Müftü Açık\'tan önemli mesajlar...

RÖPORTAJ:AZİZ BUDAK

Müftü İhsan Açık ile Şanlıurfa Müftülüğü'nü, çalışmalarını, cami ve cami-dışı hizmetlerini konuştuk.

 İşte o röportaj:

Kurumunuzun çalışmaları hakkında bilgi verebilir misiniz?

Tabi ki Diyanet İşleri Başkanlığının yapmış olduğu programlarımız var. Bizde İl Müftülüğü ve ilçe müftülüklerimiz onun kontrolünde yaptığı programlarımız var. Tabi ki Diyanet İşleri Başkanlığı, vatandaşlarımızın din hizmeti sunması noktasında bir çaba ve gayreti içerisinde bize verilen yetkiler sebebiyle. Tabi ki bize devletimizin vermiş olduğu yetkiler var, birde vatandaşlarımızın bizden istekleri var bunlar doğrultusunda hizmet etmeye çalışıyoruz. Bu hizmetlerin birinci odağı camiler, ikinci bir odağı olan camilerin yan kuruluşları da Kuran kurslarıdır onlar bizim olmazsa olmazlarımızdır. Her yıl cami sayımız ve kuran kurslarımız artıyor. Cami ve kuran kuşları sayımızın artması bir nevi hizmetin daha fazla olduğunun alametidir.

SON İKİ YILDA 200 CAMİ YAPILDI

Şanlıurfa'da cami sayısı kaçtır ve personel sıkıntısı var mı?

Cami sayılarımız da son iki yıldır gerçekten belki de özlediğimiz pozisyona geldi. Son iki yılda 200 cami yapıldı. Şu an Şanlıurfa'da 1840 civarında cami var. Personel olarak yaklaşık 300 civarında personel eksikliğimiz var. İmam ve Kuran kursu hoca eksikliğimiz var, memur eksikliğimiz var. Tabi ki, Urfa çok hızla büyüyor. Bir yandan camilerimiz yapılıyor ve personel açığımız oluyor. 2015 itibarı ile bir çok ilahiyat mezunu görevlilerimiz, kuran kursu hocalarımız ve imamlarımız öğretmenliğe geçtiler, başka bir kuruma geçtiler ve bundan dolayı bizde azalma oluştu. Ayrıca kurumumuzda 3 yılını doldurmuş kardeşlerimiz eş durumu veya başka sebeplerden dolayı buradan ayrıldı. Tabi bundan dolayı Urfa'da 300'e yakın kadro eksikliği oluşturdu. Ama hamdolsun şu anda 2 bin 300'e yakın bir kadromuz var, fakat bizim kadromuzun 2 bin 800'e kadar ulaşması gerekiyor. Çünkü yıl içerisinde camilerimiz yapılacak, kuran kuşlarımız yapılacak. Bu nedenle 3 bine yakın personele ihtiyacımız var. Buda zamanla olacak başkanımıza bildirdik inşallah kadrolarımız gelecek.

CAMİMİZİ BİR OKUL GİBİ İŞLEVİNİ YAPMASINI İSTİYORUZ

Madde bağımlı çocuklar için projeleriniz ve çocukları camiye çekmek için ne tür çalışmalarınız var?

Madde bağımlılarıyla ilgili bütün programlara katılıyoruz. Ayrıca Eyvan Derneğinin çalışmalarına bizim katkılarımız oluyor. Hocalarımızı oraya gönderiyoruz, orada çocuklara moral eğitimi, kuran eğitimi ve ilmihal eğitimi şeklinde yardımcı olmaya çalışıyoruz. Onun haricinde madde bağımlılığından önce, kötü alışkanlıktan önce bu çocuklara ne yapabiliriz diye bu noktada bizim fazla görevlerimiz var. Onun içinde cami ve kuran kursu merkezli çalışmalar yürütüyoruz. İmamlarımızı gün boyu camiyi açma, gün boyu camide etkinlik düzenleme ve camide gün boyu eğitim yapma cami dersleri yapma, gün içerisinde mutlaka bir vakitte hatim indirme hususunda şu anda talimatımız var. İmamlarımızdan camiye gelenlere gruplar halinde kuran dersi vermeleri gerekiyor. İmamlar sadece namaz kıldırıp camiyi kapatma değil, gün boyunca camimizi bir okul gibi işlevini yapmasını istiyoruz. Bu hususta görevlilerimizi bilinçlendirme konusunda eğitim merkezimizde hocalarımızı Kuran-ı Kerim'e yönelik kurslara alıyoruz. Bunun haricinde kendi liyakatlerini, kendi bilgilerini, kendi ilmilerini artırma adına onlara mesleki eğitimler veriliyor. Bu noktada Şanlıurfa İl Müftülüğü olarak, eğitim merkezimizle işbirliği içerisinde eğitimlerimiz devam ediyor.

