olay reklam sol
ufuklar koleji sol
Şanlıurfa
22 Ekim, 2024, Salı
  • DOLAR
    34.07
  • EURO
    37.74
  • ALTIN
    2733.2
  • BIST
    9833.22
  • BTC
    57623.74$
Ufuklar

Akbaş: Vatandaşın isteğine bağlı mal alıyoruz

Akbaş: Vatandaşın isteğine bağlı mal alıyoruz
Şanlıurfa’da kalitesiz meyve sebze satıldığına dair medyada çıkan bir takım haberler ile ilgili görüşüne başvurduğumuz ŞASEMKOM Başkanı Faruk Akbaş, vatandaşın isteğine göre mal aldıklarını söyledi.

Röportaj: Mehmet Kaması

Şanlıurfa’da son zamanlarda artan “kalitesiz meyve sebze satılması” tartışmalarına ŞASEMKOM Başkanı Faruk Akbaş’tan cevap geldi. Konuyla ilgili gazeteniz Şanlıurfa Olay’a değerlendirmede bulundu. Kalitesiz ürün satılıyor iddialarına cevap veren Akbaş, hal pazarına gelen meyve sebze ve diğer ürünlerin vatandaşın isteğine göre getirildiğini söyledi. Akbaş, “Kilosu 5 liradan satılan şeftali birinci kalitedir. Ancak vatandaş bunu pahalı diye almıyor. Biz de buna göre ürün getiriyoruz.” dedi.

Son günlerde kalitesiz meyve ve sebzenin piyasada olduğuna dair şikayetler artıyor. Bu konuda ne düşünüyorsunuz?

Biz bu suçlamaları kesinlikle kabul etmiyoruz. Biz Şanlıurfa sebze meyve hal pazarında birinci sınıf mal da ikinci sınıf mal da satarız. Ancak hiçbir zaman halkın sağlığını tehdit edecek malları satmadık satılmaya da izin vermeyiz. Gerek meyve gerekse sebzenin buyulama dediğimiz ebat oranında çeşit çeşit irisi ufağı dalında mevcuttur. Biz ona göre birinci sınıf malları ve diğer çeşitlerini ayrı ayrı gruplandırarak satışa sunuyoruz. Vatandaş da hangisini tercih ederse biz onları satarız. Bir tüccar zaten vatandaş tarafından talep edilmeyen malları piyasaya sunmaz.

Haftalık kontroller zabıta tarafından yapılıyor

Bununla ilgili halkın sağlığını tehdit edecek sebze ve meyvelerin haftalık zabıta ekipleri ve kontrol şube müdürlükleriyle denetimini sağlarız. Böyle bir yanlış içinde olan esnafımızın malını imha ederek gerekli cezayı veririz. Ancak vatandaşımız kenar mahallelerde birinci sınıf mal arıyor zaten bu gibi yerlerde öyle bir talep olmadığı için birinci sınıf mal bulunmaz. Böylece iyi mal arayan vatandaş daha modern olan manavlarda bulabilir. Orta sınıf mal, A sınıfı kalitede maldan daha çok satılıyor. Talep olduğu takdirde en iyi malları piyasaya sunarız.

Gelen malların kalite kontrolünü yapmak için ne gibi çalışmalar yapıyorsunuz?

Bu konuda Tarım İl Kontrol Şube Müdürlüğü’nde uzman mühendislerimiz var. Bununla birlikte zabıta ekiplerimiz denetimini yapıyor. Zaten ilk bakışta nasıl olduğu anlaşılan mallar var. Bunun yanında bu ürünler içerisindeki kimyasal analizleri rutin bir şekilde bu ürünlerin numunelerini alarak laboratuvara gönderiyoruz. Bir sakınca bulunması halinde o malın üretildiği tarlaya giderek üretimini durdururuz. Bu da sağlıklı bir uygulama değil, biz Ankara’da bulunan laboratuvarın Urfa’da da kurulmasını istiyoruz. Çünkü o ürün Ankara’ya ulaşana kadar vatandaş o ürünü çoktan yemiş olacak. Bu numunelerin tarlada alınması gerekir.

Bu laboratuvar Urfa’da kurulsa vatandaş bu malı almadan daha erken müdahale etme şansınız olacak. Bu konuda çalışmanız var mı?

Bunu zaten yetkili bakanlığa ilettik bu projemizle alakalı herhangi bir çalışmaya daha başlanılmamış. Erken teşhis için bu tür tesislerin ürünün üretildiği tarlaya yakın kurulmalıdır. Biz zaten ürünü rastgele değil, belli çiftçilerden alıyoruz. Bunu yanında üretim bölgesinde bulunan depolarımızda ürünü kendimiz harmanlıyoruz. Dolayısıyla Urfa’da bir ürünün numunesi alınınca o ürünün hangi tarladan geldiği kanıtlanamaz. Bu nedenle ısrarla denetimlerin üretim bölgesinde olmasını belirtiyoruz.

Şanlıurfa’ya gelen mallar daha çok hangi bölgeden geliyor?

