Dairenin kararına göre, Şanlıurfa'daki bir uyuşturucu operasyonunda ele geçirilen uyuşturucu maddeler soruşturma kapsamında adli emanete alındı ve hakim M.B'nin odasındaki dolapta muhafaza edilmeye başlandı. Hakimin odasını temizleyen görevli ise uyuşturucu maddelerin bulunduğu torbayı aldı.
Olayın ortaya çıkması üzerine yapılan soruşturmada, uyuşturucu maddeyi aldığı anlaşılan temizlik görevlisi hakkında "hırsızlık" suçundan dava açıldı. Yargılama sonucunda Şanlıurfa 5. Asliye Ceza Mahkemesi, sanığa "hırsızlık" suçundan 1 yıl hapis cezası verdi.
Kararın temyiz edilmesi üzerine dosya Yargıtaya geldi.
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan tebliğnamede, uyuşturucu maddelerin mülkiyete konu olamayacağı belirtilerek, kararın bozulması istendi.
Kararın gerekçesinden
Temyiz istemini görüşen Yargıtay 6. Ceza Dairesi ise sanığa verilen cezayı onadı.
Dairenin kararında, Türk Ceza Kanunu'na göre, başkasının zilyetliğinde olan taşınır eşyanın izinsiz alınmasının "hırsızlık" olarak nitelendirildiği, uyuşturucu maddelerin ise mülkiyete konu olamayacağından hırsızlık suçunun konusunu oluşturamayacağı ifade edildi.
Ancak uyuşturucu maddelerin hukuk düzeni kapsamında meşru bir amaç doğrultusunda adli emanete alınması halinde bunun zilyet altında olduğunun kabul edilmesi gerektiğine işaret edilen kararda, şunlar kaydedildi:
"Suç faillerinden adli emanete alınan ya da ruhsat alınarak imal edilecek bir ilacın ham maddesi olması münasebetiyle fabrikada bulundurulan uyuşturucu maddenin bulunduğu yerden zilyedinin rızası olmaksızın ve faydalanma maksadıyla alınması halinde, hırsızlık suçunun işlendiğini kabul etmek gerekir."
Yorum Yazın
E-posta hesabınız sitede yayımlanmayacaktır. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişdir.