldukları bile meçhul.
Hazreti Muhammed zamanında hiçbir İslam ordusu ne katliamlar içinde oldu, ne de muhalif inançlara mensup olanlara baskı uyguladı .
Çoğu süreler içinde, "Sizin dininiz size; başkalarının dini kendilerine.Kimsenin dinine inancına hakaret etmeyin ;onlarda sizin dininize hakaret etmesin."Gibi muhtelif ayetler mevcut.
Kimse ;kimsenin inancı ve dini üzerinde tahakküm kurup,cebren değiştirmeye kalkışamaz.İslam adına yapılanların Kur'an da mevcut bulunan hiçbir ayetle uyuşmuyor. Arz ediken vizyonla;yüklendiklerı misyon arasındaki belirgin farklılıklar, dünya kamuoyunda İslamın yanlış lanse edilmesine neden oluyor.
Bu insanî olmayan ve sözde din adına yapıldığı iddia edilen eylemlerin, Kur'an'a ve orada mevcut bulunan ilahi emirlere taban tabana zıt olduğu iki kere iki dört derecesinde kati ve kesin olduğu göz önündedir.
Din hiç bir zaman şiddete ve benzeri insanlık dışı eylemlere cevaz vermez.Bırakın insanları;ayaklar altında dolaşan bir böceğe dahi kimsenin müdahale edip,yok etmesine müsaade yoktur.Bu insanlık dışı eylemlere meşru kılıflar uydurup, icra edenler,Allah'a değil; Tanrı edindikleri egoları'na tapıyorlar.