kadir evliyaoğlu
olay reklam sol
ufuklar koleji sol
Şanlıurfa
27 Temmuz, 2024, Cumartesi
  • DOLAR
    32.99
  • EURO
    35.80
  • ALTIN
    2528.5
  • BIST
    10889.48
  • BTC
    67874.959$
olay köşe yazısı üstü

Bir Dedem Korkut efsanesi

28 Mart 2022, Pazartesi 09:46

(Dikkat eskimeyen dille yoğun ironi içerir)

Gürledi Dedem Korkut! 
Ses perdesi cüsseden kalın, buğulu, diyaframdan dumanlı, üstelik basso. 
Görelim ne söylemiş, aydur:
Alp er tunga öldi mü
ıssız ajun kaldı mu
ödlek öçin aldı mu
emdi yürek yırtılur
Benden iyi bilen var midür
lafımda hilaf yok idür
Gördüm yalaka çok idür
Emdi yürek yırtılur

Tohumluk, rantsal yüz haritalı zab/it/lerin tezgâhına el koyduğu, her başını kaldırdığında tezgâhından aşırılmış hıyar resmi ile kendi silahıyla tehdide düçar, 
sesten titrek, boydan ufak,  
ruhu sanırsın dünyadan ırak, 
gök ekini biçilmiş esbabıyla kabzımal paso her türlü adı vatandaş!  
Dahi burada söylemiş, görelim ne söylemiş, aydur:

Dedem Korkut, hem rakımlı tepedesin,  
hemi de yüksektesin. 
Görmez misin bu vaktin beş kardaş akaçacıları senden aldıkları itibar ile hayvânât-ı tufeyliyye-i sâirenin kâffesinden ziyaden şâyân-ı istihkârdırlar. 
Onlar ki kendi cinslerinden bir hayvanın mesaisiyle yaşamaz; bizim gibi cinslerin omuzunda köprülerden bile geçmesek döve döve Deli Dumrul’a rahmet okutup ümüğümüz emerler. Oradan yükselip evlad-ı iyalimizin üstüne höykürüp talan eylerler. 
Hele omuzunda yaşadıklarına sümüklü, hırıltılı ve şırıklı salyalarıyla nimet bahşeden edaları yok mu? 
O lütuf ihsan eylemiş duruşları yok mu? Esas  emdi yürek yırtılır. 
İlâve edeyim ki musâhabemizin ilm-i iktisad ile münasebeti yoktur izahının hikmeti ne ola Dedem Korkut?

Dedem korkut işaretiyle ters ters baktı Vatandaşa. Eyledi viran Deli  SetreTrol! Sözü bırakmadı Dedem Korkut’a, fırladı oturduğu yumuşak postundan. Deli Setre’nin Trol ağzı köpüklendi. Dedem Korkut’un yüzüne baktı, döndü Vatandaşa. 
Dahi burada söylemiş, görelim ne söylemiş, aydur:

Sen kimsin ya? Sen kimsin ki? Altı üstü vatandaşsın. Ey ameli azmış, fiili dönmüş, kadir Allah ak alnına bela yazmış(!) …
Bu vatan Karun mabedi bankalarda, sıra dağlar gibi duranlarındır(!)
Cehaletin tuğrası şaplaklık ensegahında, millete din satanlarındır(!)
Adalet ve hukukla tenis oynayan(!)
Meydanda da din, camide siyaset haykıran(!)
Hüdük ve kadük tipiyle hop oturup hop kalkan(!)
Nihayetinde merakip cennetini boylayan(!)
Süper kıvırgan bezirgânlarındır(!) 
Eyttt efendi efendi! Efendi olasın, durduğun yeri bilesün.
İmdi sosyal medyadan alplarımı toplar; 
Twitteri çadır eyleyüp, 
instegramı kılıç beyleyüp 
çiftesi eşkin, kendisi seçkin facebook ile bilincini şuurundan alırım. 
Feleğini şaşırır, kiliseye girüp selamünaleyküm, 
Camiye gidüp istavroz çıkartırsın. 
Haddini bilesün haddini.

