olay reklam sol
ufuklar koleji sol
Şanlıurfa
22 Ekim, 2024, Salı
  • DOLAR
    34.07
  • EURO
    37.74
  • ALTIN
    2733.2
  • BIST
    9833.22
  • BTC
    57623.74$
Ufuklar

Türkiye’deki mülteci sayısı 2.5 milyona ulaşabilir...

Türkiye’deki mülteci sayısı 2.5 milyona ulaşabilir...
Şanlıurfa başta olmak üzer 10 ilde kurulan 25 Çadır ve Konteyner kentte en fazla Suriyeli Şanlıurfa’da kalıyor.Birleşmiş Milletler’in (BM) tahminlerine göre, Suriye’den mülteci akımı bu yıl da devam edecek ve 2015 sonuna kadar Türkiye’deki mülteci sayısı 2.5 milyona ulaşacak.

Türkiye’de 10 ilde kurulan çadır ve konteyner kentte 261 bin 326 Suriyeli barınıyor. Hatay, Gaziantep, Kilis, Şanlıurfa, Mardin, Kahramanmaraş, Osmaniye, Adıyaman, Adana ve Malatya illerinde 25 ayrı kamp bulunuyor. Şanlıurfa'da 5 ayrı kampta 104 bin 293 Suriyeli kalıyor. Şanlıurfa’yı ise ikinci sırada Gaziantep, 5 ayrı kampta 42 bin 448 Suriyeli ile takip ediyor. 10 ilde bulunan kamplarda en az Suriyeli Malatya’da barınıyor. Malatya’daki kaplardaki Suriyeli sayısı 7 bin 800 olduğu bildirildi.

 Huzurlu bir şekilde hayatlarını sürdürüyorlar

Suriye'deki iç savaştan kaçarak Türkiye'ye sığınan misafirler, yaklaşık 5 yıldır Başbakanlık Afet ve Acil Durum Yönetimi (AFAD) tarafından kendileri için hazırlanan çadır ve konteyner kentlerde barınıyor. "Güvenli liman" olarak gördükleri Türkiye'de en iyi şartlarda ağırlanan sığınmacılar, bunun için Allah'a şükrediyor.Kimi Suriyeli, Avrupa'ya ulaşarak "mülteci" olabilmek için tehlikeli bir "umut yolculuğuna" çıkarken, Türkiye'de tüm ihtiyaçları karşılanan "misafirler" ise dost ülkede yaşamlarına devam ediyor.Yaklaşık bir yıl önce terör örgütü DAEŞ ile bazı Kürt gruplar arasındaki çatışmalar nedeniyle Kobani'den (Ayn el Arap) kaçarak Türkiye'ye sığınan ve Şanlıurfa'nın Suruç ilçesindeki AFAD'ın oluştUrduğu "tam donanımlı" çadır kentte barınan Suriyeliler, huzurlu bir şekilde hayatlarını sürdürüyor.

 Suriye'den mülteci akımı bu yıl da devam edecek

  Bugüne kadar Suriyeli mülteciler için 6 milyar dolar harcayan Türkiye, kötü giden ekonomi ve siyasal belirsizliklerin de etkisi ile mülteci sorununu her geçen gün daha ağır yaşamaya başladı. Üstelik Birleşmiş Milletler'in (BM) tahminlerine göre, Suriye'den mülteci akımı bu yıl da devam edecek ve 2015 sonuna kadar Türkiye'deki mülteci sayısı 2.5 milyona ulaşacak.

 Çocukların eğitim durumları

Türkiye genelinde kamplarda yaşayan ya da yoğunlukla Güneydoğu olmak üzere kentlere yayılmış Suriyeli mültecilere ilişkin en önemli sorunlardan biri de mülteci nüfusunun yarısını oluşturan çocukların eğitim durumları. Birleşmiş Milletler Mülteciler Yüksek Komiserliği (UNHCR) Türkiye Sözcüsü Selin Ünal, kamp içindeki çocukların eğitime erişimindeki orana kıyasla kamp dışındaki çocukların erişimlerinin düşük olduğunu belirtiyor. Kamp dışında yaşayan yüz binlerce Suriyeli çocuğun eğitime erişimi konusunda acilen bir adım atılması gerekliliğine vurgu yapan Ünal, "Suriyeli mültecilerin sosyal olarak bulundukları ülkelerde uyumunun sağlanması önemli, aksi halde marjinalleşme riski artıyor." şeklinde konuşuyor.

