Öğrenciler, ulaşım sorunu için çare arıyor

Haber: Mehmet Kaması

Harran Üniversitesi Öğrenci Konseyi güçlü ekibi ile bir araya geldi. Cumhuriyet Parkı Sosyal Tesisleri'nde yapılan toplantıya fakülte, bölüm ve sınıf temsilcileri katıldı. Öğrencilerin üniversitede olan sorunlarını kendilerine aktarmalarını isteyen Harran Üniversitesi Öğrenci Konseyi Başkanı Barış Yaşar, sorunların çözümü için ellerinden gelen her gayreti göstereceklerinin sözünü verdi. Öğrenciler ise üniversitede var olan en büyük sorunun ulaşım ve sosyal etkinlik alanları  olduğunu ifade etti.

'Sadece gönüllü olarak biz bu işi yapıyoruz'

Konsey Başkanı Barış Yaşar, bu işi sadece gönüllü oldukları için yaptıklarını ifade ederek, "Bugün bütün fakülte temsilcisi kardeşlerim ve bölüm başkanlarımız, sınıf başkanlarımız ile beraber tanışalım; birbirimizi yakından görelim; varsa düşünceleri, fikirleri, projeleri bölüm başkanlarımız, fakülte temsilcilerimiz ile birlikte istişare edip konuşalım diye bir araya geldik. Harran Üniversitesi Öğrenci Konseyi olarak biz güçlü, samimi ve büyük bir aileyiz. Bu aile içinde herkese bir sorumluluk düşüyor. Sınıf başkanlarım kendi sınıflarından sorumlular. Onların sıkıntılarını, önerilerini, isteklerini ilgili yere iletmek ile yükümlülükler aynı şekilde bölüm başkanları kendi bölümlerinden; fakülte başkanları bütün fakülteden sorumlular. Öğrenci konsey başkanı da bütün öğrencilerin hizmetkarıdır. İlgili birimler ve öğrenciler arasında bir köprüdür. İşte biz büyük bir aileyiz derken bunu kast ediyoruz. Üniversitemiz adına, kendimiz adına, geleceğimiz adına, ülkemiz adına yapılacak bir şey varsa taşın altına biz de elimizi koyalım diyoruz. Sadece eğitim değil, eğitimin yanında sosyal hayatta da etkinliklerimizle güzel şeyler yapmaya çalışalım." dedi.

'Öğrenci Konseyi, üniversitede öğrenciler arasında bir farklılık gözetmeyecektir'

Barış Yaşar, siyasi görüşü ne olursa olsun üniversitede ayrım yapmayacaklarını söyleyerek, "Üniversitemizde asla bir farklılık gözetmeyeceğiz. Yani Öğrenci Konseyi hiçbir şekilde üniversitede hiçkimse arasında bir farklılık gözetmeyecektir. Siyasi görüşü, dini inancı her ne olursa olsun eğerki üniversitemizde yardıma muhtaç biri varsa, yapabileceğimiz bir şey varsa biz o kardeşimiz için ne gerekiyorsa  yapacağız. Biz üniversitede farklılıklar üzerinden değil, ortak paydalarımız üzerinde buluşacağız. Örneğin, Öğrenci Konseyi olarak Harran Üniversitesi öğrenci kimliğini taşıyan bütün kardeşlerimizin en büyük hizmetçileri, bizler olacağız. Bizler sevgi saygı hoşgörü ve azimle kararlılıkla Harran Üniversitesi öğrencilerinin hepsine hizmet etmeyi, onlarla kucaklaşmayı vaat ediyoruz.” diye konuştu.

'Yeni anayasa değişikliği hakkında tartışmak, ilk bizim hakkımızdır’

Siyasi partilerle ve diğer bağlantılarıyla ilişkilerinin olmadığını belirten Başkan Barış Yaşar, "Elbette herkesin siyasete dair bir tarafı vardır. Bir ideolojisi, bir fikri ve zikri vardır ve olacaktır. Zira ülkesinin gündeminin en başında olan toplumu yöneten siyasete, okuyan araştıran üniversite öğrencilerinin kayıtsız kalmaları düşünülemez. Fakat biz öğrenci konsey ekibi olarak diyoruz ki herkesin fikrine, zikrine, ideolojisine saygı duyuyoruz. Bizim amacımız üniversitede farklılıklarımız üzerinden konuşursak da bunu olgunca yapalım objektif olarak yapalım. Ön yargılarımızı kırıp atalım. Bugün ülkemizin gündeminde ne var? Yeni anayasa değişikliği. Peki biz neden üniversitede bunu tartışmıyoruz; neden bu konuda konuşmuyoruz? Oysa bu konu hakkında ilk konuşması gereken bizler değil miyiz? Hani biz üniversite olarak şehrin beyniydik, ülkenin nabzıydık, eğer öyle ise gelin bu yeni anayasa değişikliğini bizler konuşalım, tartışalım ve bunu yaparken de bilim irfan araştırmalar ışığında tartışalım. Her zaman doğrunun peşinde olalım. Birbirimizin fikrine, şahsına karşı saygımızı yitirmeyelim. Zira biz üniversite öğrencilerine yakışan budur. İşte biz öğrenci konseyi olarak, bunu savunuyoruz. Bu değerler ışığında üniversitemizde hizmet etmek istiyoruz.” ifadelerini kullandı. 

'Biz üniversitede siyaset üstüyüz’

Yaşar, sözlerini şöyle sürdürdü: “Biz üniversiteler olarak bilim ve araştırmanın yuvası olarak kendimizi bir bir ideolojiye hapsedersek, karanlık bir odada yerimizde sayar dururuz. Bizler siyaset üstüyüz; biz ideolojileri tartışan bir kitleyiz. Okuyan, araştıran bir topluluğuz. O yüzden kendimizi bir partinin bir ideolojinin sözcüsü olarak görmek çok basit olur bizim için. Şunun üzerinde tekrar duruyorum. Biz üniversitede farklılıkları, ideolojileri çok rahat bir şekilde olgunca objektif olarak tartışabilmeliyiz. Bunu yaparken sevgi, saygı, bilgi ve araştırma çerçevesinde yapmalıyız.”