BİZİM BİR ÖRNEK OLMAMIZ LAZIM

İdeal bir din görevlisi nasıl olmalı?

İdeal bir din görevli Diyanet İşleri Başkanlığında çalışan herkes için geçerlidir. Memurumuz, müezzinimiz, vaizimiz, müftümüz, uzmanlarımız, Diyanet İşleri Başkanlığı içerisinde din hizmetleri sunan her görevlimiz din görevlisidir. İdeal bir din görevlisi ise dini sunabilmek için dini iyi öğrenmesi lazım. Bir din görevlisi dini doğru bir şekilde hazmetmesi lazım. İkinci bir örnek o bilginin, o liyakatin yanında örnek model olabilmesi, örnek bir insan olması gerekiyor. Sunumunu yapabilmesi için çaba gösterecek, din hizmetini acaba ben daha nasıl iyi sunabilirim diyecek. Çünkü bizim muhatabımız çocuk, genç, yaşlı, kadın, erkek biz her yaştan insanla muhatabız. Ani doğumdan ölüme kadar her türlü insan grubuyla muhatabız. Bu bakımdan bizim bir örnek olmamız lazım. Örnek yaşantı yaşamamız lazım. Yapmak istediğimiz güzellikleri insanlara anlatmamız lazım. Bu noktada tabi ki görevimiz çok zor. Bu nedenle kardeşlerimizden isteğimiz şudur; sizin toplumun önünde olmanız lazım ahlaki yönden birbirimizi uyarmamız lazım.

EZANLARIN MİNARELERDEN DAHA GÜZEL OKUNMASINI İSTİYORUZ

Şanlıurfa çok sayıda ziyaretler var. Bunlarla ilgili çalışmalarınız nelerdir.

Bir defa bu ziyaretlerin sunumunun doğru olması lazım, Bir ziyaret makamı bu cami olabilir, kabir olabilir, bir külliye olabilir, buraya girildiğinde bir kere bir nezih ortamla karşılaşması lazım. Yani oraya bir ziyaretçi geldiğinde düşünceleri nasıl işliyor, bunu yaptıranları nasıl düşünüyor, bunun insanlık değeri nedir? Buna yönelik çalışmalar yapmamız gerekiyor. Bu konuda Diyanet İşleri Başkanlığı yeni bir çalışma ortamı oluşturdu. Ziyaretçilerin çok kalabalık olduğu yerlerde görevliler tayin edilecek. Bunun amacı ziyaret edilen yerleri tanıtmaktır. Bizde Şanlıurfa'ya 2 hocamızı istedik. Ziyaret makamlarına gidildiği zaman oranın dini hayatıyla ilgili tanıtma adına bir önceliğin olmasını istiyoruz. Yazılı ve kültürel anlamda çabaların sarf edilmesi gerekiyor. Bizim en son yaptığımız 'Ezanla Diriliş' çalışmamız var. Ezanların minarelerden daha güzel okunmasını istiyoruz. Urfa'nın dışından gelen kardeşlerimiz belki de Urfa'ya bir daha gelmeyecek ama biz bu kardeşlerimizin Urfa'dan gittiklerinde şunu demelerini istiyoruz. 'Ben Urfa'da bir ezan duydum', 'Urfa'da ne kadar güzel ezanlar okunuyordu.' Bunu yaşatabilme adına din görevlilerimizin güzel ezan okuması için çabalarının olmasını istedik. Bir diğer konu Urfa'yı görsel anlamda tanıtmaya çalıştık. Urfa'ya kültürel anlamda katkımızın olduğuna inanıyorum. İnşallah bunun devamını getirmek istiyoruz. Urfa'da zikir var, biz o zikri Urfa dışına taşımak istiyoruz.

