Aslan, “Yıllarca eziklik yaşadık”

Muharip Gaziler Derneği Başkanı Hasan Arslan ile, derneğin çalışmalarını, gazilerin sorunlarını, yeni hükümetten beklentilerini OLAY Gazetesi Haber Müdürü Aziz Budak konuştu.

İşte o röportaj;

Kendinizi tanıtır mısınız?

Ben Hasan Aslan Kıbrıs Gazisiyim ve Türkiye Muharip Gaziler Derneği Şanlıurfa Şube Başkanıyım.

Derneğinizin çalışmaları hakkında bilgi verebilir misiniz?

Tabi, Derneğimiz Kıbrıs ve Kore Gazilerilerinin teşkil ettiği Türkiye Muharip Gaziler Derneğidir. Derneğimizin toplam üye sayısı 683'tür. Bunun 53 kişisi Kore gazisi, 630 kişide Kıbrıs gazisi. Koreli gazilerimizin yaşları artık 80 ile 90 arasında hayatta kalan 6 kişidir. Allah onlara da hayırlı ve güzel günler nasip etsin inşallah. Derneğimizin faaliyetleri arasında vefat eden gazilerimizin eşlerini buraya üye olarak kayıt ediyoruz. Onların sıkıntıları, onların maaş durumlarını takip ediyoruz. Onlara gerek bilgileri veriyor ve yardımcı oluyoruz. Bizim kimlik kartlarımız değişti. Biz eskiden Milli Savunma Bakanlığına bağlıydık. Şimdi ise Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığına bağlandığımız için gazi kimliklerimiz değişti. Gazi kardeşlerimize her türlü yardımcı oluyoruz. Hasta olan gazilerimize yardımcı olmaya çalışıyoruz.

Sizlere Aile ve Sosyal Politikalar il Müdürlüğünün katkıları oluyor mu?

Tabi ki oluyor, geçtiğimiz gün bir gazimizin tekerlekli sandalye ihtiyaçları vardı. İl Müdürü Sayın Murat Demirkol ve yardımcılarına sorunu ilettik, sağ olsunlar sorunu hemen girerdiler gazimizin ihtiyacı olan tekerlekli saydalyeyi verdiler. Kendilerine teşekkür ediyorum. Tam bir gazi dostu, bir şehit ailesi dostu olduğunu gösterdi Sayın Murat Demirkol. Müdür Demirkol Urfalı değil ama Urfalılardan çok daha fazla biz muharip gazi ve şehit çocukları ve yakınlarına o kadar yakın ki, bizlerle o kadar ilgileniyor ki neredeyse bütün güz bizlerle beraber kendilerine teşekkür ediyorum.

Gazilerimizin yaşadıkları sorunlar nelerdir.?

Bizim çok büyük sıkıntılarımız var. Mesela ben Kıbrıs'a gittim. 1974 Kıbrıs barış harekatına ben filen katıldım. Biz Kıbrıs'a giderken devletimiz bize böyle şeref aylığı bağlayacak, işte böyle kadro verecek, işte bize konut kredisi verecek, biz bunları düşünmedik yoktu ki öyle bir şey o zaman. Biz sadece gönüllü gittik vatan, millet, bayrak için gittik. Şimdi Urfa'da 630 kişi Kıbrıs gazimiz var. Bunların yaklaşık olarak yüzde 80'in sosyal güvencesi yok. Adamları gerçekten gemilere doldurup getirdiler. Okuma azmaları yoktu çoğunun. O Zamanki Genelkurmay Başkanımız, Başbakanımız bize şöyle bir hak vermişlerdi. Devlet Kurumlarında işe girmek için gaziler öncelikli hakka sahiptir. Sınavsız olarak. Fakat arkadaşlarımızın çoğu bu kanunu bilmiyordu. Bunların yüzde sekseni bir kurumda çalışamadı. Sosyal güvenliği yok. Bunlar sadece devletin vermiş olduğu şeref aylığı ile geçinmeye çalışıyorlar. Artı birde kamu kurumundan emekli olanlar 540 lira alıyor. Burda bir çelişki var. Anayasamızın 61. Maddesinde diyor ki, Devlet; Harp ve vazife mağlulleri, şehit yakını ve gazileri korur ve kollar. Toplum içerisinde kendisine yaraşır bir hayat seviyesi sağlar. Bu Anayasamızın 61. Maddesidir. Ama ne hikmetse 2000 yılında çıkan bir yasa ile biz Muharip Gaziler, sosyal güvencesi olan veya olmayan ikiye ayrılıyoruz. Bakın şimdi terör gazileri, Ben onlara da birşey demiyorum. Tabiki onlarda ülkenin iç güvenliği için, vatan için görev yaptılar onlarda bizim evlatlarımız ama, Allah kimseye acı göstermesin ama devletimiz o şehit ailesini her konuda memnun etmeye çalışıyor. Yapsın daha fazlasını yapsın ama öbür tarafta mağlul gazi adı altında, çoğuda sağlam bizim gibi, onlara da o hakları veriyorlar. Mesela her türlü vergiden muaflar, Konut kredileri 80-90 bin lira istihdamları 1'den 2'ye çıktı. Onlara varda var. Ama bize bu haklar verilmedi. Neden verilmiyor bizlerde gaziyiz.

