Selam dostlar.

Tarihin onurlu sahifesinde yer alan

11 Nisan 1920 özgürlüğün patentlendiği…

Zamanın anını her 11 Nisan sabahı damarlarımızdan his ediyoruz.

Lakin.

Savaş bitti mi hayır!

Kapital karanlık düşüncelerin halen meydanlarda gezdiği aşikârdır.

Taşeron örgütlerden tutun da devlet bazında olanlara kadar

Her kes bizimle savaş halindedir.

İster buna İsrail deyin, ister Amerika, ister Rusya, ister Çin deyin

Halen devlet ya da devletçilikler bizimle uğraşıyorlar…

Klişe saymayın ne olur…

Hay de gelin bir hafızamızı yoklayalım…

1850 yılarında dünyanın coğrafik haritasına bakalım.

Yemen türk.

Mısır Türk.

Libya Türk.

Balkanlar Türk.

Filistin Türk

Suriye Türk

Irak Türk.

Kırım Türk.

Şimdi bunlar nerede yok.

Beki ne var buralarda halen savaş, halen kıyım var.

Halen 10 Nisan 1918-1919 yaşanıyor.

Peki, yukarda saydıklarım, devletler neyle başa kaldırmışlardı

Neydi talepleri?

Türk egemenliği adı altın da sözde özğürlüklerini talep etiler.

Kimlerle!

Kendilerine benzeyen ajanlarla örgütlenip Türk askerlerine saldırdılar!

Çeşitli entrika, çeşitli fetvalarla…

Peki, günümüz bakalım!

Türkiye de Feto PKK Gibi örgütler ne amaçla meydanlarda!

İşte aynı amaç, işte aynı kavga yani…

11 Nisan kavgası devam ediyor edecek!

1850 bu tarafa çıkan örgütlere çıkan isyanlara bakın…

Ne kadar PKK. Ne kadar Feto ya benziyor…

Halen içimizde Lawrence var halen asala var halen…

Patrona Halil isyanı var.

Her 11 nisan, bizi bize hatırlatması dileği ile biz yazdık

Siz düşünün dileği ile hoş kalın.