OHAL’e karşı imza kampanyası

Haber: Mehmet Kaması

15 Temmuz darbe girişiminin ardından yürürlüğe giren Olağanüstü Hal’in önümüzdeki günlerde 3 aylık süresi doluyor. Bununla birlikte tekrardan OHAL’ın uzatılması gündemde  buna tepki olarak İnsan Hakları Derneği (İHD) Şanlıurfa Şubesi yaptığı basın açıklamasında OHAL’in uzatılmaması, hatta en kısa zamanda kaldırılması gerektiğini ve bunun için imza kampanyası bile başlattıklarını söyledi. İmza kampanyasında toplanan imzaları meclise sunacaklarını asöyleyen İHD Şanlıurfa Şube Başkanı Atilla Yazar, “Bizler OHAL’a karşı olup bitmek üzere olan OHAL süresinin tekrardan uzatılması gündemde olup buna karşı olduğumuzu ve hata imza kampanyası başlattık.” dedi.

‘Kararname ve uygulamalarıyla sivil bir darbe ile yüz yüze geldi’

Demokrasi karşıtı 15 Temmuz darbe girişiminin bastırılmasından sonra demokrasi ve özgürlükler adına toplumun rahat bir nefes aldığını söyleyen İHD Şanlıurfa Şube Başkanı Atilla Yazar, “Ne yazık ki OHAL kararname ve uygulamalarıyla sivil bir darbe ile yüz yüze geldi. Resmi yetkililerin çeşitli tarihlerde yapmış oldukları açıklamalardan elde edilen ve artarak değişen verilere göre ilk 50 günde 40 bin kişinin gözaltına alındığı ve 32 bin kişinin tutuklandığını söylendi.” ded

‘OHAL boyunca binlerce kişi açığa alındı’

80 bin çalışan açığa alındığını söyleyen Atilla Yazar. “45 gazete, 24 radyo, 18 Televizyon kanalı, 15 dergi, 29 yayınevi, 3 haber ajansı kapatıldı. 100 gazeteci gözaltına alındı. 37 gazeteci tutuklandı. 28 belediyeye kayyum atandı. Bazı şehirlerde Kürt muhtarlar görevlerinden alındı. Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Komiserliği ve bağımsız insan hakları savunucuları OHAL için Siracusa ilkeleri denilen koşulların şart olduğunu vurgulamaktadırlar.” diye konuştu.

‘Ulusun yaşamını tehdit eden bir durumdur’

Yani, ulusun yaşamını tehdit eden bir durumdan bahsedebilmek için nüfusun tamamını ve devlet topraklarının bir kısmını veya tamamını etkilemesi, Anayasal kurumların işleyişini, varlığını, nüfusun fiziksel bütünlüğünü tehdit etmesi aranıyor.” diyen Atilla Yazar “Savunma hakkı dahi tanınmadan kamu görevinden çıkarılanlar, dernek ve vakıfların kapatılması, mal varlıklarına el konulması gibi uygulamalar OHAL sonrasını da etkileyecek insan hakları ihlalleridir.” ifadelerini kullandı.

‘Hiçbir hukuki somut dayanağı bulunmamaktadır’

11 bin 301 eğitim emekçisinin görevden alınması toplumsal muhalefete yönelen bir durumdur ifadelerini kullanan Yazar, “Bakanlığın görevden uzaklaştırma-alma kararlarının, soyut iddialardan başka, hiçbir hukuki somut dayanağı bulunmamaktadır. Usul, yer, süre, sebep, amaç açısından hukuka uygun bir OHAL bulunmaktadır. İhtiyacımız Despot idareler değil, özgürlükçü rejimlerdir. Toplumun güvenliğini sağlayacak olan baskıcı rejimler değil, herkes için en geniş, eşit, özgürlükçü demokrasilerdir.” şeklinde konuştu.