 “Mültecilerin yüzde 75-80'i Türkiye’de kalıcı”

Suriyeli mülteciler konusunda en çok tartışılan noktalardan biri de halihazırdaki ‘geçici koruma’ statüsünün zaman içine vatandaşlığa dönüşüp dönüşmeyeceği. Mart 2015’te yayınladığı “Türkiye’deki Suriyeliler: Toplumsal Kabul ve Uyum” araştırması ile Türkiye’deki Suriyeli mültecilerin durumuna mercek tutan Hacettepe Üniversitesi Göç ve Siyaset Araştırmaları Merkezi (HÜGO) Müdürü Doç. Dr. Murat Erdoğan ise, kitlesel göçlerde süre uzadıkça kalıcılığın arttığına işaret ediyor. Ayrıca dönülecek ‘anavatan’ iyi durumda değilse de kalıcılığın arttığını belirten Erdoğan, “Her ikisi de Suriyeliler bakımından geçerli. Ben Türkiye’deki Suriyelilerin çok önemli bölümünün, yani yüzde 75-80’den fazlasının artık kalıcı olduğunu düşünüyorum” diyor.

 

“Halk, vatandaşlık verilmesini istemiyor”

Vatandaşlık hakkının ise kitlesel göçler bakımından en hassas ve en son düşünülen seçenek olduğunu dile getiren Erdoğan, “Bütün dünyada böyledir. Bugün ABD’de bile 11 milyondan fazla vatandaş olmayan göçmen var ve yıllardır burada yaşıyorlar. Ancak eğer kalıcılık durumu netse, vatandaşlık dışındaki bütün statüler bir sınırı belirler ve uyuma da olumsuz yansır” değerlendirmesinde bulunuyor. Bu konuda toplumun tepkilerinin de dikkate alınması gerektiğini vurgulayan Erdoğan, “Bizim yaptığımız bütün çalışmalarda Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarının Suriyelilere vatandaşlık verilmesine net bir biçimde karşı çıktıklarını tespit ettik. Bence belirli bir sürenin üzerinde kalanların, önce Green Card türü bir statüye ardından da vatandaşlığa geçmesi gerekir” şeklinde konuşuyor.

 “Çocuk işçi sayısı giderek artıyor”

Mültecilerin özellikle ülkenin güneydoğusundaki kentlerde işgücü piyasasını da olumsuz etkilediğini anlatan Erdoğan, mülteciler ile birlikte çocuk işçi sayısında büyük bir artış yaşandığını belirtiyor. “Hem kayıt dışılık artıyor hem de müthiş bir emek sömürüsü var” diyen Erdoğan, bazı bölgelerin son 2-3 yıldır sığınmacı ekonomisinden faydalandığının da altını çiziyor. Erdoğan, “İşini ucuz emek karşısında kaybetme riski her zaman yabancıya, sığınmacıya reddiyeyi, öfkeyi ve hatta düşmanlığı ve nefreti körükler. Buna engel olmak için de yasal statülerin acilen tanınması ve istihdam planlamalarının bölge ve meslek gruplarına göre yapılması gerekiyor” diyor. (Haber Merkezi- Deutsche Welle Türkçe)

 

 

 

 

 

ysd yatay

Videolar için YouTube kanalımıza abone olmayı unutmayın!


  • 0
    SEVDİM
  • 0
    ALKIŞ
  • 0
    KOMİK
  • 0
    İNANILMAZ
  • 0
    ÜZGÜN
  • 0
    KIZGIN

Facebook Yorum

Yorum Yazın

E-posta hesabınız sitede yayımlanmayacaktır. Gerekli alanlar ile işaretlenmişdir.

Başka haber bulunmuyor!