Urfa'da gelir adaletsizliği derinleşiyor

Faruk Deveci/Şanlıurfa OLAY

Şanlıurfa Sivil Toplum İzleme Platformu Başkanı Faruk Akbaş'ın, Karakoyunlu mahallesinde işadamlarının desteğini alarak başlattığı yardım faaliyetleri 7. ayına girdi. İşadamlarının destek verdiği bu çalışmalar sırasında mağdur ve ihtiyaç sahibi birçok ailenin evleri tamir ediliyor,  bakkal ve fırın borçları ödeniyor.

Yardım çalışmaları diğer mahallelere de yayılacak

Aynı zamanda Şanlıurfa Sebze ve Meyve Komisyoncuları Derneği (ŞASEMKOM) Başkanı olan Akbaş, karşılaştıkları tablo karşısında Vali Yardımcısı Ufuk Akıl’ın da hayretlerini gizleyemediğini vurgulayarak, yardım faaliyetlerinin diğer kenar mahallelerde de yaygınlaştırılması için Vali Güngör Azim Tuna‘dan söz aldıklarını, bu çerçevede ihtiyaç sahibi ailelerin ikamet ettiği evlerin Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı desteğiyle onarılabileceğini söyledi.

Mutfak var, içinde buzdolabı yok,tuvalet var, kapısı yok...

Yardım faaliyetleri sırasında kentte gelir adaletsizliğinin ne kadar derinleştiğine şahitlik eden Akbaş, şu yorumu yaptı: 'Hayali mutfağında buzdolabı, tuvaletinde kapı görmek olan ailelerimiz varken, biz çağ atladık demek ancak adaletsizlikte çağ atladık manasına gelir.' -Abi diye boynunu büktü.. Benim evimde, Buzdolabı yok. Duydum ki sen buzdolabı olmayanlara alıyormuşsun. Bana da alır mısın? -Senin buzdolabın niçin yok? Sen en fazla çok 3-4 yıllık gelinsin. Evlenirken sana almadılar mı? Diye sormakla kalmayıp mutfağa gittim. Gerçekten yok.-Vardı abi, geçen yıl elde avuçta bir şey kalmayınca, eşim mecburen buzdolabını satıp, eve yiyecek almak zorunda kaldı.-Peki eşin çalışmıyor mu? -Eşim amele, 2 gün çalışsa 5 gün boşta. Biraz saf olduğundan beceremiyor.-Peki ben sana buzdolabı alsam, Bunu da satsan ne yapacağız ? -Abi söz, sen al, ben satmayacağım.-Yanımda bulunan işadamı dostum Enver Sedat Yahlizade'ye dönerek, hocam sen ablanın dolabı satmayacağına, kefil olur musun? -Olurum başkanım, ablam söz verdi satmayacak. -Peki ben sana buzdolabı alacağım amma arada gelip kontrol edeceğim deyince, Ablamın gözleri ışıldadı..'

Öyle ev gördük ki bırakın beyaz eşyayı, yatak-yorgan bile yok!

155'i Karakoyunlu mahallesi, 2'i başka mahalleler olmak üzere bugüne kadar 157 eve ulaştık. Her evin bir hikayesi var. Öyle ev gördük ki, bırakın Televizyon, buzdolabı, çamaşır makinesini doğru düzgün yatak yorgan yok, çekyat yok. Burada eğitimli bir kadınla karşılaştık. Eşinden boşanmış 180 lira kira vererek bu evde oturuyor. Büyükşehir'in yol çalışmasından dolayı o evde çıkılacak. Günde 15-20 lira karşılığında bulaşık yıkayarak geçimini sağlamaya çalışan bu hanım, bize ben şimdi bu ev giderse ben 180 liraya ev nasıl bulurum diye yakınmaya başladı.  Kendisine hem yeni bir ev, hem de iş bulmaya çalışacağız. Yani ihtiyaç sahibi aileye bir gıda paketi verip çıkmıyoruz. Her derdiyle ilgilenmeye çalışıyoruz”.