Dedem Korkut’un  ses vermeyen yüzüne acı acı baktı Vatandaş, döndü Deli Setre Trol’e. Dahi burada söylemiş, görelim ne söylemiş, aydur:

Oğlan oğlan ay oğlan! 
Haramzada oğlan 
Altında dört çarpı dört aygırı aruk oğlan 
Kara polad öz kılıcı gedik oğlan 
Elindeki sünüsi sınuk oğlan
Ağ tozlu yayı gide oğlan 
medyasında toksan okı seyrek oğlan 
Yanındağı yoldaşları çıplak fırıldak oğlan,  
gözleri çönge oğlan;  
Hem höykürür beğenmezssin 
hem size hizmete geldik deyu yalanı cebinde gezersun. 
Kargı dalı mızrağımı beğenmezsin 
Göğsünü delip göğe fırlatacak ALLAH’ı da mı bilmezssün?
Kemik bulmak için sürpüntü karıştırmak köpeklere yakışır! 
Mazide ne kibirli budalalar Hakkın  mizanına bı hak deyip yüz çevirdiler, kızdılar, tepindiler, yaygaralar eylediler. 
Bak imdi onlara. Kim istihza eyler, kim arz-u ubudiyet eyler? 
Tehevvür yerine tehzil, diş gıcırtısı yerine kahkaha, hiciv yerine alay kâim oldu. 
Her büyüklüğe karşı avâmın etvâr-ı muâmelâtı birdir: evvelâ anlayamaz kızar, sonra anlayamaz güler! 
Sen sen ol sessiz atın tekmesi pek olur!
Güldürmeyesun kendini! 
Haddini aşanın haddini veren Kadirul Mutlaktır.

Böğü Akçalardan sorumlu Borsadan eşkin, dövizden keskin Hesapçı başı ve dahi yağdan ve şekerden ve de un-u tahıldan vazifeli Devletlü “gözlerime bakın hele bakın laf eyleyüm deyu daldı araya. 
Dahi burada söylemiş, görelim ne söylemiş, aydur:

O evlad-ı ıyalımdan V’si omayan ahid Yü-Lun Tigin, eylemiş Aramice eylemiş bir hesab: 
Bin erkek deve getiresuz dişi deve görmemiş olsun. 
Bin de aygır getiresuz ki hiç kısrakla çiftleşmemiş olsun. 
Bin de koyun görmemiş koç getiresuz. 
Bin de kuyruksuz kulaksız köpek getiresuz. 
Bin de pire getiresuz demiştir. Ne olacak, yeni deste açın bu kadar basit. 
Buradan da vergi alasuz, müşkilatı çözesuz.

Vatandaş bakmış ki def ayrı yerden urur, ses ayrı telde, kopuz kırık yerlerde. 
Eylemiş son kelamını. 
Dahi burada söylemiş, görelim ne söylemiş, aydur:
“Azizu muhterem zat ve aliler! Cihânı- dîde bir zat demiş ki: 
Üdebâ, aslahahümu’l-lâhü ecmaîn, kurtlara benzerler: En körpesi en sivri dişli olur! Bu sözün isabetini bir kere de zât-ı ferzendâneniz ispat etmiş oldunuz. 
Bizim gibi kırpılacak postu kalmayan kûsfendân-ı gariban o kadar şiddet-i sibâ’âne ile hırpalanır mı? Diyeceğim Fazlası ile hikmetli ola. 
Lafım kısa, sesim kısık ola. 
Hayırlar feth ola, şerler def ola.  
Sapsarı ufuğa, namütenahi bakışlar ile bakarken kusurumuz var ki affola!  
Ancak Hüda bizden razı ola. 
Yoksa bu gidişle dünyayı eyledük harap, ahretimizi de eylerüz harap.

Yorum Yazın

E-posta hesabınız sitede yayımlanmayacaktır. Gerekli alanlar ile işaretlenmişdir.

Facebook Yorum