kadir evliyaoğlu
olay reklam sol
ufuklar koleji sol
Şanlıurfa
27 Temmuz, 2024, Cumartesi
  • DOLAR
    32.99
  • EURO
    35.81
  • ALTIN
    2529.0
  • BIST
    10891.42
  • BTC
    68240.977$
olay köşe yazısı üstü

Depremde ilk saniyelerinde!

06 Mart 2023, Pazartesi 14:24
Depremde ilk saniyelerinde!

Depremin ilk saniyelerinde (Şanlıurfa deprem bölgesi değil ne de olsa diye) burun kıvırmış, çalıştığım bilgisayar başından bile kalkmamıştım. Ailemin uyanmasıyla onları teskin etmek adına ayrıldım yerimden. 

Halen sükunet hakim idi. Ailecek güvenli olduğunu zannettiğim alana geçtik ve beklemeye başladık. 

"Merak etmeyin birazdan geçecek dedim." Sanırım o esnada giderek artmaya başladı. Dokuzuncu kat olunca savrulmaya başladık, yıkılma sesleri geliyordu. Bir ara aşağıya baktım zemin 3-5 metre aşağıya düştü diye hissettim. 

Gözlerimin önünden anlık olarak film şeridi akmaya devam etti. Tamam ben yaşadım ama ya çocuklar. Daha çok küçükler...

Çaresizlik........
Geçmek - bitmek bilmeyen saniyeler...

Ve nihayet durdu. Eve durmuştu... 
Asıl korku o zaman oldu. Hadi çıkıyoruz. Merdivenden dokuz kat inmeliyiz. Dikkatli ve hızlı olmamız lazım dedik çocuklara...

Ama asıl kafamı bulandıran bir durum vardı. Şanlıurfa da bu kadar şiddetli bir deprem olmuşsa tarihte büyük deprem görmüş Hatay ya da Maraş merkez üs olabilirdi. İşte o anda manevi olarak yıkıldık. 

Bu arada merdiven basamakları in in bitmek bilmiyor. Bir tarafta merdivende dökülmüş, kırılmış mermerler, diğer tarafta asansörden inmeye çalışan yaşlı iki kişi...

Sakın inmeyin, asansör depremde kullanılmaz dedim. Bir kat daha indim. Asansör kullanılmaz dediğimi duymuş olmalıki bir alt katta kapı açıldı. Bilirkişi zannetmişki "bizde inelim mi" diye soruldu. Tabii ki inin deyip bitmeyen merdivenden inmeye devam ettik. Ancak daha sonra deprem esnasında durmamamiz gereken yerde çök kapan yaptığımızı anladım. Şansımıza bina çökmedi. Bu işi ogrenememişim diye ayrıca üzüldüm. 

Dışarı kapısını açıp cikmamızla birlikte yağmurlu bir hava devam ediyordu. Sevdiklerimize ulaşmak adına telefonlara sarıldık. Şebekeler çekmiyor, çektiği zamanlarda aradığımız Hatay da kimseye ulaşılamıyordu. 

Arabaya binip olası yıkım olabilir endişesiyle güvenli alana sürmek istedim. Maalesef güvenli alan bulamadık. Aklıma sabahları yürüyüş yapma niyetiyle çalışıyorum mesajı veren belediyecilik anlayışı geldi. Neyse ki Buluntu hoca çevre yolunda iki taraflı bekleyen araçlar arasında yer bulmuştum. 

Telefon şebekeleri çalışamaz durumda bekliyordu. 
Twitter dan merkez üssüne bakmak istedim ama nafile internette çok yavaştı. Hatay'a ne oldu. Yaşayan var mı diye korku içinde beklerken aynadan çocukların dehşet bakışları, korkularını gördüm
 Espiri yapmaya başladım. Sakince sürdüm ve yakın bir özel okula şarj desteği için yol aldım. 

Daha sonrası var...
Şimdilik yazmayacağım...
Ama aklımda...o sorunları, keşmekeşliği, liyakatsizliği ve daha nicelerini zamanla yazmak lazım.

Saygılarımla

Yorum Yazın

E-posta hesabınız sitede yayımlanmayacaktır. Gerekli alanlar ile işaretlenmişdir.

Facebook Yorum