Toplum öfke kontrol sorunu yaşıyor

Haber: Hasan RAY

Son zamanlarda gittikçe artan şiddet olaylarına her gün bir yenisi daha ekleniyor. Meydan gelen silahlı ve bıçaklı kavgalarda toplamda onlarca kişi hayatını kaybederken bir o kadar kişi de çeşitli yerlerinden yaralandı. Toplumda artan bu şiddet olaylarını gazetemize sizler işin değerlendiren Rehberlik Araştırma Merkezi Uzmanlarından Bozan Doğan, şiddet olaylarının altında bir çok neden olduğunu ve bu  nedenlerin detaylı bir şekilde araştırılması gerektiğini belirtti.

Ölümlü olaylara neden oluyor

Şiddet olaylarının ilimizde ve ülkemizde son zamanlarda artış gösterdiğini söyleyen Bozan Doğan, “Dünya sağlık örgütünün şiddet tanımına baktığımızda fiziksel güç ya da kuvvetin amaçlı bir şekilde kendine ,başkasına bir gruba yada topluluğa karşı fiziksel zarara, psikolojik zarara, ölüme ve gelişim sorunlarına yol açması olarak ifade edildiğini görüyoruz” ifadelerine yer verdi.

Şiddetin birçok yönü var

Şiddet olaylarının bir çok nedenleri olduğunun altını çizen Bozan Doğan, “Şiddet olgusu son zamanlarda kendini daha çok kadına yönelik şiddet olarak ortaya çıkmakla beraber ilimizde şiddet olayının sadece bununla sınırlı olmadığını görebiliyoruz. Çok basit başlayan bir sözlü tartışmanın yaralanmayla veya ölümle sonuçlanabilecek bir boyuta ulaşabildiğini maalesef görebiliyoruz” dedi.

Bastırılmış duygular etkili oluyor

Bastırılmış duyguların şiddet olaylarında etkili olduğunu belirten Doğan, “Psikolojide şiddet olgusu engellenmiş davranışın saldırganlığa yol açması olarak kendini gösterir, kişiler kendilerini sağlıklı bir şekilde ifade edemediğinde ya da bir engelle karşılaştığında problemle baş etme yöntemi olarak saldırganlığa başvurduğunu söyleyebiliriz” gibi ifadeler kullandı.

Mevsim şartları da etkili oluyor

Hava sıcaklıklarının da şiddet olaylarını etkilediğini söyleyen Bozan Doğan, “Mevsim şartlarının insanların ruh hali üzerinde etkisi olabileceğini düşünebiliriz. Aşırı sıcak havanın insanların tahammül sınırlarını zorlayabileceğini, kişilerde tansiyon, yorgunluk, trafikte zorluk yaşama vb. problemlere kaynaklık edebileceğini bu durumun, kişilerin yaşanan problemleri algılama ve tepki verme biçimlerini etkilediğini bunun sonucunda da şiddet vakalarının bu dönemlerde daha fazla artış gösterdiğini söyleyebiliriz” dedi.

Tek etkene bağlamak yanlış olur

“Şunu hatırlatmakta fayda görüyorum; şiddet davranışının çok yönlü olduğu ve bunu sadece mevsim şartlarıyla ilişkilendirmenin eksik bir değerlendirme olacağını ifade etmek isterim” diyen Bozan Doğan, “Şiddete kaynaklık eden diğer unsurlar neler olabilir?. Şiddet çoğunlukla öğrenme yoluyla model alma biçiminde edinilen bir davranıştır. Dolayısıyla bunu tek etkene bağlamak yanlış bir değerlendirme olur” şeklinde konuştu.

Çocukluk döneminden başlayan süreç vurgusu

“Kişiler daha erken çocukluk döneminden başlamak üzere aile ortamından, sosyal çevreden ve okul ortamından etkilendiği bir unsur bununla birlikte sosyal medyadan ve görsel medyadan maruz kaldığı şiddet içerikli paylaşımların şiddet davranışının sıradanlaşmasını sağlayıp  bireylerin vicdan mekanizmasını ilkelleştirip empati duygusunu zayıflamasına yol açıyor.

Doktora şiddet olayını değerlendirdi

Şanlıurfa Harran Üniversitesi Eğitim ve Araştırma Hastanesinde şiddete maruz kalan doktor ile ilgili değerlendirmede bulunan Bozan Doğan, “Yaşadığımız son hadise yani hastanede doktorun başından darp alarak yaralanmasına yol açan şiddet hadisesi bu problemin mutlaka irdelenmesi ve tedbir alınması gereken bir durum olduğunu bize yeniden göstermiş oldu. Bu olay şiddetin boyutun ne kadar ilerlediğini göstermiş oldu” diye konuştu.

Toplum öfke kontrol problemi yaşıyor

“Temel görevi topluma hizmet olan sağlık çalışanlarına, eğitimcilere yönelik şiddet davranışları toplum olarak öfke kontrol problemi yaşadığımızı, stresle baş etme becerilerinin sağlıklı oluşturulamadığının bir ifadesidir” diyen Bozan Doğan, “İletişim yoluyla, kendini ifade etme biçiminde , hakkını kurallara uygun bir şekilde aramak sağlıklı baş etme becerileri arasında yer alırken bu yönde bir eğitim sürecinin aile ortamında ve sosyal hayat içerisinde yeniden inşa edilmesi gerekiyor” dedi.

Şiddet olaylarıyla ilgili bir takım önerilerde bulunan Bozan Doğan şunları söyledi;

“Şiddet sadece bir bölgeye bir kültüre özgü ortaya çıkan davranış biçimi değil, şiddetin temel çözüm yöntemi olarak kabul edildiği anlayışla topyekun mücadele etmek gerekiyor. Medya dilinin ve içeriklerinin değişmesi ilk alınması gereken tedbirler arasında yer alıyor.

Ekranlarda kadına yönelik şiddet içeren senaryoların yer aldığı dizilerin izlenme rekoru kırması, her akşam ekranlardan evimize taşınan mafya dizilerinde silah kullanmanın adam öldürmenin karizmatik başrol oyuncuları üzerinden gençlere rol model olarak sunulması ve suç ceza kavramının gerçek hayattan uzak şekilde aktarılması önemli sorunlar arasında yer alıyor.

Bunun yanı sıra aile dinamiğinin zayıflaması anne baba arasında yaşanan sözlü ve fiziki şiddetin çocuklar üzerinde yarattığı tahribat, alkol ve madde kullanımının yaygınlığı, okul ortamlarında ve sosyal medyada akran zorbalığı ve siber zorbalığın baş göstermesi vb. sorunlarla mücadele anlamında aile içi eğitimlerin artırılıp aile danışmanlığı hizmetlerinin yaygınlaşması, akran arabuluculuğu ve zorbalıkla mücadele programlarının işlevsel hale getirilmesi, toplumsal olarak şiddete karşı ortak tavır alınması gibi önlemler acil alınması gereken tedbirler olduğunu düşünüyorum. ”