Özellikle kış aylarında bölgemizde ürün yetişmediği için ürünlerin yüzde 80-90’ını başka bölgelerden alıyoruz. Ağırlıklı olarak ürünlerin çoğunu Akdeniz Bölgesi’nden temin ediyoruz. Patates, soğan gibi ürünleri daha çok İç Anadolu’dan alıyoruz. Yaz aylarında yüzde 60-70’ini Urfa’dan temin ediyoruz, diğer kalan kısmını ise çevre illerden alıyoruz. Özellikle meyvede Akdeniz Bölgesi’ne bağlıyız. Bölgemizde bulunan GAP projesiyle tarımda büyük bir aşama kat ettik. Ancak bu proje tamamlandığında bu bağımlılık da azalacaktır.

Meyve-sebze üretimi nasıl yapıyoruz. Şanlıurfalı çiftçi imkanlarını ne kadar sağlıklı değerlendiriyor?

Biz GAP projesiyle birlikte özellikle meyve-sebze konusunda sınıfta kaldık. Bizim her türlü imkânlarımızın olmasına rağmen biz bunu değerlendirmiyoruz. Urfa’da üretilecek olan ürünler iyi kalitede değildir. Bizim çiftçilerimiz de hala babadan kalma tekniklerle üretim yapıyor. Çiftçimiz hala ben bir mühendisten daha iyi biliyorum havasında. Tarım İl Müdürlüğü sadece cezai sorunlarla ilgilenerek, sahada çiftçimize teknik bilinçlendirme yönünde hiçbir girişimde bulunmuyor. Ziraat Fakültesi hala çiftçimizin eski tekniklerle sulama yapmasına göz yumuyor. Yani biz çiftçimizi kaderine terk etmişiz.

Yerli domates ucuza gidiyor

Dünyanın en verimli topraklarını da çiftçinin kaderine terk etmişiz. Urfa’nın yerli domatesi burada 50 kuruşa satılamazken Tokat’tan gelen domates burada 1 TL’ye satılıyor. Bu da Urfa’nın kazancını dışarıya vermek demektir. Urfalı çiftçi Urfa’da çalışmalı Ordu’da fındık toplamaya gitmemeli. Bir diğer sorun da pamuk alanında desteklemeler sebze-meyve üretiminde bir engeldir.  Çiftçi pamukta destekleme olduğu için çoğu zaman farklı ürünlere yönelmiyor.

Umudumuz çocuklarda

Çok sayıda dönüm arazisinin tek elde toplanması da sebze üretimine engeldir. Bunu karşısındaki avantaj da çok çocuklu aileler olası bizi umutlandırıyor. Çünkü topraklar tekelden kurtulmuş olacak. Gerçekten Urfa’ya bir reform yapılması gerekir. Urfa’nın kendisine, çevredeki illerine, hatta ihracat edecek ürün yetiştirmesi yerine bu ürünleri ithal etmekten utanıyoruz. Bu da tarım politikamızdaki yanlışların olmasından kaynaklanıyor. Yaptığımız araştırma sonucu Urfa’nın üretim sürecinde kendi içinde 7 coğrafi bölgeye ayrıldığını gördük. Çünkü Harran Ovası ile Suruç Ovası çok farklı ürünler veriyor.

Kalite kontrol standardını yüksek tutmak için siz ne tür çalışmalar yaptınız?

Bizim çalışmalarımız yüzde 100 başarı sağlayacak değil. Çünkü biz tüccarız. Biz vatandaşın talebi doğrultusunda hareket ederiz. Yani hal pazarına sadece A sınıfı mal getiremeyiz. Her vatandaşın ekonomik durumuna gör mal alıyoruz. Bugün kilosunu 5 liradan şeftali getirsek bile pahalı geliyor ve elde kalıyor. Onun için her keseye göre mal alıyoruz. Elimizden geldiğince temiz ürün almayan çalışıyoruz.

Geçtiğimiz günlerde 2 ton bozulmuş soğan ele geçirildi. Bununla ilgili görüşünüz nedir?

 

Bu medyaya yansıyan sadece bir kısımdır. Biz yüzlerce ton bozuk malı burada imha ediyoruz. Belli bir süreye tabi tutulan mallar satılmadığı zaman bozuluyor. Biz bu bozulan malların satışa sunulmaması için ekiplerimizle o mallara el koyuyoruz. Daha geçenlerde bir günde 78 ton bozulmuş mala el koyduk. Daha çok denetimin olması için bütün kurumların birlikte çalışması gerekir. Bu kurumları birbiriyle diyalog içerisinde olması gerekir.

ysd yatay

Videolar için YouTube kanalımıza abone olmayı unutmayın!


  • 0
    SEVDİM
  • 0
    ALKIŞ
  • 0
    KOMİK
  • 0
    İNANILMAZ
  • 0
    ÜZGÜN
  • 0
    KIZGIN

Facebook Yorum

Yorum Yazın

E-posta hesabınız sitede yayımlanmayacaktır. Gerekli alanlar ile işaretlenmişdir.

Başka haber bulunmuyor!