olay reklam sol
ufuklar koleji sol
Şanlıurfa
18 Ekim, 2024, Cuma
  • DOLAR
    34.07
  • EURO
    37.74
  • ALTIN
    2733.2
  • BIST
    9833.22
  • BTC
    57623.74$
olay köşe yazısı üstü

DUYGUSAL KOPUŞ VE DOKUNULMAZLIKLAR…

08 Mart 2016, Salı 13:27

Aylar oldu kavgasız siyaset, huzurlu gün yaşamayalı. Gündemin her saat başı değişmesiyle birlikte gerilim yükseliyor, huzursuzluk kat be kat artarak siyasetten toplumun geneline yayılıyor.

Güneydoğu’da başlayan ve halen devam eden çatışmalar insanları evlerinden, yurtlarından ederken, yine o insanların yılların emeği ile ortaya çıkardığı her şeyin heba olmasına ve de geride yıkılmış-harabeye dönmüş şehirlerin ortaya çıkmasına neden oldu-oluyor.

Diyarbakır’dan Mardin’e, Şırnak’tan Hakkari’ye uzanan bir hatta başlayan zaman zaman metropollere sıçrayan, masaya tekrar dönülmemesi durumunda ise muhtemelen daha da şiddetleneceği öngörülen çatışmaların, doğu ile batı arasındaki duygusal kopuşun, kopuşa doğru hızla gideceği yönünde büyük bir kanaat oluşmasına yol açıyor.

Bir süre önce CHP Grup Başkanvekili ve Ankara Milletvekili Levent Gök başkanlığında, İstanbul Milletvekili Ali Özcan, Burdur Milletvekili Mehmet Göker, Kırklareli Milletvekili Vecdi Gündoğdu ve Zonguldak Milletvekili Ünal Demirtaş'tan oluşan heyet, Diyarbakır ve Mardin’de incelemelerde bulundu.

CHP heyeti, vatandaşlar, yetkililer ve sivil toplum kuruluşları ile görüştü, gözlemler yaptı, 43 sayfa ve 17 maddeden oluşan bir rapor hazırlayarak kamuoyu ile paylaştı.

Raporda, sokağa çıkma yasaklarının yasal olmayışından, yarattığı mağduriyete, PKK’nın müzakere sürecinde yığınak yapma imkanı bulmasından, güvenlik güçlerinin buna göz yumduğu iddiasına, Sur’da sokağı çıkma yasağı uygulanan 6 mahallede yaşam alanlarının yüzde 80'inin enkaz, yüzde 20'sinin kullanılamaz hale gelmesinden, sadece Sur’da 25 bine yakın kişinin göç etmesine, ticaretin dibe vurmasından, işsizliğin daha da artmasına kadar birçok konuya yer veriliyor.

Raporda en dikkat çekici ve can alıcı vurgu ise ‘olayların devam etmesinin bölgedeki yurttaşlarda giderek derinleşen bir duygusal kopuşa yol açtığı’ yönündeki gözlem oldu.

Çatışmalı sürecin ortaya çıkardığı görüntü bu… Siyasiler, her dönem gelecekleri için milliyetçiliği körüklemiş, bunun sonucunda dönem dönem çok büyük ve üzücü olayların direk olmasa da en direk yaşanmasına neden olmuşlardır.

Siyasiler, bugün de milliyetçiliği hiçbir dönemde olmadığı kadar körüklüyor, bunun da hiçbir dönem olmadığı kadar üzücü olayların yaşanmasına neden olmasına, en önemlisi de halklar arasında duygusal kopuşun, hızla kopuşa doğru evrilmesine yol açtığını görebiliyoruz.

DOKUNULMAZLIKLARIN KALDIRILMASI GERİLİMİ ARTTIRIR MI?


Yasama dokunulmazlığı veya milletvekili dokunulmazlığı, parlamento üyeleri hakkında, suç işlediklerinden bahisle, parlamentonun izni olmadan, gözaltına alma, tutuklama gibi bazı cezai takibat işlemlerinde bulunulamamasıdır. Amacı ise parlamenterlerin keyfi kovuşturma ve cezaya maruz kalmasını önlemektir.

Yasama veya milletvekili dokunulmazlığının sözlük anlamı böyle. Dokunulmazlıklar, ülke siyaset tarihinde belli dönemlerde gündeme geliyor ve bugünlerde HDP Eş Genel Başkanları Selahattin Demirtaş ve Figen Yüksekdağ ile milletvekilleri Selma Irmak, Sırrı Süreyya Önder ve Ertuğrul Kürkçü hakkında ‘dokunulmazlıkların kaldırılması’ istemiyle hazırlanan fezlekelerin, TBMM'ye gönderilmek üzere Başbakanlığa sunmasıyla birlikte yeniden gündemin ilk sırasındaki yerini aldı.

Böylece Meclis'e gelen dokunulmazlık dosyası sayısı 452'ye ulaştı. Dosyaların büyük bölümü HDP’lilere ait. HDP’liler, kendi dosyalarının fikir ve kürsü ile alakalı olduğunu, diğer partilerin dosyalarının ise hemen hemen tamamının ‘yüz kızartıcı’ suçları kapsadığını ifade ederken, diğer partiler ise, kendi milletvekili dosyalarına vurgu yapmadan HDP’lileri ‘terör örgütüne’ yardımla suçluyor.

HDP’lilerin dokunulmazlıkların kaldırılması için Ak Parti’ye, MHP her zaman olduğu gibi yine tam destek vereceğini en üst düzeyde açıkladı. CHP’nin oyunun rengi çok net değil. HDP’liler ise, tüm dosyaların Genel Kurula inmesi halinde kendi dokunulmazlıklarının kaldırılması için dahi oy vereceklerini açıkladı. 

Tansu Çiller'in Başbakanlığı döneminde 3 Mart 1994'te TBMM'de dokunulmazlıkları kaldırılan DEP'e mensup milletvekilleri, iki hafta sonra, 17 Mart 1994'te tutuklanarak cezaevine konmuşlardı ve o tablo bir utanç olarak her zaman ülkenin karşısına çıkmaktadır.

Siyaset çözüm üretme sanatıdır. Çözümsüzlük, gerilim ve belli dönem çıkar elde etme değildir. En azından Güneydoğuluların görüşü sadece HDP’lilerin dokunulmazlıklarının kaldırılmasının mevcut gerilimi arttırmaktan ve kopuşu hızlandırmaktan başka bir işe yaramayacağı yönündedir.
Sevgiyle kalın.