Şanlıurfa'da yaşayan Suriyeliler hakkında ne gibi çalışmalarınız var?

Suriyeliler için okullarımız var. Müftülük olarak şu an 4 okul var. Milli Eğitim Müdürlüğü ile yaptığımız bir protokol ile 4 katlı binamızda onlara eğitim vermeye çalışıyoruz. Şu anda 2 binin üzerinde öğrencimiz var. Ortaokul ve lise düzeyinde okullarımız var. Onun haricinde maddi destek anlamında, Kurban bayramından tutun diğer zamanlarda yaptığımız nakdi ve ayni yardımlarımız var. Birde yardımı teşvik etmek amacıyla vaazlarımız, konuşmalarımız, hutbelerimiz var. Sık sık Suriyeli kardeşlerimizi misafir ettiğimizi hatırlatabilme anlamında Urfalılara verdiğimiz öğütler var. Suriyeliler Platformu ile organik bağımız var. Onları faaliyetlerinde destekliyoruz. Dışarıdan gelen yardımları onlara yönlendiriyoruz. Bazı il ve ilçe müftülüklerimizle yaptığımız kampanyalar var onlar Suriyeliler platformuna yönlendirerek onların dağıtımını sağlıyoruz. Kamplarımızda görevli hocalarımız var. Onlara ders veriyoruz. Kamp içi ve kamp dışında Suriyelilere elimizi ve yüreğimizi dokundurmaya çalışıyoruz.

Urfalılardan Allah razı olsun diyorum

Suriyeliler konusunda Urfalılara söylemek istediğiniz mesajınız var mı?

Türkiye'de en fazla Suriyelilerin olduğu bir ildeyiz. En çok Suriyeli kardeşimiz bizde ama en az sorunda bizde. Şu an Suriyelilerin yaşadığı birçok ilde onların yaşamlarıyla ilgili büyük sorunlar sıkıntılar bulunuyor. Ama hamd olsun Urfa'mızda sorunlar çok aşağılarda. Buda tabi ki şundan kaynaklanıyor. Urfa misafirliğe yatkın bir halk, hatta ben kendim 1988 yılında İmam Hatip Lisesindeyken, Umre 'ye giderken burada kalmıştım. O zamanlardan beri Umre ve Hac misafiri eden bir memleket, yani evinde misafir eden, misafirliğe alışkın bir toplum. Evini, sofrasını açabilen, mekânını açabilen birçok şeyi ortak kullanabilen bir toplum, bu büyük bir avantaj oldu sıkıntıları azaltma anlamında. Burada birçok köylerimizde Suriyeli var. Diğer illerde bu yok. Bunlarla akrabalık bağları olduğundan dolayı belki sorunların azalması bundan kaynaklanıyor. Ben bu konuda Urfalılara şunu derim. 'Urfalılar, Urfalı gibi davranmaya devam etsinler.' Çünkü Urfa örnek oluyor Suriye konusunda. Onun için Urfalılar Urfalılıklarını kaybetmesinler, Urfa bilincini kaybetmesinler. Urfalı gibide çocuklarını yetiştirsinler ki, o çocuklarda ileride başka sorun ve sıkıntılarla karşılaşmasınlar. Onlara misafirperverliğin nasıl bir bereket getirdiğini, Halil İbrahim'in torunları olduğunu, Halil İbrahim'in yolundan gittiklerini hissettirsinler, Suriyelilere karşı ve diğer misafirlere karşı İbrahim oldukları için Urfalılardan Allah razı olsun diyorum.

Son söz olarak neler söylersiniz?

Öncelikle bizlere bu imkânı sağladığınız için teşekkür ederiz. Bu röportajlar bizleri de muhasebeye çekmeye vesile oluyor. Neler yaptık, neler yapacağız neler yapmak istiyoruz diye bu noktada bu fırsatı bizlere verdiğiniz için OLAY Gazetesine teşekkür ediyorum.