Bir bayrama daha buruk giriyorlar

Ülkelerindeki savaştan kaçarak sığındıkları Türkiye'de çeşitli kentlerde kamplarda misafir edilen Suriyeliler, bir bayramı daha vatanlarından uzakta geçirecek olmanın üzüntüsünü yaşıyor.

Suriye'deki iç savaştan kaçarak Türkiye'ye sığınan misafirler, yaklaşık 5 yıldır Başbakanlık Afet ve Acil Durum Yönetimi (AFAD) tarafından kendileri için hazırlanan çadır ve konteyner kentlerde barınıyor. "Güvenli liman" olarak gördükleri Türkiye'de en iyi şartlarda ağırlanan sığınmacılar, bir bayramı daha vatanları ve yakınlarından ayrı geçirecek.

Sığınmacıların tek temennisi ise bundan sonraki bayramları savaşsız bir Suriye'de huzur içinde geçirmek.

Tüm sıkıntılara rağmen sağlanan imkanlarla Ramazan Bayramı'na hummalı şekilde hazırlanan sığınmacılar, verilen kartlarla kamplardaki marketlerden alışveriş yapıp, bayram için yöresel lezzetler hazırlıyor.

- Kobanililerin gurbetteki ilk Ramazan Bayramı

Yaklaşık bir yıl önce terör örgütü DAEŞ ile bazı Kürt gruplar arasındaki çatışmalar nedeniyle Kobani'den (Ayn el Arap) kaçarak Türkiye'ye sığınan ve Şanlıurfa'nın Suruç ilçesindeki çadır kentte barınan Suriyeli Kürtler, ilk kez bir Ramazan Bayramı'nı ülkelerinin dışında geçirecek.

Sığınmacılardan Bekir Şeyho, AA muhabirine yaptığı açıklamada, çatışmaların ardından eşi, kardeşleri ve annesiyle Türkiye'ye sığındıklarını, babasının ise DAEŞ'e esir düştüğünü söyledi.

Çadır kentte en iyi şekilde ağırlandıklarını belirten Şeyho, şöyle devam etti:

"İlk kez bir Ramazan Bayramı'nı vatanımızdan uzakta kutlayacağız. Umarım bu son olur ama pek ümidimiz kalmadı. Her şeye rağmen burada iyiyiz ancak babamdan haber alamıyoruz. Sağ mı ölü mü ya da öldüyse mezarı nerede bilemiyoruz. Burada sağlanan imkanlarla bayrama hazırlanıyoruz. Bu mübarek günlerin yüzü suyu hürmetine İslam coğrafyasındaki olumsuzlukların bitmesini diliyorum."

- 4 yıldır ülkelerinden uzakta bayram geçiriyorlar

Şanlıurfa'nın Akçakale ilçesindeki Süleyman Şah Konaklama Tesislerinde yaşayan ve Suriye'deki iç savaşta 5 oğlu ile damadını kaybeden Hüseyin Abdullah da yaklaşık 4 yıldır ülkelerinden uzakta bayram geçirdiklerini ifade etti.

Tüm olumsuzluklara rağmen Türkiye'de bayramı kutlamaya çalıştıklarına işaret eden Abdullah, şöyle konuştu:

"Suriye'de devam eden savaş nedeniyle ne oradakiler ne de buradakiler tam anlamıyla bayramı kutlayamıyor. Türkiye bize her türlü imkanı sağlıyor fakat ne olursa olsun insanın kendi vatanı bir başkadır. Türkiye'de güvendeyiz. Bu da bizim için bir bayram kadar değerlidir. Çocuklarımın mezarlarını gidip ziyaret etmek isterdim ancak birçok örgüt ve uçakların korkusuyla gitmeye korkuyorum. İnşallah bu savaş bitince evimize döner ve yakınlarımızın mezarlarını ziyaret edersek, bizim bayramımız o zaman olur."

Sabiha Ahmet ise yaklaşık 2 yıldır Türkiye'de yaşadığını belirterek, Ramazan Bayramı'nı ülkelerinde yaşananlar nedeniyle hüzünlü geçireceklerini söyledi.

Vatan sevgisinin hiçbir şeyle değiştirilemeyeceğini aktaran Ahmet, "Bayramda insan annesi, babası, kardeşi ve sevdiklerinden, doğduğu topraklardan uzak olursa o bayram bayram olamaz. Ne zaman sevdiklerimizle bir araya gelip bayramlaşırsak, bayramın o zaman bir anlamı olur. Bunlar olmayınca bizim için bir anlam ifade etmiyor" dedi.

Ahmet, başta Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan olmak üzere tüm Türkiye'ye kendilerine sağlanan imkanlardan dolayı teşekkür etti.

- "Vatanımıza kavuşmak istiyoruz"

Kahramanmaraş'taki çadır kentte barınan yaklaşık 17 bin 500 Suriyeli de bir Ramazan Bayramı'nı daha vatanlarından uzakta geçirecek.

Sığınmacılardan Abir Yetim, yaklaşık 4 yıldır Türkiye'de yaşadığını söyledi.

7 aylık hamile olduğunu vurgulayan Yetim, bayramların Suriye'de daha farklı olduğunu dile getirdi.

Çocuğunun geleceği için kaygılandığını ifade eden Yetim, şöyle konuştu:

"Bayram, bize normal bir günmüş gibi geliyor. Keşke annem babam burada yanımda olsaydı. Burada her şeyimizi karşılıyorlar bundan fazlası da olamaz zaten. Türk devleti sağolsun ama bülbülü altın kafese koymuşlar 'vatanım da vatanım' demiş. Burada ne kadar kalırsak kalalım sonunda vatanımıza gitmek istiyoruz. Ülkemizi ve ailemizi bıraktık, buralara geldik. İçimizde bir yara var. Ne olursa olsun bu çadırlar bizim evimiz oldu."

Fadiye Aslan da yaklaşık 4 yıl önce çocuklarını bırakarak geldiği Türkiye'de geçirdiği bayramlardan hiçbir tat alamadığını belirterek, uzun süredir ailenin bir araya gelemediğini ifade etti.

- "Bu bayramda da akrabalarımızdan dostlarımızdan uzaktayız"

Kilis Öncüpınar Konteyner Kentinde barınan Suriyeliler de ramazanın son günlerinde bayram hazırlığına başladı.

Savaşsız bir Suriye umudunu yitirmeyen sığınmacılar, çocukları için bayramlık almayı ihmal etmiyor.

Yaklaşık 3 yıldır konteyner kentte barınan Amir Hurabi, 3 çocuğundan birinin savaşta hayatını kaybettiğini kaydetti.

Bir bayrama daha buruk girdiklerini dile getiren Hurabi, "Bu bayramda da akrabalarımızdan dostlarımızdan uzaktayız. Ümit ediyoruz ki iç savaş biter biz de ülkemize döneriz. Ülkemize dönme ümidini hiç kaybetmedik" şeklinde konuştu.

Amir Hurabi'nin eşi Rağde Hurabi ise İdlip'teki dost ve akrabalarını özlediğini vurgulayarak, savaşın bittiği gün ülkelerine döneceklerini söyledi.

Hurabi, kendilerine sahip çıkan Türk hükümeti ve halkına teşekkür etti.