Yeni hükümetten beklentileriniz nelerdir?

3 Ay önce Sayın Başbakanımız Urfa'ya gelmişti. Bizleride onurlandırdılar bende Sayın Başbakanımızın masasındaydım. Sayın Valimiz, Büyükşehir Belediye Başkanımız oturduk. Sayın başbakanımız o kadar yoğundu ki, Kendisine sıkıntılarımı anlatamadım ama eşlerine sıkıntılarımızı arz ettim. Başbakanımızın eşi bana şöyle dedi. “Gazim bu sıkıntıların hepsini Ahmet bey biliyor” dedi. Fakat  seçimden önceki vaatlerin hiç birinde Sayın Başbakanımızın Muharip Gazilerle ilgili bir kelimesini daha duymadım. Bakın muhtarların durumu iyileştirildi. Devlet hepsine versin ama biz muharip gazileride unutmasınlar. Sadece bu maaşla geçinen çok gazilerimiz var. Ve gerçekten çok zor şartlarda geçimlerini sağlamaa çalışıyorlar. Hele sosyal güvencesi olmayanlar, çoğu kiracıdır. İnşallah asgari ücretin artması bizlerede yansır. Biz diyoruz ki şu eşitsizlik ortadan kalksın. Sayın Başbakana buradan seleniyorum. Bugüne kadar sesini çıkartmayan sadece bizleriz. Zaten Türkiye'den Kıbrıs'ta 47 bin kişiydik biz. Savaşa katıldık ve biz on gün gibi çok kısa bir dönem içerisinde Kıbrısa gencecik bir cumhuriyet kurduk. Yani o cumhuriyetin bugün değeri ölçülemez. Türkiye için Kıbrıs'ın ne kadar değerli olduğunu herkes biliyor. Ve Kore Gazilerimiz şu an hayatta olan ikibin 200 kişi kalmış Türkiye genelinde.  Şanlıurfa'da ise 7 kişi hayatta. Urfa'da 53 Kore gazisinden 7 kişi kaldı. Biz Kıbrıs gazileri savaşa 47 bin kişi katıldık şu an 20 bin kişi kaldık. Yani yüzde ellimiz vefat etti. Bizlerinde yaşı geçmiş. Diyoruz ki, Devletimiz artık bu şefkat elini bize de uzatsın. Yıllardır biz bunun ezikliğini yaşadık. Her gittiğimiz yerde gaziyiz diyoruz ama, gerçekten bize bir tanıtım kartını vermiş onu da memleketimizde tren, vapur olmadığı için yararlanamıyoruz. Ama devletten tek isteğimiz ömrümüzün şu son günlerini yaşarken bari bizimde bir çocuğumuzu sevindirsinler.

Muharip Gaziler Kavramını açabilirmisiniz?

Muharip Gazi fiilen Muhabereye katılmış, yabancı düşman askerleriyle süngü süngüye, göğüs göğüse çarpışmış insanlara denir. Yani Çanakkale savaşını düşünelim. İşte fiilen o ortamda bulunmuş, düşmanla savaşmış zaten ölen şehittir, yaralanan veya yaralanmayan sağ salim dönen insanlarda gazi unvanı verilmiştir. Gazi unvanını biz cepheden almıyoruz. Devletimiz bize bu unvanı vermiştir. Şimdi doğudakiler ise terör gazisidir. Veya iç güvenlik gazisidir.

Eklemem istediğiniz konu var mı?

Ben Türk milletinin sağduyusuna hayran kaldım. 1 Kasım seçimlerinde bu ülkeye ne koalisyon istedi. Ne de huzursuzluk istedi. Bütün vatandaşlarımız üzerine düşen görevi yaptı. Yeni hükümetimizin Allah yardımcısı olsun. Verdikleri vaatler var. İnşallah bu yükün altından çıkacaklar. Bu istikrarımız devam eder.